Cover Çeviri Fransızca
156 parallel translation
Bir kapak kızının yüzü her kapıyı açar.
Une tête de cover - girl, ça ouvre les portes.
Demek kapak kızı olmaya çok heveslisiniz.
Vous aimeriez devenir cover - girl?
Bayanlar ve baylar, en gözde kapak kızınız en gözde dansçım, Rusty Parker.
Mesdames et messieurs, votre cover - girl préférée... et ma danseuse préférée, Rusty Parker.
Kapak kızı olduğumdan beri bundan nefret ettin.
Tu ne supportes pas que je sois cover - girl.
Harika kapak kızını görmek istiyorlar
Veulent voir la parfaite cover-girl
Kusursuz kapak kızımı sunuyorum Onu listede 1 numaraya k oyuyorum
Voici la parfaite cover-girl Elle est première sur ma liste
+ + + + It won't be a cover-up for a shallow, inept interpretation of a great scene!
Surtout s'il sert à dissimuler votre atterrante mise en scêne d'un passage grandiose.
Kuzenin Jed cover'ı getir.
Couvrez votre cousin Jed.
Benden harika bir fotomodel olurdu.
Je ferais une excellente cover-girl.
Yarınki çekimin modelini buldum.
J'ai trouvé la cover-girl pour le reportage de demain.
Ben de model olabilir miyim sence?
Tu crois que je pourrais être aussi cover-girl?
Model olarak ise kariyerin en fazla iki üç yıl sürer.
Alors que... comme cover-girl, tu as au mieux 2 ans devant toi, peut-être 3.
Ben bir fotomodelim.
Eh bien, je suis cover-girl.
Fotomodel olmak istiyorum metres veya köle değil.
Je veux être une cover-girl, pas une esclave.
Önce bir fotoğrafçı sonra bir fotomodel sonra da bu kişilerin çalıştığı ajansın sahibi.
D'abord, un photographe. Puis, une cover-girl. Et pour finir, le propriétaire du studio.
Üçüncü kurban bir fotomodel adayıydı :
La troisième était une candidate cover-girl,
İş arıyorum, reklâm oyunculuğu.
Je cherche un boulot de cover-boy.
- Hayır. Mankenlere benzemişsin.
Non, t'as l'air d'une cover-girl.
# Sarsın seni yeşil dallar
# Green Boughs will cover thee
- Oh, merhaba, Bay Booker. Ben Cover'dan Annie MacLean.
Annie MacLean, de Cover.
Cover, Upham! Cover! Cover!
A couvert, Upham!
Sadece bir kapak kızı olmak, bana çok anlamsız geliyor.
"Reine des cover-girls", ça ne me satisfait pas.
COVER 3! GO TO COVER 3!
Attention à la passe!
- O şarkıyı söylemek isteyecektir.
Je suis sûr qu'il va vouloir faire une cover.
Başkalarının parçalarından bıktık.
Marre d'être un cover band.
- Hayır, dostum. Biz taklitçileriz.
Non, mon pote, on est un cover band.
Steel Dragon şarkılarını söyleyen bir gruptaymışsın.
T'es dans un cover band du Dragon?
Çünkü hayatımın dört yılını hapiste harcadım ve sen de yeni yetme aktörleri söğüşlüyorsun.
Parce que je sors d'une taule où j'ai perdu quatre ans... et que tu arnaques des cover-boys.
Marilyn kariyerini yeniden ateşlemek için sadece kapak kızlığı yapmıyordu.
Marilyn ne faisait pas que jouer les cover-girls pour relancer sa carriere.
Doors cover grubundayım, ki tamamen cerrahlardan oluşuyor bu yüzden adı "Ameliyathane Kapıları".
J'étais dans un groupe de reprise des Doors avec des chirurgiens qui s'appelait "La salle d'opération des Doors".
24390, Dona gizli. " Bilemiyorum.. bir şifre belki?
24390. Doña Cover. C'est quoi?
Agachate ya da cubreta!
Duck and cover! Uh...
- Biz daha çok "cover" yapıyoruz. "Clash" "Kinks" vesaire.
Les Clash, les Kinks, etc....
Yayına hoş geldin, Billy. Yeni Noel Single'ın - "Love ls All Around" ın coverı.
Billy, bon retour sur les ondes avec un single reprise de Love ls AllAround.
Bara gittiğinizde, cover parçalar çalarlardı.
Dans les bars, les groupes faisaient des reprises.
"Black Album" deki cover şarkı "So What" ı söylerken sesimi kaybettim.
Je me suis cassé la voix sur le Black Album, en chantant "So What".
Şu ana kadar sorumlu olduğun tek şeyin, kızlar birliği partisinde hangi Duran Duran cover şarkısını seçmek olduğunu biliyorum ama bu çocuklara bir şeyler öğretmelisin.
Je sais que la seule chose dont tu aies jamais été responsable était de choisir quel groupe allait jouer à ta soirée étudiante, mais tu es sensé enseigner à ces gosses.
- Peki kim senin saç kremin için Cover Girl'ün pazarlama müdürüyle görüştü? - Ve seninle neden buluşmak istiyorlar?
Et qui a parlé de ton démêlant au directeur du marketing des produits CoverGirl?
Cover Girl. Cover Girl benim kremimle ilgileniyor.
CoverGirl est intéressé par mon démêlant.
- Bil bakalım ne oldu Cover Girl annemin saç kremini alabilir.
Petite. CoverGirl est intéressé par le démêlant de maman.
Geleceğim bu kutunun içinde Cover Girl'e doğru yola çıkıyor.
Une caisse de mon avenir s'en va chez CoverGirl.
Cover Girl'le olan toplantını da unutabilirsin.
Oublie ton rendez-vous avec CoverGirl.
Vogue'un kapağı gibi değil.
Pas comme une cover girl. - David.
Haftalık Cover of Us ise çok başka bir şey.
La couverture de "US Weekly" en est une autre.
Geri çekilin!
Fall back! Take cover!
Seksilik büyük bir tahribat değil. ve my cover has to be sexy.
Auschwitz n'est pas sexy, et la couverture doit l'être.
Klasik bir cover yapmıştık.
On reprenait tous les classiques.
# Got me in a haze runnin'for cover #
Got me in a haze runnin'for cover
# Örtüp üzerini yalanlarla #
# Cover it all up with lies #
Demir bir çubukla öldürmüş.
Mystérieux assassinat d'un dessinateur de cover-girls Elle l'a tué avec un tisonnier.
Yeni yetmeler lafı çok acıydı. Hayır, iyiydi.
Les cover-boys, c'était dur.