Drake Çeviri Fransızca

Ama şunu biliyorum ki sen, Bennet Drake, çoğu kişiden daha fazlasını biliyorsun.

Vous, Bennet Drake, en savez plus que beaucoup.

Polis memuru Drake.

Agent Drake.

Adım Alex Drake.

Je m'appelle Alex Drake.

- Drake de mi öyle?

Même Drake?

- Yani Alex Drake'e baksana.

- Voyez Alex Drake.

Şu sizin Alex Drake tam bir kadın.

C'est un vrai personnage, votre Alex Drake.

- Diğer seçeneğimiz ne? Sanırım DI Drake haklı.

Je suis d'accord avec le capitaine Drake.

Tamam. Drake.

Drake.

Drake, Raymondo... siz bu tarafı arayın.

Drake, Raymondo, prenez ce côté.

- DI Drake bize psikiyatrik bir açıklama yapacak...

Le capitaine Drake va nous donner un profil psychiatrique...

Sadece ben, Dedektif Drake ve 44 numara botlarım var.

Y a que moi, le capitaine Drake et mes bottes taille 44.

Hiçbir şey bu cesareti yiyip bitiremez, Drake.

Ces tripes-là, y a rien qui les dévore, Drake.

Sen de Drake.

Vous aussi, Drake.

Dedektif Drake Sana bir soru sordu.

Le capitaine Drake t'a posé une question.

- Drake nerede?

Patron? - Où est Drake?

Drake orada mısın?

Drake, vous êtes là?

- Dedektif Drake.

Capitaine Drake.

Ah Drake! Sakın cüret edeyim deme!

Drake, vous avez pas intérêt...

- Dedektif Drake. Cinayet masası ( * )

Capitaine Drake, PJ.

Bolly! Buraya gel, bu bir emirdir!

Drake, revenez, c'est un ordre!

Nereye varmaya çalışıyorsun Dedektif Drake?

- Vous voulez quoi, Drake?

Ah keşke Litton! Fakat Dedektif Drake onu yarım saat önce serbest bıraktı.

J'aimerais bien, mais Drake l'a relâché il y a une heure.

Dedektif Drake.

Capitaine Drake.

Gene yumuşamış, Keats ensenizde, Drake denen komik piliç te sürekli yanınızda.

Gene s'est ramolli, vous avez Keats, vous avez cette nunuche de Drake qui vous enquiquine non-stop.

Önce Tyler. Şimdi Dedektif Drake. Seni etkilediler.

D'abord Tyler, maintenant Drake, ils ont déteint sur toi.

DI Drake. Bir dakikanızı alabilir miyim?

Capitaine Drake, je peux vous parler?

Senyor Hunt, Sinyora Drake, içecek bir şey ister misiniz?

Désirez-vous un café?

- DI Drake de getirmiş, ancak bence onunki daha çok ilgi çekici olacak.

Drake aussi, et son truc est plus intéressant.

- Şu, seninle çalışan uzun boylu kadın.

- Ta collègue, la grande. - Capitaine Drake.

- DI Drake. Mandela'nın yedi sene içinde özgür kalacağı ile ilgili bir şey söyledi.

Elle a dit que Mandela serait libéré dans sept ans.

Alex Drake böyle şeyleri iyi bilir.

Elle sait un tas de choses, notre Alex Drake.

Bu ev Fred ve Cindy Drake'in.

Cette maison... - C'est chez Fred et Cindy Drake?

Drake's Bay Motel'de kalıyorum.

Je suis au motel Drake's Bay.

Benimle kaldığım Drake's Bay Oteli'nde buluşacaktı.

Elle devait me retrouver au motel.

Danışmayı arayıp sorabilirsiniz.

Appelez le Drake's Bay. Demandez au type.

Drake's Bay'daki Tom bütün gece lobide uyuduğunu doğruladı.

Tom du Drake's Bay confirme qu'il a dormi dans le hall.

Drake's Bay ve Northwest Passage'da telefon geldiğini söyledin, değil mi?

On vous a appelé au Drake's Bay et au Northwest Passage, hein?

Peki ya Drake Bay Moteli.

Et au motel Drake's Bay?

Kiracılarınızdan biri olan John Drake'i ödem için tedavi ediyor.

Il soigne l'un de vos locataires, pour un oedème.

Drake, iyi biri ve ölmek için çok genç ama sanırım doktor işini biliyordur.

Drake est un homme bien, il est trop jeune pour mourir. Mais le docteur est compétent.

Bayan Drake, seçim basit.

Mme Drake, le choix est simple.

Drake!

- J'en doute.

- Bennet Drake'le görüşmeliyim!

Je dois voir Bennet Drake!

- DI Drake size bir soru sordu.

Le capitaine Drake a posé une question.

" Adım Alex Drake.

Je m'appelle Alex Drake.

- Yo, Şef! Drake ve Shaz buradalar.

- Non, patron, c'est Drake et Shaz.

Genç çiftçi, John Drake.

C'est un jeune fermier, John Drake.

Pekala, Bay Drake.

M. Drake.

Bay Drake'i prosedür için hazırlar mısın, lütfen?

Préparez M. Drake pour la procédure.

Bay Drake, kalbiniz düzgün şekilde çalışmıyor.

Votre coeur ne fonctionne pas correctement.

Drake Pimrose geliyor.

C'est Drake Pimrose.