Donal Çeviri Fransızca
65 parallel translation
Neden oraya çıkıp donalım ki?
En nous gelant?
Evet, Donal Woods benim.
- Monsieur Donald Woods?
Bu Donald Draper.
Là, c'est Donal Draper.
Tamamen tesadufen ögrendim ki Donald Draper bize söyledigi kisi degil.
J'ai appris, par accident, que Donal Draper, ici présent, n'est pas celui qu'il prétend.
Japonlarin bir deyisi vardir : Bir adam her nerede ise, odur. Ve Donald Draper su anda bu odada.
Les japonnais ont coutume de dire qu'un homme est à l'endroit où il se trouve, et à l'instant précis, Donal Draper se trouve ici même.
O gün öyle kötülükler yapanların arasında benim Donal'ımın da olduğunu söylemekten üzüntü duyuyorum.
J'ai honte de dire que mon Donal était parmi ces hommes qui ont fait tant de mal, ce jour-là,
Bu çocuk Donal Chen'in binalarından birinde öldürüldü.
Le gamin a été tué dans un immeuble de Donald Chen.
Yanında kim vardı, Midget Donal?
Le Nain, Donald? - Qui?
Donald Draper, şirket ortağı, kreatif direktör.
Je laisse Donal Draper, associé et directeur de la création.
Adın Donal'dı, değil mi?
C'est Donal, n'est-ce pas?
Benden ne istediğini söyle Donal.
Dis-moi ce que tu veux.
Donal adında bir muhafız vardı.
Il y avait un garde du nom de Donal.
- Onu yerini biliyor musun?
- Tu sais où elle est, Donal?
Nicholas Sloan'ı arama çalışmaları Milwaukee'de devam ediyor. Eski bir Weatherman Underground üyesi Donal Fitzgerald bugün tutuklandı.
La vaste chasse à l'homme contre Nicholas Sloan se poursuit cette fois à Milwaukee où l'ancien membre du Weather Underground, Donal Fitzgerald, a été interpellé aujourd'hui.
Nick, Donal'a gitmiş.
Nick a vu Donal.
- Donal'a gitmişsin.
- Tu es allé voir Donal.
Yani sen var ya... Benim küçük Donal Trump'ımsın.
Mon petit Donald Trump!
Biri Donal sipariş etmiş, doğru mudur?
Quelqu'un a commandé un Donald pur?
Hayır ama diyorum ki, yanmak varken neden donalım ki?
Non. Je me disais juste... Pourquoi glacer l'ambiance quand on peut la réchauffer?
Donal, bu meseleyi düzeltmen ve işleri yoluna sokman lazım.
Donal, j'ai besoin que tu supervises tout, et sérieusement.
Ivan, bunu söylerken bile kendimden nefret ediyorum ama annen veya başka birisi öldüyse ya da gitmen gereken bir yer varsa...
Ivan, je me déteste rien qu'à m'entendre dire ça, mais si quelqu'un est mort, comme ta mère ou... - Personne n'est mort, Donal. Tu peux y aller demain, après 12 h 00.
Biliyorum Donal.
Je sais, Donal.
Bunu benim için yapman gerekiyor Donal, tamam mı?
Écoute, j'ai besoin que tu le fasses pour moi. Donal, d'accord?
Az önce Donal'la konuştum.
Je viens de parler à Donal.
Donal halledecek ve o iyi biri.
Donal, va s'en charger, c'est un type bien.
Efendim Donal?
Oui, Donal.
Donal, inşaat onayının dosyalanması lazım.
Donal, les documents devraient déjà être remplis.
- Onları hemen ara Donal.
- Appelle les maintenant, Donal.
Donal, konu beton olunca Tanrı'ya güvenemezsin.
Donal, on ne croit pas en dieu quand il s'agit de béton.
Tesisleri ara Donal hepsini tek tek ara.
Tu appelles les fournisseurs, Donal, - chacun d'entre eux. - Je vais le faire, d'accord.
- Donal?
- Donal?
Donal, beyaz tahtada ne yazıyor?
Donal, qu'y a-t-il d'écrit sur le tableau?
Bir hata yaparsan, küçücük bir hata yaparsan Donal tüm dünya başının üzerine yıkılır.
Tu fais une erreur, Donal, une petite erreur de merde, et le monde entier va s'effondrer autour de toi.
Donal, hangi çekmeceyi söylediğimi anladın mı?
Donal, tu vois de quel tiroir je veux parler?
Tamam Donal...
OK, Donal...
- Donal, bir şey mi içiyorsun?
Donal, tu es en train de boire quelque chose?
Güzel.
Donal?
Donal? Gazoz içiyorsun, değil mi?
C'est du Fizzy Pop que tu bois?
- Donal, buldun mu?
- Donal, tu as fait ça?
Donal, kaç kutu şarap içtin?
Donal, tu as bu combien de cannettes de cidre?
Donal?
Donal?
Donal, Stefan'ın numarası bende yok.
Donal, je n'ai pas le numéro de Stefan.
Koşacaksın Donal.
Tu vas courir, Donal.
- Ve Donal...
- Et Donal...
- İyi bir insansın Donal.
- T'es un mec bien, Donal.
- Adı Stefan, Donal.
- Il s'appelle Stefan, Donal.
İyi olacaksın Donal.
Ça va aller maintenant, Donal.
Donal'a 100 defa ulaşmaya çalışmış ama Donal açmıyormuş.
Ça fait 100 fois qu'il tente d'appeler Donal, mais il ne répond pas.
Donal'a ulaşıp derhâl telefona bakması gerektiğini söyler misin?
Écoute, tu peux joindre Donal, et lui demander de répondre immédiatement?
Donal söyledi.
C'est Donal qui te l'a dit.
- Tamam Donal.
- OK, Donal.