English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ D ] / Dışişleri bakanlığı

Dışişleri bakanlığı Çeviri Fransızca

651 parallel translation
Burası Dışişleri Bakanlığı. Afedersin. Burası tam olarak neresi?
c'est le ministère des affaires étrangères c'est quoi cet endroit?
Dışişleri bakanlığından tayin beklemekten sıkıldım. Şimdiden dünyayı ne kadar tanırsam o kadar iyi.
En attendant un poste aux Affaires Etrangères, je ferais mieux de voyager.
Dışişleri bakanlığı Gaston'un istediğimi sandığı göreve başkasını tayin etmiş.
Un poste aux Affaires Etrangères qu'il croyait que je briguais.
Dışişleri Bakanlığına telgraf çekmek istiyoruz.
Nous devons télégraphier au ministère.
Dışişleri Bakanlığındaydım.
Je suis allé au Ministère.
Sonra, 10 dakika önce, Dışişleri Bakanlığı telefon etti Berlin'deki ajanlarımız, senin führerlerinin hayatına kasıttan... -... gizli sanık olduğunu, söylemiş. - Ah!
Et il n'y a pas 10 minutes, les Affaires Etrangères ont téléphoné... que nos agents à Berlin disent que tu es secrètement accusé de... d'une tentative sur la vie de leur führer.
"Dışişleri bakanlığının bu girişimi... Amerikan finans çevrelerinin... İngiltere'yi saf dışı bırakarak İran petrollerini kontrol etme amacının... açık bir işareti olarak görülmelidir."
" L'initiative du Département d'État tend à se rapporter à la tentative... encore confuse dans les climats financiers américains, de supplanter l'Angleterre pour s'accaparer le pétrole Perse.
Dışişleri Bakanlığı'nı, Lola'nın kaldığı küçük oteli ziyaret eden harika diplomatlar kadar diplomat ziyaret etmiyordu.
Le ministère des affaires étrangères ne voit pas défiler autant de diplomates que l'hôtel de Lola sur la Côte d'Azur.
Nedir bu! Dışişleri Bakanlığı'ndan büyükelçiye yazılı emir göndertebiliriz.
Nous pourrions faire agir nos Affaires Etrangêres.
İtalya Dışişleri Bakanlığı'ndan... Sinyor Contino'yu takdim edeyim.
Puis-je me présenter signor Contino Du Département d'Etat italien?
Bay Harris, sorduğum için bağışlayın ama Dışişleri Bakanlığı'nda sizi burada tutan bir düşmanınız mı var?
Excusez-moi de vous le demander. Vous avez un ennemi au Ministère des Affaires Etrangères?
Bana dışişleri bakanlığından ulaşabilirsiniz.
Pendant la journée, vous me trouverez au Département d'Etat.
Bu Dışişleri Bakanlığı'nın da çok işine yarar.
Elle serait très utile au ministère des Affaires étrangères.
- Benimki Dışişleri Bakanlığı Kuryesi.
- Je sais. Je l'ai vu.
Herkes Dışişleri Bakanlığı ile birlikte çalışmalı.
- Bien sûr. Avec les Affaires Etrangères.
Adam Dışişleri Bakanlığı'na mühürlü bir mektup bırakmış.
Il a laissé une lettre cachetée adressée au ministre.
Dışişleri Bakanlığı, bize bu belgeleri ulaştırdı.
Nous avons leur signalement.
Dışişleri Bakanlığı'nda bekleniyorsun.
On t'attend aux Affaires Étrangères.
- Ben Dışişleri Bakanlığının bizi durdurması riskini göze alacağım.
L'état ne peut nous arrêter.
Dışişleri Bakanlığı, İngiliz Hazine Bakanı...
Le Foreign Office a confirmé la visite prochaine du Ministre Britannique des finances Sir Harold Clark.
Dışişleri Bakanlığı Güvenliği, Bay Stoner, doğru mu?
Sécurité du Département d'État, n'est-ce pas?
Dışişleri Bakanlığı'ndan olan adam senin neden burada olduğunu merak edecektir.
Cet homme du Département d'État posera des questions.
Dışişleri Bakanlığı'nda kolaylıkla iş bulabilirdin.
Claire d'Arcy.
Bir yeraltı bağlantısından şüphelenmiştim, şu donuk ve kireçleşmiş müessese ile Dışişleri Bakanlığı arasında.
J'ai toujours pensé qu'il y avait des liens entre cet établissement pompeux apparemment fossilisé et Whitehall.
Bir Amerikan vatandaşının başına Dışişleri Bakanlığı'nın yazılı izni olmadan vuramazsınız.
