English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ C ] / Chumhum

Chumhum Çeviri Fransızca

179 parallel translation
Kendisi hâlâ Chumhum'da kurum danışmanı,... o nedenle tröst karşıtı davada yetkisini ona veriyor.
Elle est toujours juriste pour Chumhum, il lui donne donc les commandes pour les affaires de droit de la concurrence.
Bazı kod yazıcıların iddiasına göre, Chumhum ile diğer teknoloji şirketleri arasında maaşları sınırlandırmak ve çalışanları avlamayı durdurma konusunda anlaşma varmış.
Certains des codeurs prétendent qu'il y a eu une conspiration entre Chumhum et d'autres entreprises high tech pour maintenir les salaires et arrêter de débaucher des employés.
Eğer Diane bize gelirse bu Chumhum için sorun olacak mı?
C'est important pour Chumhum de savoir que Diane vient?
Chumhum'da ne kadar süredir çalışıyordunuz, Bay Pawlicky?
Depuis combien de temps travaillez-vous chez Chumhum?
Chumhum'un ücret sabitlemesini keşfedinceye kadar.
Jusqu'à ce que vous découvriez le prix fixé par Chumhum.
Chumhum'un diğer sosyal ağ şirketleriyle mutabakat protokolü varmış.
Chumhum a fait un consentement oral avec d'autres compagnies de ce type.
- Evet ama eğer Chumhum'un diğer şirketlerle maaşları sınırlandırma ya da insan avlama konusunda kısıtlama ile ilgili gizli anlaşması var mı diye soruyorsanız, kesinlikle hayır.
- Oui, mais si vous demandez si Chumhum a un accord secret avec d'autres compagnies pour maintenir des salaires bas ou empêcher la débauche de personnel, non, certainement pas.
- Bir anlaşma önerdi,... buna göre Sleuthway ve Chumhum maaş çizgisini sabit tutacak ve biri diğerinin kilit adamlarını avlamayacaktı.
- Elle a suggéré un arrangement, où Sleuthway et Chumhum devraient s'entendre sur les salaires et de ne pas débaucher nos salariés respectifs.
Chumhum ücretimizdeki artışı kabul etti.
Chumhum est d'accord pour une avance sur honoraires.
Bir hafta öncesinde, Chumhum'dan satış temsilcisi ile görüşmüştük,... Bay Gross'un şirketinden.
Une semaine plus tôt, Chumhum nous a approchées. La société de M. Gross.
Evet, ama Wicked Savage, Chumhum reklamlarını da aldı. Ne?
Oui, mais ils ont accepté de payer des emplacements publicitaires.
Dedim ki, Wicked Savage, Chumhum reklamlarını da aldı.
- Quoi? - J'ai dit... Ils ont accepté de payer des emplacements publicitaires.
O halde Sayın Yargıç, Chumhum'u algoritmalarındaki kayıtlar için dava ediyoruz.
Exact. Nous assignons Chumhum. Nous demandons leurs archives.
Algoritmalar Chumhum'un başarısına giden anahtardır. Onların gizli formülleridir.
L'algorithme est la clé de leur succès, leur ingrédient secret.
- Chumhum arama motoru sonuçlarında müvekkilimi ilk sayfaya getirme garantisi.
Mettre mes clients à la première page de Chumhum.
İlgisiz. - Chumhum algoritması davasını görüşmek için ön duruşma yapıyoruz.
C'est une audience préliminaire pour parler de la présentation de l'algorithme.
Peki davacılar sizi, ürünlerini Chumhum aramasında... -... ilk sayfada göstermek için mi işe aldı?
Les plaignantes vous ont engagé pour avoir leur produit en première page de Chumhum?
- İtiraz ediyorum! Chumhum algoritması da bu oyuna karşılık vererek...
- L'algorithme a neutralisé la feinte.
Chumhum reklam bölümünde.
À Chumhum, en communication.
- İki hafta. Peki Chumhum'da kimseye davacının...
Avez-vous signalé ce refus à un collègue?
Chumhum'un Wicked Savage'i satın almasıyla ilgili bir soru var.
Chumhum a acheté Wicked Savage.
Chumhum şirketinin 86 milyar dolar değerinde olduğunu biliyor muydunuz?
- Saviez-vous que sa société, Chumhum, vaut 86 milliards de dollars?
Chumhum'un sahipliğini iddia ettiniz mi?
- Oui. Avez-vous revendiqué la propriété de Chumhum?
Mahkemede Chumhum algoritmasını açığa çıkarmaya pek isteksizdiniz.
Vous refusez de dévoiler votre algorithme à la cour.
Ve Bay Gross ya da Chumhum'dan herhangi birisi suçlamalarınızın doğruluğunu ispat etmek için sizden kanıt istemedi mi?
