Edi Çeviri Fransızca
179 parallel translation
Devam et. Devam edi...
Allez...
Devam edin çocuklar. Devam edi...
Allez, on avance...
Υ edi yιl önce, Watts sakinleri birleşerek... seslerinin duyulmasιnι talep ettiler.
Il y a plus de 7 ans, les gens de Watts ont fait front, et ont exigé d'être entendus.
Ζenci der ki, " Υ edi!
Le nègre ferait :
Edi ile Büdü
Laurel et Hardy!
Lutz ve Biddle, Edi ve Büdü gibi!
Lutz et Biddle, c'est comme Bidule et Liszt!
Edi'yle Büdü.
Pompon et Pompette...
Hadi be, isimleriymiş. Edi'yle Büdü.
- J " en sais quoi?
Edi ve Büdü, soyadları ne efendim?
- Moe et Joe quoi, monsieur?
Edi ve Büdü Kara.
Moe et Joe Noir! ça vous va?
O hizmetçi kılıklı yaptı. Bay Edi alıp Gatesin kafasına indirdi.
Le maître d'hôtel a pris le cheval et l'a cassé sur la tête de Gates.
- Edi ve Büdü'yü.
- Bart et Ernest.
Edi'yle Büdü'ye yakından bir göz atmaya çalışacağız.
On essaie de les voir de plus près.
- Edi ile Büdü'yü.
- Babar et Céleste.
Kargo departmanını rica edi... Teşekkürler.
Puis-je avoir le service livraison?
Edi ile Büdü değiliz ki biz.
On n'est pas Bert et Ernie.
Ben, bu bölümde Edi Büdü'yü kuma gömüyor ve sonra da onu bulamıyor.
{ \ pos ( 192,285 ) } Là, Ernie enterre Bert dans le sable et après, il le trouve plus.
Ne halt edi...
Qu'est-ce que tout ca veut dire?
Ne de olsa Centaurilerle ticari konularda rekabet edi...
Que les Centauris sont... les principaux concurrents commerciaux...
- Ödemeli aramanızı kabul edi... - Dostum sakın hayır deme!
- On vous appelle en P.C.V...
Peki Edi, sen de lanet yatakta bisküvi yemesen daha iyi olur.
Arrête de manger des biscuits au lit!
Siyah bir Mercedes'le ilerliyoruz. Edi ve Büdü'ye benzeyen salaklarla beraber Madison Cad'sindeyiz.
On est dans une Mercedes noire... avec deux mecs du genre Bart et Ernest dedans...
- Edi mi?
Edie Franklin.
Edi ve büdüyle uğraşmak kolay...
S'occuper de Tic Tac est une chose.
Willie, patronun olarak, ısrar edi...
Willie, en tant que votre employeur, j'insiste que...
"Edi ile Büdü" bankerlerden birini...
Les deux zozos ont expédié un des courtiers...
Lindsay Edi olmuştu ben de büdü.
Lindsay était Grucho et moi Harpo.
Edi'yle Büdü, en azından insanın hayal gücüne bırakıyordu.
1 rue Sésame faisait appel à ton imagination.
Müfettiş Edi Yang.
Inspecteur Eddie Yang.
Ayrılmaz bir biçimde bağlanmışız. MarksSpencer, peynirle ekmek, Edi'yle Büdü gibiyiz.
On forme un tout comme Marks et Spencer, Ies oeufs et Ie bacon, ou Ia fievre et Ie virus aphteux.
... Edi.
Ernie.
- Dinle, ısrar edi...
- Ecoutez, j'insiste...
Bak. Edi, büdü.
Ecoutez.
Yarısı şimdi, yarısı sonra.
Edi, c'est la moitié maintenant, l'autre plus tard.
Ateş etmeyin.
Pas vrai, Edi? Ne tirez pas.
EDİ'nin alıcıları 8 km. mesafeden bir insan yüzünü tanımlayabilir.
Les capteurs d'EDI identifient un visage à 8 km.
Bunun dışında, EDİ tek başına uçabilir.
Le garçon est autonome.
- Hayır, EDİ düşünüyor.
Non, il pense.
" EDİ PUSA.
ACSP EDI :
- Biz gerçektende EDİ çağındayız.
C'est vraiment l'ère d'EDI.
Pilotsuz Uçan Savaş Aracı En Derin İşgalci kalkış için hazırlanıyor.
Déployez l'Avion de Combat sans Pilote EDI.
PUSA EDİ, kalkabilirsin.
ACSP EDI, autorisation de décoller.
EDİ, bunu öğren.
C'est officiel.
# Bu gösterişli binadan tek bir taş çekilip çıkarılırsa, tüm bina çöker. # Sonuç, ıstıraptır.
Quand une pierre de cet édifice est enlevée, l'édifice s'écroule.
Bunu hak edi- -
Il mérite...
Edi'yle Büdü müsünüz siz?
Vous jouez a Heckle et Jeckle?
- edi.
- Non, Eddie est mort.
- edi öldü.
- Pardon?
- Edi'yle Büdü mü?
Bert et Ernie?
- Önümüzdeki ay, ony edi olacağım.
Vous avez quel âge? Bientôt 17 ans.
EDİ senden bir şeyler öğrenmek için burada.
Edi est votre élève.