Dansçı Çeviri Fransızca
3,014 parallel translation
Kötü bir dansçı olduğumu biliyordum, ama dansımın tehlikeli olduğunu hiç düşünmemiştim.
Wow, je savais que je n'étais pas un bon danseur, mais je ne pensais pas que j'étais dangereux.
Bart o kaykayı Arapaho hayalet dansçısının tutkusuyla sürüyor.
Oh, Bart conduit ce skate avec une telle passion comme un danseur fantôme Arapaho.
Streç dansçı giysisi giyip, gözlükler taktıktan sonra kendilerine Yeni Delhi Power Rangers diyorlar.
Ils portaient des collants et des lunettes de protection et s'appellaiant Les Powers Rangers de New Delhi.
Streç dansçı giysisi giyip, gözlükler taktıktan sonra kendilerine Yeni Delhi Power Rangers diyorlar.
Ils mettent des collants, des masques, et s'appellent les Power Rangers de New Delhi.
Senin dediğinde bol alkol, sarhoş erkekler ve Tarçınlı Çörek adlı bir dansçı olması gerekir. Striptizcilerden bahsediyorum.
Normalement, il y a plein d'alcool, tout le monde est soûl, il y a une strip-teaseuse qui nous en met plein la vue.
Ben bir Karayip dansçısıyım.
Je viens des Caraïbes.
Yerel dansçı.
Stripteaseuse?
- Burlesque dansçısı.
Danseuse burlesque.
Hala gerçek bir dansçı olmak istediğini biliyorum.
Tu rêves d'être danseuse.
Dansçı olmak istedim.
Danser.
Şu yeni iki dansçı da sizi kurtaramayacak.
Et ces deux nouveaux danseurs ne te sauveront pas.
Daha başlamamamıza rağmen arka tarafta bir dansçı için deliler gibi birbirlerine girdiler.
Les hostilités ont déjà commencé en coulisses, une des équipes ayant soutiré une danseuse à une autre, et ce n'est que le début.
Bizi böyle tutup küçük dansçılar gibi diğer kültürlere batırabilirsin.
On est des petits danseurs, et tu nous trempes dans d'autres cultures.
İyi dansçı'da yazalım, kadınlar buna bayılır.
Et bon danseur, aussi. Les femmes aiment ça.
Muhtemelen bana bir bakışta vurulup sabaha kadar sikeceğim bir dansçı falandır.
Sûrement une danseuse super chaude qui me lancera un coup d'oeil et qui voudra me chevaucher toute la nuit.
Geçen gece Pendragon'da bulunan dansçılardan biri.
Une des danseuses du banquet Pendragon.
Brastias'ın dansçısı da bundan şikâyetçiydi.
Comme le disait si bien la danseuse de Brastias.
Müthiş bir dansçı.
T'as aimé ça alors?
Dansçılar genelde esnek ve oğlan gibi olurlar. Tamam, pekala.
Les danseuses sont d'habitude légères et un peu garçonnes...
İşte inanılmaz kısım. O, zayıf, esnek ve büyük göğüslü bir dansçı. Tesadüfün böylesi.
Écoute bien, ce qui est le plus incroyable, c'est une danseuse mince et souple qui a une belle grosse poitrine.
Evet, arkadaşlarla ve Jason'la tanışması ve iri göğüslü dansçı kızla.
- Oui. Le fait de rencontrer mes amis et Jason et la danseuse aux grosses boules, c'est peut-être une très mauvaise idée.
Bir gün dansçılardan birinin ayağı kırıldı.
Une des danseuses s'est cassé le pied.
O günden sonra ben de bir dansçı oldum.
À partir de ce jour, je suis devenue danseuse régulière.
Hayır tatlım, ben dansçı değilim.
Je ne suis pas danseuse, chérie.
Küçük dansçı.
Hey, petite dançeuse. Je sais.
Bu direk dansçıları, üniversiteden beri panomuzda.
Les pole-danseuses sexy sont sur notre tableau de chasse depuis la fac de droit!
Beni tanımıyor olabilirsin Rich ama ben sadece bir dansçı değilim, aynı zamanda da bir aktristim.
- Mais si. Tu ne le sais sûrement pas, mais en plus d'être danseuse, je suis actrice.
Bak, yıllar önce buz pateninde gelecek vadeden bir kariyerim vardı, "Buz Üstündeki Şirinler" gösterisinde dansçıydım.
Tu vois, il y a quelques années, J'avais une grande carrière devant moi en tant que danseuse sur glace... En vedette des Schtroumpfs sur la glace.
Ben acayip bir dansçıyımdır!
Je suis un super danseur!
Cristoph dünyanın en iyi dansçılarından biriydi.
Christoph était l'un des meilleurs danseurs au monde.
Cristoph, dansçı.
Christoph. Le danseur.
Dansçı haklı.
Le Danseur a raison.
- Dansçı Dan, o mopeti nereden buldun?
- D'où tu sors cette mob? - Je l'ai échangée à mamoune.
Dansçı Dan ve Islıkçı Sue spor merkezinde sevişmişler.
Dancing Dan s'envoie Sue la Siffleuse au centre sportif.
Kötü bir dansçıyım.
Je suis un mauvais danseur.
- Hayır. Ben- - - Annem harika bir dansçıdır.
- Ma mère danse très bien.
Ben harika bir dansçı değilim.
- Pas du tout. - Je n'en doute pas.
Gençken dansçı olmak istediğiniz ama olmadığınız doğru mu?
C'est vrai que vous vouliez être danseuse, mais que vous n'étiez pas douée?
Ama Filipin zindanlarında çok daha iyi dansçılar gördüm şekerim.
Mais j'ai vu mieux dans une prison des Philippines, trésor.
Korkunç bir kadın. Muhteşem bir dansçı.
Une excellente danseuse.
Syrio bir su dansçısının saatlerce tek bir ayak parmağı üzerinde durabileceğini söylüyor.
Syrio dit qu'un danseur d'eau peut se tenir sur un orteil pendant des heures.
Dansçı kızlar.
Des danseuses apsaras.
Dansçı kızlar tanrının oyunsever, şarkı söyleyen ve dans eden yönünü simgeler.
Elles représentent la joie, le chant et la danse.
- Memnun oldum. - Dansçı kızlar.
Elles sont danseuses.
Niçin Trişna'nın dansçı olmasını istemiyorsun?
Pourquoi tu refuses qu'elle soit danseuse?
Sen dansçı olmak istemiyorsun, ben de olmanı istemiyorum.
Tu ne veux pas être danseuse et je ne veux pas non plus. Pourquoi?
Silahlı bir dansçıyım.
Plus qu'une strip-teaseuse... une strip-teaseuse armée.
Merhaba, Dansçı Ucube!
Le taré dansant!
Dansçı kızlar geldi.
Les danseuses sont arrivées.
- Dansçı olmak istemiyor ki o. - Beğenmiyor musun dansını?
Tu n'aimes pas qu'elle danse?
... çekimler için dansçıları seçiyorum, vesaire.
Je vois.