Düzeltiyorum Çeviri Fransızca
422 parallel translation
Ve başarısızlığımdan ötürü düzeltiyorum nispi başarısızlığımdan ötürü başka çarem olmadığını düşünüyorum efendim ama kabul etmeyeceğiniz umuduyla size istifamı sunuyorum.
Au vu de mon échec... Correction... de mon échec relatif, je n'ai d'autre alternative que de vous offrir ma démission, avec le secret espoir que vous... ne l'accepterez pas.
Düzeltiyorum, 22.79 22.79
Correction : 22. 79 22. 79
Düzeltiyorum.
Je vous corrige :
Soruyu düzeltiyorum, "Sence bu pislik bir gemi mi?"
La vraie question, c'est : "Ce bazar est-il un navire?"
Düzeltiyorum. "Gizemli kadın" ın eşanlamlısı "çatlak" tır.
Correction. La folle dingue.
- Düzeltiyorum, dokuz.
- Numéro neuf.
Düzeltiyorum, 10 dakikada, saat tuttum.
Que voulez-vous que je fasse?
Oh, düzeltiyorum.
Oh, correction.
Düzeltiyorum. Rickenbacker kullanmıyorsunuz.
Vous ne conduisez pas une Rickenbacker.
Düzeltiyorum.
Correction.
Düzeltiyorum. Kötü beyinlerin.
Les plus criminels, plutôt.
Düzeltiyorum, Hawkins'in köpeği idi.
Faux, c'était le chien de Hawkins.
İskele yönüne düzeltiyorum.
Changer cap vers le port.
Kırmızıyla işaretli rotaya düzeltiyorum.
Maintien de la trajectoire indiquée en rouge.
- Ayakkabı bağımı düzeltiyorum.
- Je dois refaire mes lacets.
Düzeltiyorum.
Rectification.
Son bildirdiğimi düzeltiyorum.
Rectification du dernier message.
Tamam, düzeltiyorum.
Très bien, je redresse.
Düzeltiyorum, Marstan.
Rectifications : de Mars!
Önceki emri düzeltiyorum.
J'annule l'ordre précédent.
Nihayet kütüphanesini düzeltiyorum.
J'essaye d'entretenir sa bibliothèque.
Sadece etrafı düzeltiyorum.
Rien. Je venais ranger.
Düzeltiyorum.
J'en vois pourtant un.
Biraz düzeltiyorum. Ne?
Je peigne un peu.
Biraz düzeltiyorum.
- Je peigne.
Düzeltiyorum dostlar.
Excusez-moi. C'est deux à zéro.
- Hırkanı düzeltiyorum.
- J'arrange ton gilet. Là, c'est mieux.
Düzeltiyorum efendim.
Rectification.
Düzeltiyorum, Renfield.
Erreur Renfield.
Boer esiri Visser'ın ölümü öncesi diye düzeltiyorum.
Le décès du prisonnier boer Visser.
Göğüslerini düzeltiyorum.
J'ajuste vos seins.
Ufaklığı düzeltiyorum.
J'ajuste ton zizi.
Duruşunu ayarlamalısın. Ayaklarımı düzeltiyorum.
Faut mettre tes pieds en position.
Benim 7, düzeltiyorum 8 tane kırmızı kuşum var. İki derece zirveyi geçiyor.
J'ai sept, non, huit avions russes sur le radar.
Şimdi onu düzeltiyorum ve o tek parça.
Si je la redresse... elle est une.
Eşyaları düzeltiyorum sadece.
Je regarde, je range.
Çok bariz hataları düzeltiyorum. Baksana şuna!
Je voulais attendre qu'il sorte en poche.
- Düzeltiyorum, Charlie.
Nous les avons perdus.
Düzeltiyorum, cerrahtım.
Je corrige. J'étais chirurgien.
Sorunumuz var. Düzeltiyorum : Frenler yok!
Correction, on n'a plus de freins!
Yüzümü düzeltiyorum.
Je me refais une beaute.
Yani gerçekte, arabalara bakacak olursak toplanan her bilgi bir Comet'i, düzeltiyorum bir Vega'yı işaret ediyordu.
En fait, pour ce qui est des voitures, toutes les informations qu'on recherchait concernaient une Comet, je veux dire, une Vega.
Düzeltiyorum, senin günlüğün.
C'est ton journal.
Hayır, hayır, düzeltiyorum.
- Non. Rectification.
Düzeltiyorum.
Je vais m'en occuper.
Eski kuralı düzeltiyorum.
Premier amendement.
- Hemen düzeltiyorum, efendim.
- Suppression de l'interférence.
Düzeltiyorum.
Je me suis mal exprimé.
Düzeltiyorum.
Je reconnais mon erreur.
Düzeltiyorum.
Il y a eu erreur.
- Sandalyeyi düzeltiyorum!
Je vais redresser la chaise!