Curly Çeviri Fransızca
388 parallel translation
- Depoya geri dön, Curly.
Á la gare, Curly.
- Hey, biraz daha yavaş olur musun, lütfen? - Elimden geleni yapıyorum.
Curly, attention à ces mules.
Hadi, Curly, hayvanları indirin artık, olur mu?
Allons, Curly, au boulot!
Curly, arabanın içine bak bakalım.
Regarde dans le chariot, Curly.
Teksas'lı, sen tam bir yarım akıllısın. Jüri hala çıkmadı mı, Curly?
Le jury délibère?
Curly'ye biraz almasını söylemiştim.
Je n'en avais pas assez pour toi.
Yardımcıma orada iyi bak, tamam mı?
Surveillez Curly...
Önce bu, Curly, ve kadın geldiler.
Le gros arriva avec la femme.
Ben Curly Hoff.
On m'appelle Le Frisé.
Sana, Curly'ye ve Angel'a ihtiyacı var.
Comme il a besoin de vous trois...
Hangisi daha kötü, Curly?
Quel est le pire...
Curly, Gaye, herhangi biri!
Curly, Gaye, quelqu'un?
Curly, bir şeyler söyle!
Toi, le Frisé, parle!
Al, Curly.
Voilà, Curly.
Angel ve Curly öldü.
Tous sont morts...
- İçerde her şey yolunda mı, Curly?
- Tout va bien, Curly?
Kıvırcık, onu ata bindir.
Curly, mets-la sur un cheval.
Ne oldu Kıvırcık?
Qu'y a-t-il, Curly?
Kıvırcık kızla kaçmaya çalışıyor!
Curly essaie de s'enfuir avec la fille!
Kıvırcık, on beşinden beri bir hırsız ve kanun kaçağı.
Curly est un voleur et un hors-la-loi depuis l'âge de 15 ans.
- Kıvırcık Jordan.
- Curly Jordan.
- Günaydın Curly.
- Bonjour, Curly.
- Olamaz. - Curly!
- Curly.
Curly haklı bayan.
Curly a raison.
Yardımcı ol Carlos.
Aide-moi, Curly.
Curly Fletcher!
Curly Fletcher!
İyi iş çıkardın Curly.
Bien joué, Curly!
Al bakalım Curly.
Tiens, Curly.
Merhaba Curly.
Salut, Shérif.
Curly ve barı çok uzakta değildi.
Non loin de là se trouve le bar de Curly.
Curly güçlü, zengin ve patrondu.
Il est riche, puissant. C'est lui le patron.
Merhaba, Curly.
Salut, Curly.
Yemin ederim, Curly.
J'en fais la promesse, Curly.
Değil mi, Curly?
N'est-ce pas, Curly?
Curly de oradaydı.
Curly était avec eux.
Hey Curly!
Hé, Frisé!
Unut Curly!
Laisse tomber!
Sadece beş bin dolar Curly.
Ça ne coûte que 5000 dollars, Curly.
Ama bu sefer Avustralya altınından bahsediyorum Curly.
Mais, Curly, cette fois, je te parle de l'Australie... - De l'or.
Merhaba millet, ben Curly Bonner.
Bonjour tout le monde, je suis Curly Bonner.
- Evet. Curly.
Curly.
Curly ona o kadar mı ödedi?
C'est tout ce que Curly lui a donné pour le terrain?
Curly ve Ruth yol üstündeki o yeri hâiâ işletiyor mu?
Curly et Ruth ont toujours leur magasin?
Curly çiftliğin orada... mobil ev kompleksi inşaatına başladı.
Curly a ouvert un lotissement de mobile homes... sur le ranch derrière le poste d'approvisionnement.
Curly bu akşam yemeğe geliyor mu?
Curly vient dîner, ce soir?
Umarım bedava limonatamızı ve Curly Bonner Trading Post'un kurabiyelerini beğenirsiniz.
J'espère que vous appréciez la limonade et les biscuits... offerts par la maison Bonner.
Ne yapıyorsun Curly?
Curly, qu'est-ce que tu fabriques?
Hey, Curly, Lincoln Gettysburg'da ne demişti? Hatırlayamadım.
Je me souviens pas.
- Sana kim sordu, Curly?
File!
Kıvırcık Stephans.
Curly.
Gerçi dün Curly'yi gördüm.
J'ai aperçu Curly.