Emo Çeviri Fransızca
143 parallel translation
Sen! Emo.
Toi qui fixes les chaussures!
Kerkenkele'nin Emo'sunu getir.
Ramène son Elmo au Lézard.
Kertenkele, onun Emo'yu çaldığını düşünüyor.
Le Lézard pense qu'on lui a piqué son Elmo.
- RM.
Emo.
- RM mi?
Emo?
Büyük bir hödüğüm ve depresif dinliyorum.
Je suis un énorme débile et j'écoute de l'Emo. Et je sors avec elle.
- Emo zırvalığı.
Le punk emo, c'est de la merde.
Emo yeterli olmadı mı?
Comme tu voudras.
Şarkını dinledim, kötü değildi.
Pas assez emo pour toi? J'ai entendu ta chanson.
Be cahil, buna'emo'denilir.
On dit "Gothique", petite créature ignorante...
İkimiz emo olabiliriz.
On pourrait être "gothiques" ensemble.
Bunun için bir şarkı yazmayı denedim. Anfimi ve enstrümanını getirip sana çalacaktım ama fazla emo oldu. Ben de söylemeye karar verdim.
J'ai essayé d'écrire une chanson, je voulais venir avec guitare et ampli, et te la jouer, mais c'était trop sentimental, alors je préfère te la dire.
Onu diğer normal "emo" birleşme yollarına kadar hepsini onun ihtirasıyla esir almış gibi yapıp hepsini kendine çekeceksin.
Tu le soutiendras à la manière des hétéros jusqu'au moment... où tout son amour refoulé explosera.
Istırap dolu emo rock.
Du rock Emo torturé.
Biz kışkırtıcı değiliz, EMO'yuz
On est pas des Gothiques, on est des Emos.
EMO'da ne?
C'est quoi des Emos?
Emo mu?
C'est du emo?
Erkek arkadaşının tek suçu bir emo grubunda olmaktı.
Son seul crime, c'est d'être dans un groupe emo.
- Emo'nun nesi yanlış?
Qu'est-ce que t'as contre l'emo?
Emo gitar kahramanı olmayı isten biri var.
Un punk à la Guitar Hero, genre musicos raté.
Az önce bize emo mu dedi?
Elle vient de nous traiter d'emos?
Duygusal müzik grubundan, Tris saplantılı bir tip.
Un petit emo-punk accro à Tris?
Aman Allahım! Emo'lara da bu yakışır.
On peut pas faire plus émo.
Ben o ailem giderdik şüphe Ama hiç bir kız ne yapacağını biliyor ne zaman o bütün emo alır.
Je doute qu'elle soit allé chez les parents mais vous ne savez jamais ce qu'une fille émotive fait.
Pekala benim tarzım Emo.
Moi, je fais un peu de chant. - De l'Emo.
Sanırım yarın akşam Emo's'da Heartless Basterds'ı izlemeyi planlıyorlardı.
Je crois qu'ils comptaient aller voir les Heartless Bastards à l'Emo, demain soir.
Koyduğumun imosu!
Connard d'emo!
Bütün dünyada kitaplarını yutan ve daha fazlasını isteyen milyonlarca gerzek hayranın var.
Des millions de moutons emo-gothiques Ies dévorent jusqu'â Ia dernière page et en redemandent.
Emo's gideriz.
Nous irons jusqu'au Emo.
Bir çeşit emo-savunucu versiyonu.
Une sorte de version émo-exacerbée.
Emo sayfalarından birinde.
Sur un forum gothique.
Emo pop saçmalığından mı çalıyorsunuz?
C'est quoi, de la merde emo-pop?
Aslında emo gibi ama daha çok power emo.
C'est un genre d'emo, mais plus de l'emo énergique.
Bu emo'dan daha sikko geliyor kulağa.
Encore plus pourri que l'emo.
Şu "emo" olayını üzerinden biraz atması gerekiyor.
Perdre un peu ce côté emo.
Çünkü eğer hafızam beni yanıltmıyorsa burada emo 3lüsünün dolap avcıları olduğunu kanıtlayan birşeyler olmalı.
Si j'ai bonne mémoire, il doit y avoir la preuve que le trio est le pilleur de casier.
Neden araba kullanmak sana hala emo konserlerine gitmiş gibi işkence veriyor?
Pourquoi la conduite t'a plus chamboulé qu'un groupe d'ados au concert de Miley Cyrus?
Bir dansa gittim ve bir emo pilici bana bunu öğretti.
Je suis allé à une danse et une fille rebelle m'a jeté un sort sur les fléchettes.
Duygusal seviyeni tekrar sekize çıkar.
Remonte ton niveau émo à 8.
- Sevgililer gününüz kutlu olsun. - Hüsran Kaptan tepemde romantizmle ilgili dırdır edip duruyor ve bütün üstüme "Seni seviyorum" larını kusup duruyor.
Le capitaine Emo n'arrête pas de me parler de romantisme et me vomit des "je t'aime" baveux.
Senin o aptal bakışını hatırlıyorum ve sonra "emo" yüzünü hatırlıyorum. Hapçı yüzünü.
Je me souviens de te période bizarre, de ta période emo, ta période de toxico.
O eğitime gidip de, Nazi subayı tipli bir kadının bana kopuklar, pislikler ve çete üyeleri ile uğraşırken, onlara ne söyleyip, ne söyleyemeyeceğimin dersini veremez.
Je n'ai pas le temps de m'asseoir avec quelques emo-Nazi et qu'on me dise ce que je peux ou ne peux pas dire à tous les voyous et les salauds et à des membres d'un gang à qui j'ai eu à faire.
Merhaba, Emo kız.
Salut, la fille emo.
Duy...
" L'émo...
Duy...
"L'émo..."
Sadece...
C'est juste... Je suis trop émo.
Duygusala bağlamam.
- Emo.
Burası çok emo olmuş.
C'est vraiment "emo" ici.
Tanrım, tam bir emo'sun.
Trop Emo.
Max, şu anda hangi duygusal seviyedesin?
Quel niveau émo tu as?
Çünkü Hüsran Kaptan seni seviyor.
C'est parce que le capitaine Emo t'aime.