Dennis Çeviri Fransızca
4,078 parallel translation
Bu sabah, bir adam Dennis Cochrane'i kaçırdı ve yaptığı korkunç şeylerden ötürü onu öldürmekle tehdit ediyor. Sadece bana yaptıkları değil, diğer çocuklara yaptıklarından.
Ce matin, un homme a kidnappé Dennis Cochrane et a menacé de le tuer pour toutes les terribles choses qu'il a faites, pas seulement à moi, mais à d'autres petits enfants.
Bugün buraya gelmemin sebebi Dennis Cochrane'i kaçıran adama bir mesaj yollamak içindir.
Je suis venu ici aujourd'hui pour envoyer un message à l'homme qui détient Dennis Cochrane.
Seks suçlusu Dennis Cochrane'in aleni infazı...
L'exécution publique du délinquant sexuel Dennis Cochrane...
Sweetums Vakfı'na bağış yapacak daha büyük ortaklar arıyorum ve Tom bize Pawnee'nin parfüm ve kolonya üreticisi Dennis Feinstein ile görüşme ayarladı.
J'essaie de convaincre de grosses compagnies à faire des donations à la Fondation Sweetums, et Tom nous a déniché une réunion avec Denis Feinstein, le premier producteur de parfums de Pawnee. Ou peut-être d'insecticides.
Dennis Feinstein bolluğun, repçilerin teknoloji dahilerinin, Olimpik Extreme sporcularının ve tabii ki koku sanatçılarının bulunduğu yeni jenerasyona ait.
les rappeurs, les développeurs, les vainqueurs des X Games et bien entendu, les créateurs de parfums.
Pekala Dennis, bölmek istemem de- -
Sans vouloir vous interrompre...
Bay Dennis Feinstein izin verin tüm kalbimle şunu söyleyeyim.
M. Dennis Feinstein, j'aimerais vous dire du fond de mon coeur :
Dennis Feinstein kimseye yardım etmez!
Dennis Feinstein n'aide personne!
Araba Dennis Hammond adına kayıtlı.
Eh bien, la voiture est enregistrée au nom de Dennis Hammond.
Teşekkürler, Dennis.
Merci, Dennis.
Dennis, Jack ve küçük Sandy nasıl?
Comment vont Dennis, Jack et la petite Sandy?
Şu Rocky Dennis filmini izlediğinden beri böyle görmemiştim onu.
Je ne l'ai pas vu comme ça depuis qu'il a vu ce film Rocky Dennis.
Kocam Dennis, garaj kapısı üzerinde çalışıyordu. Ve bir anda açılmaya başladı.
Mon mari, Dennis, il travaillait sur la porte du garage et ça a juste commencé à s'ouvrir.
Seni aşağı indireceğiz, Dennis.
Ok, on va vous faire descendre, Dennis.
Dennis- -
Dennis...
Dennis.
Dennis.
Les Dennis bizim en büyük yarışmalarımızdan birinin sunucusu olan komedyendi.
Les Dennis était comédien et imitateur, et présentait un de nos plus grands jeu télévisé.
- Les Dennis, Keith Chegwin...
- Les Dennis, Keith Chegwin...
Üçüncü Dennis Endicott... Hesaplı alışveriş izcisi ve Brooklyn'in çılgın ucuz edebiyat ustası.
Denis Endicott III, dénicheur de bonnes affaires et génie du kitsch de Brooklyn.
daha az Afacan Dennis, daha fazla Sevimli Hayalet Casper. Tabi canlı hali.
moins de Denis la menace, plus de Casper le Fantôme, enfin s'il était encore en vie.
O zaman gidip su Cameron Dennis'in kiçina tekmeyi basalim.
Alors allons pulvériser Cameron Dennis.
Bu Dennis Rivers işi gibi, Jefferson Ink.
C'est le travail de Dennis Rivers, Encre Jefferson. - T'es sûre?
- Emin misin? - Ta kendisine sorup, onayladım.
- Confirmé par Dennis-La-Menace lui-même.
Son erkek arkadaşın Seri Katil Dennis olunca, B.T'yi destekliyorum aslında.
En fait, depuis que ton dernier petit ami était Dennis le tueur en série, je suis entièrement pour BT.
Cameron Dennis üstüne daha çok gelecektir.
Cameron Dennis va vous attaquer avec pire.
