Dynamite Çeviri Fransızca
1,061 parallel translation
Sonra iki dinamit lokumu alır ve arka ceplerine koyardım.
Je lui mettrais un bâton de dynamite dans chaque poche.
Oldu. Dinamitler barutun yanında ki kutunun içinde.
La dynamite est dans la boîte, avec la poudre.
Ceplerinde dinamit var!
II a de la dynamite sur lui!
Ceplerinde dinamit mi var?
De la dynamite!
Üzerimde dinamit var, patlamak üzere.
Ils ont posé de la dynamite.
- Dinamit. patlamak üzere.
- De la dynamite. Ça va exploser.
İşte bu. Oluyor. Çabuk.
Vite, il y a de la dynamite.
- Burasıyla reaktör arasında bir dinamit deposu var.
Il y a de la dynamite dans un hangar, pas loin d'ici.
Şimdi, bunların bazılarını açmak için dinamit gerekir.
Une méthode d'ouverture est la dynamite.
İyi olur. Benim bölgemde insanları dinamitle havaya uçuruyorlar!
J'espère bien. 2 personnes déchirées à la dynamite dans mon ressort!
Dinamit olduğunu kim söyledi?
Qui vous dit que c'est de la dynamite?
Bütün bu işin çözüm anahtarı dinamit.
La clé de toute cette histoire, c'est la dynamite.
Bir ihbar yapıldı. Çalınan dinamitlerle ilgili.
Il y a eu une plainte à propos de dynamite volée, ici.
Dinamitiniz kalmadı mı?
Vous manquez de dynamite?
İnşaattaki işi dinamite ulaşmak için kabul ettin.
Tu as pris le job dans le bâtiment pour avoir de la dynamite.
Dinamit oradan çalındı!
On y a volé de la dynamite!
Söyle bakalım, kaç dinamit çaldın sen, tam olarak?
Tu as volé combien de dynamite?
Ben ömrümde dinamit görmedim!
Je n'ai jamais vu cette dynamite!
- Ve patlayıcıyı çaldın.
- Et volé la dynamite.
- İnşaattan 10 adet dinamit çubuğu çaldın!
- Tu as volé 10 bâtons de dynamite!
O banyodaki dinamitler yılan olsaydı beni ısırırdı!
La dynamite cachée dans la salle de bain m'aurait presque mordu!
Rudy Linnekar 8 dinamit çubuğu ile havaya uçuruldu.
Rudy Linnekar a été tué par 8 bâtons de dynamite.
Ben dinamit çalmadım!
Je n'ai pas volé de dynamite!
Annesinin ölüsü üzerine yemin ediyor, bu dairede hiç dinamit yoktu, diyor.
Il jure sur la tombe de sa mère qu'il n'y a jamais eu de dynamite ici.
Dinamitleri banyoda mı buldunuz?
La dynamite était dans la salle de bain?
Siz dinamitleri bu kutunun içinde mi buldunuz?
Vous avez trouvé la dynamite dans ce carton?
- Dinamit mi?
- Dynamite?
İçinde dinamit olsaydı kesinlikle görürdüm!
Je n'aurais pas manqué de voir la dynamite!
Peki Al, Quinlan'ın dinamiti nerede bulduğunu öğrenmemiz lazım.
Nous devons découvrir d'où Quinlan tient la dynamite.
Sizin ülkenizde de patlayıcı madde satışları deftere kaydediliyor.
Dans votre pays aussi, on consigne les achats de dynamite.
Quinlan çiftliğinde kullanmak için dinamit aldı, tamamen rastlantı.
Quinlan voulait de la dynamite pour son ranch. Coïncidence.
Vargas savcıya dinamitin senden geldiğini anlatıyor.
Vargas raconte au procureur que la dynamite vient de chez vous.
Hayır, ben Sanchez'i kastediyorum.
Je parle de Sanchez. On tue pas avec de la dynamite.
17 çubuk dinamit satın almışsınız.
Vous avez acheté 17 bâtons de dynamite.
Aynen Sanchez'deki dinamit gibi'
Comme la dynamite chez Sanchez!
Bunu nasıl açacağım ki, dinamit mi kullanayım?
Comment ça s'ouvre, avec de la dynamite, ou quoi?
Yükümüzün bir kısmı yakacak ve dinamit.
Nous transportons du pétrole et de la dynamite.
Chance, Stumpy kötü bir yerde oturuyor.
Stumpy est assis près d'un chariot plein de dynamite.
Yerin iyi, doğru. O araba dinamit dolu.
Ah oui, le chariot est plein de dynamite!
Biraz dinamit getirdim.
J'apporte de la dynamite.
Siz bir bombasınız.
Vous êtes de la dynamite.
Motor odasında zincirlere saklanmış 70 kilo patlayıcımız var.
Dans la salle des machines, 90 kilos de dynamite reliés à des déclencheurs.
70 kilo dinamiti nereden bulabilirler?
Où ont-ils trouvé 90 kilos de dynamite?
70 kilo ateşleyici pek güç gerektirmez.
Il ne faut pas beaucoup de force pour faire sauter 90 kilos de dynamite.
Dinamit deneyimini Varşova'da Nazilerle savaşırken edindiğini söyledin.
Tu as appris à te servir de la dynamite dans le ghetto de Varsovie, contre les nazis?
Bu dinamitlerle epey Nazi'yi havaya uçurmuşsundur herhâlde?
Tu as fait sauter pas mal de nazis avec cette dynamite?
Yahudiler Varşova'daki mahallelerde dinamit kullanmadılar.
Les Juifs n'ont jamais utilisé de dynamite dans le ghetto de Varsovie.
Yani dinamit kullanmayı Varşova'da öğrenmen mümkün değil.
Tu n'as donc pas pu apprendre à utiliser la dynamite dans le ghetto de Varsovie.
70 kilo dinamit, İngilizler ânında razı olmak zorunda kaldı.
90 kilos de dynamite? Les Anglais en ont vite tiré les conclusions.
Dinamit, barut, el bombası.
Dynamite, poudre à canon, grenades.
Dinamit...
Dynamite.