Frapper un citoyen américain sans l'autorisation du ministère est interdit.
Dışişleri Bakanlığı mı? Boşver. Dışişleri Bakanlığı'nın yardımına ihtiyacım yok.
Le ministère des Affaires étrangères?
Senatörler, Dışişleri Bakanlığı, Dr. Kissinger.
Au sénat, aux Affaires étrangères, le Dr Kissinger.
Dışişleri Bakanlığı'nda çalıştığını biliyorum.
Oui, il travaille aux Affaires étrangères.
İsmim Joseph J. Blodget. Birleşik Devletler Hükümeti Dışişleri Bakanlığı'nda görevliyim. Buraya, bir Amerikan vatandaşıyla ilgili olarak acil görev için geldim.
je suis Joseph J. Blodgett, du ministère des Affaires étrangères américain, et je suis là en mission urgente au sujet d'un citoyen américain.
Dışişleri Bakanlığı'ndan.
Comment ça va?
Dışişleri Bakanlığına yazı yazmamanız için size yalvarıyorum. Özür diliyorum, fakat başka her şeyden çok, efendim, elinizi sıkmak istiyorum.
N'envoyez pas de lettre au ministère, je m'excuse mais surtout... je veux vous serrer la main.
Dışişleri Bakanlığına yazı konusu, efendim.
Et la lettre au ministère?
Şey, isterdim, fakat... Dışişleri Bakanlığı yetkilisine dediğin gibi, efendim. Bu uluslararası birşey.
J'aimerais bien mais... vous l'avez dit au type du ministère, il ne faut pas faire de vagues.
- Dışişleri Bakanlığı'na şikayet ederler.
- Ils se plaindront au Foreign Office.
Çocuklar, Jersey'e gidiyorsunuz. Dışişleri Bakanlığının özel emri var.
Vous allez au New Jersey à la demande spéciale du département d'État.
-... size bilgi vermez mi yani? - Maalesef Dışişleri Bakanlığı'nın...
Je veux te dire une chose.
Dışişleri Bakanlığı'na gittiniz mi?
Et le ministère des affaires étrangères?
Burada, Dışişleri Bakanlığı'nda araştırma yaptık ve oğlunuzun hiçbir izini bulamadık.
Les affaires étrangères ont mené enquête, sans réussir à trouver trace de votre fils.
Dışişleri Bakanlığı, Frank'ın çıkar çıkmaz ülkeyi terkettiğini söyledi.
Les affaires étrangères ont dit que Frank avait été libéré.
Ama Dışişleri Bakanlığı, bana onun ülkeyi terkettiğini söyledi.
Pourquoi le ministère m'a-t-il dit qu'il avait quitté le pays?
Fransa Dışişleri Bakanlığına götürmeyi veya en yüksek ödülü kim verirse o zaman belgeleri çıkarmayı planladı. Kimse yoktu, kimse yoktu!
Bon, c'était peut-être diabolique de vous surprendre comme ça, mais Watson vous dira que je ne peux pas résister à une touche dramatique.
Dışişleri Bakanlığı'nı aramak zorunda kaldım.
J'ai dû appeler le Foreign Office.
Dışişleri Bakanlığı aracı J1765 KIVA 1. seviyeye giriş izni talep ediyor.
Véhicule J 1764 demande un accès au niveau 1 de KIVA.
Dışişleri Bakanlığı sana bilgi verecek.
Les Affaires étrangères vous tiendront au courant.
Kolya bizi buradan almaları için Dışişleri Bakanlığı'na baskı yapar.
Kolya forcera les Affaires étrangères à nous faire partir.
Dışişleri Bakanlığında çalışıyorum.
Je travaille pour le Département d'Etat.
Dışişleri Bakanlığı Operasyon Merkezine bağlayın. Acil bir durum söz konusu.
Le centre des opérations du ministère des Affaires étrangères.
Londra'daki dışişleri bakanlığımızda ilginç şeyler buldum.
J'ai appelé le bureau de Londres et on m'a dit un truc intéressant.
Birleşik Devletler Dışişleri Bakanlığından tüm Amerikan vatandaşlarını anavatana götürme emri aldım. Ben Amerikalıyım. Geçin!
Le Ministère des Affaires Etrangères des Etats-Unis m'a chargé de rapatrier tous les citoyens américains.
Dışişleri Bakanlığı'nda görevli olduğum sürece böyle bir şey olamaz.
Pas tant que je serai aux Affaires étrangères.
- Dışişleri Bakanlığı gemide değil.
- Le Foreign Office n'est pas à bord.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]