"B" takımı savcılıkta çalışıp Cameron Dennis'e özel bir savunma stratejisi geliştirdi.
Eh bien, l'équipe B a travaillé au bureau du procureur et a monté une stratégie de défense fondée sur la connaissance approfondie de Cameron Dennis.
Cameron Dennis. Orospu çocuğu.
Enfoiré de Cameron Dennis.
Sayın Hakim, Cameron Dennis'in savcı olarak baktığı 87 cinayet davası var.
Votre honneur, j'ai une liste de 87 affaires de meurtre ou CD a officié en tant que procureur.
Her davada uygun bir kefalet kararı vermiş.
Dans chaque cas, Cameron Dennis a fixé des cautions.
Ama size bir şey söyleyeceğim Bay Dennis kefalet ücretini 1 $ olarak belirliyorum.
Mais je vais vous dire quelque chose Monsieur Dennis, Je vais fixer la caution à 1 dollar.
Sen de Cameron Dennis'e bana karşı kullandığı anlaşmayı önerebilirdin.
Vous avez été capable de faire en sorte que Cameron Dennis m'offre un arrangement qui est maintenant utilisé contre moi.
Cameron Dennis'i araştırdın.
Tu as étudié Cameron Dennis
Asıl sorun Cameron Dennis değil.
Cameron Dennis n'est pas le problème pour le moment.
Cameron Dennis'in anlayacağı şey bu.
C'est ce que Cameron Dennis va dire.
Konuşursan Cameron Dennis seni paramparça eder.
Si vous prenez position, Cameron Dennis ne fera qu'une bouché de vous.
Ava'yı suçlu bulunmaktan kurtardığın takdirde bir sonraki yönetici ortak sen olacaksın. Çünkü Cameron Dennis'i Tony Gianopolous'la gizlice anlaşmaktan dolayı davadan attırarak sonuçlandıracağım. Güzel.
Tant que tu n'accomplis pas à § a en ayant Ava qui plaide coupable, tu seras le prochain directeur associé.
Bunun sana çıkacak tek bedeli de gerçek : Cameron Dennis ile gizlice anlaştın. Ben öyle bir şey yapmadım.
Et tout ce que à § a vous coà " tera, c'est la vérité, que vous avez comploté avec Cameron Dennis.
Ve Tony Cameron Dennis'i ele verir.
Et il a laissé tomber Cameron Dennis.
- Cameron Dennis kendini korumuş.
Il a abandonné Cameron Dennis.
Cameron Dennis'in Ava'ya karşı henüz beyaz bayrak sallamamasının bir sebebi var.
C'est pas fini. Il y a une raison pour laquelle Cameron n'a pas hissé le drapeau blanc avec Ava.
Cameron Dennis'in ikramı.
Aux compliments de Cameron Dennis.
Dennis'in viskisini geri götürsen iyi olur.
Et tu ferais mieux de rendre le scotch de Dennis.
Cameron Dennis sana ne önerdi?
Que t'a offert Cameron Dennis?
Cameron Dennis'in teklifini öğrenmesi için ve daha da iyisini yapabileceğini önermek için aradım.
Pour savoir ce que Cameron lui avait offert et pour lui suggérer qu'il pourrait trouver mieux.
Fark etmez.
Peu importe. Dennis bluffait.
Dennis blöf yapıyor. En başından beri o elinde değildi.
Il ne l'avait pas en premier lieu.
Veya büyük ihtimalle böcek ilacı üreticisi.
Dennis Feinstein appartient à la nouvelle génération de riches :
İşte başlıyoruz! İşte Les Dennis! Cheggers! Siktir, hem de üç kişiler! Burada olduğumuz için çok heyecanlıyız çünkü meslek yaşantımızda yani eğlence dünyası yaşantısında da dendiği gibi kariyerinde sadece iki kez yaşayabileceğin durumlar için belli yerler vardır.
On y va! ♪ Guess who just got back today? ♪ Them wild-eyed boys that had been away
Dennis, bir.
Dennis, un.
I never really cared Until I met you... ♪ Merhaba, Dennis.
Coucou Dennis.
- Peki bunu nasıl yapacaksın?
Bien, parce que je vais accomplir à § a en faisant que Cameron Dennis laisse tomber cette affaire pour complot avec Tony Gianopolous. Et comment vas-tu le faire?