M. Gross ou un employé de Chumhum vous a-t-il demandé des preuves soutenant cette accusation?
Chumhum'un milyonlarca sayfası var.
Chumhum a des millions de pages.
Chumhum arama motoruna "Will Gardner" yazıldığında ilk çıkan şeyin ne olduğunu biliyor musunuz?
Savez-vous quel est le premier résultat lorsque vous tapez "Will Gardner" dans le moteur "Chumhum"?
- Chumhum'un başkanı Neil Gross mu?
Neil Gross, le président de Chunhum? Oui.
Şayet boşanırlarsa, hiçbir şey alamaz ve Chumhum seçimi uğruna kendini feda etmek zorunda kalır.
S'ils divorcent, elle n'aura rien et devra s'immoler sur l'autel que choisira Chumhum.
Chumhum'un teknik destek faaliyetleri de orada.
Et le support technique de Chumhum se trouve là.
Çift, Chumhum'un karargâhının bulunduğu California'daki Mountain View'a yerleşecek.
Le couple habitera à Mountain View, en Californie, ce qui est aussi là où se trouve le siège social de Chumhum.
Neil Gross'un evlilik sözleşmesinde teklif ettiği hisseler,... boşandığınız takdirde değersiz olacaklar.
Les actions de Chumhum que Neil vous a offert dans le contrat prénuptial, seront moins importantes si vous divorcez.
Chumhum'un 2011 10-K'sında da bir şey yok.
Rien dans Chumhum en 2011 n'indique 10.000 $ non plus.
Chumhum'un SPK'daki dosyalarını gözden geçiriyordum,... tekrarlanan bir ortaklık harcamasına rastladım,... dipnota saklanmıştı, 112.000 dolar.
Je passais en revue les dossiers SEC de Chumhum, Et il y a une dépense de co-entreprise qui réapparait, caché dans une note de bas de page, pour 112000 dollars.
Chumhum bir dava üzerine bazı çalışmalar istedi.
Chumhum a besoin de quelques travaux sur une affaire.
Bize, yeni müvekkil aldığın zaman bildirmek zorunda değilsin... artık bir ortaksın ama bu Chumhum'un bölgesine müdahale ederse...
Maintenant, tu n'as pas à nous dire quand tu prends un nouveau client... tu es maintenant une partenaire... mais quand il empiète sur le territoire occupé par Chumhum...
Chumhum.
Chumhum?
Ben satın aldıktan sonra, Chumhum için şirketin değerini aşağı mı çektin?
Mais après que je vous l'ai amené, avez-vous fait baissé le prix de l'entreprise - pour Chumhum?
Chumhum'un satın alması sadece bir tesadüf mü?
Donc, c'est juste une coïncidence que Chumhum l'ai acheté?
Chumhum'un CEO'suyum.
Je suis le PDG de Chumhum.
Chumhum, Yahoo, Google, Facebook gibi dünya çapında bir şirkettir.
Chumhum est une compagnie mondiale comme Yahoo, Google, Facebook.
Ben de El-Kaide'yi Chumhum'da araştırdım,... ve düşünmeye başladım, bunun beni bir listeye koyacağını mı düşün...
Donc je fais une recherche sur Al-Qaida dans Chumhum, et je commençais à penser, tu penses que ça me place dans une liste?
Diane yargıçlık için toplantıya gidiyor,... ben de Chumhum toplantısına katılamam.
Diane se rend à une réunion sur son poste de juge, et je ne peux pas aller à la réunion de Chumhum.
Will, beni Chumhum toplantısında istiyor.
Will veut que j'assiste à la réunion de Chumhum.
Cary, ayrıldığımız zaman Chumhum'un da bizimle geleceğinden emin misin?
Tu es sûr que Chumhum va nous suivre quand nous partirons?
- Chumhum bizimle gelmezse ortada bir şirketimiz de olmaz.
Si Chumhum ne vient pas avec nous, - nous n'avons pas de société.
Chumhum davasında yardımına ihtiyacımız var.
On a besoin de ton aide sur le cas Chumchum.
Bu avukatlar aynı zamanda Chumhum'u da temsil ediyorlar.
Ces avocats représentent Chumhum.
Chumhum için.
Pour Chumhum.
Pekâlâ, avukatları kontrol edeceğim,... bu arada eğer birisi Chumhum davasından bahsedecek olursa,... bunu muhtemel bir ihmal olarak kaydedin.
Ok, Je vais voir avec l'avocat, et en même temps, si quelqu'un fait référence à cette requête de Chumhum, fait la passer comme une possible omission.
Chumhum'dan mı?
De Chumhum?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]