Enquirer Çeviri Fransızca
43 parallel translation
Bu çılgınlık. Sonunda National Enquirer'a manşet olacağız.
C'est de la folie, on va finir en première page du National Enquirer.
Seni'People've'National Enquirer'dergilerinin başlıklarıyla damardan beslemeliler. Ve gerçekten iyi bir çocuk olursan, sana'Tonight Show'şırıngası bile verirler.
On devrait t'enfermer et te faire des piqûres intraveineuses... de gros titres de Paris Match et de VSD... et si tu es vraiment très sage... tu pourrais avoir un petit lavement de La Soirée des Césars.
Newsweek, Time, Cosmo, National Enquirer.
Newsweek, Time, Cosmopolitan!
Enquirer dergisi ölümden sonra yaşam olduğunu kanıtlayana 50.000 dolar veriyor.
L'Enquirer offre 50 000 $ à qui prouvera qu'il y a un au-delà.
Hiç National Enquirer okumuyor musun?
Tu ne lis pas les journaux?
Eliniz çerezlerden çekin. National Enquirer'ı da bırakın ve telefonu alın. Yüzünüze yaklaştırın. 555-SOHBET'i tuşlayın ve bana bu ülkeyi içine battığı pislikten kurtarmak için ne yapacağımızı söyleyin!
Retirez la main de votre bol de frites, jetez votre feuille de chou... prenez le téléphone, gardez-le près de vous... et composez 555-TALK.
- The National Enquirer dergisinde mi?
- Dans The National Enquirer?
- National Enquirer.
- Le National Enquirer.
Tahmin ettim. Enquirer. Star.
Je m'en doutais. "The Enquirer." Star.
- The National Enquirer ve Star al.
- Non, les journaux du soir.
National Enquirer'a bakın.
The National Enquirer.
Şimdi, efendim düşünün ki 10 yaşındasınız ve buza çıktığınızda... bacaklarınızda pad ler yerine Enquirer dergisinin eski sayıları var.
Imaginez que vous ayez 10 ans... et que vous jouiez avec des exemplaires de l'Equipe en guise de protège-tibias.
Neden senin gibi biri... vaktini "National Enquirer" okuyarak harcar?
Pourquoi un type comme vous perd-il son temps à lire un torchon comme ce journal?
Sence bugün National Enquirer'e layık bir gösteri yaptık mı?
Tu crois que notre petit vaudeville méritera le National Enquirer?
Ulusal Sorgucu
The National Enquirer.
- Onu okumuyorum. Ben bazen... bir keyif için okurum. - Şey.
- Je ne lis pas the Enquirer.
U. S. Inquirer Monthly adlı bir dergi için çalışan bir Amerikalıyım.
Je suis Carmen Wong, journaliste américaine à l'U.S. Enquirer.
The National Enquirer'dan reddedilmek gibi bir şey bu.
C'est comme se faire rembarrer par l'enquêteur national!
Enquirer dergisinden bir şakacı senin üstsüz fotoğraflarını çekmiş.
Apparemment, un marrant du Enquirer... t'a pris en photo dans un bar de strip-tease.
Yüzlerimizi Enquirer'in tüm sayfalarına basacaklar.
Ils vont mettre nos têtes en couverture du Enquirer.
Bu midilliyi Liza'yla içki içerken çekilen fotoğrafları....... Enquirer'de yayınlamadan bir an önce atmalıyız.
Virons-le avant qu'il ait sa photo dans le journal avec Liza.
Polisler bir süre sonra aramaya başlayacaktır. Seattle'a yaklaştığımızda bizi fark ederler.
Simon dit sortons d'ici et laissons les flics poser les questions plus tard... pendant qu'on sera de retour à Seattle à vendre notre histoire à l'Enquirer.
Enquirer'ın flaşları suratında patladığı zaman hayran olmayı sürdürecek mi?
Le sera-t-elle autant quand l'Enquirer lui proposera une liasse de 50 $?
- National Enquirer, Star *.
- Voici, Gala.
San Francisco Chronicle, Daily News ve Enquirer
Il y a le San Francisco Chronicle, le Daily News et l'Enquirer.
tahmin edeyim "National Enquirer?"
Le National Enquirer?
Sonra bir markette National Enquirer'i gördüm.
Tout d'un coup, je vois les éditions du National Enquirer dans le supermarché.
"Serbest çalışırım, ama çoğunlukla National Enquirer'a yazarım."
- "Je suis indépendante, mais je vends la plupart de mes articles à National Enquirer."
Çünkü sanırım Bayan Anderson muhtemelen "Inquirer" için konuşmamızın fotoğrafını çekiyor.
Mme Anderson doit être en train de nous photographier pour tout envoyer à l'Enquirer en ce moment.
Soruşturmacı olabilir, polis olabilir bende düşündüm ki, bu herifi enselemeden bunu bilmen gerekir.
Peut-être "l'Enquirer", ou les flics, mais je voulais que tu saches avant de démolir l'autre gars.
ENQUIRER TERK EDİLDİ
LARGUE
Toplum içinde davranışlarınıza dikkat etseniz iyi olur, yoksa boyalı basına malzeme olursunuz.
Et comportez-vous bien en public, sinon, vous ferez la une de l'Enquirer.
Letterman, Leno Oprah, Ellen, Fox, El National Enquirer, Star, Hola!
Letterman, Leno, Opprah, Ellen, Fox, E! et Fox News, The National Enquirer,
Enquirer'de fotoğrafınız çıkarsa yaşlı Roy yüzde on alır. Çek de kabul ediyorum. Sağ tarafınıza bakın.
Si votre photo passe dans Paris Match, je prends 10 %.
Para için "The Enquirer" ı arar mı sizce?
Tu penses qu'elle a proposé de vendre leur histoire pour de l'argent? 15 ans.
TMZ, The Enquirer, bütün bulvar gazeteleri dedikoduyu yazmış.
TMZ, the Enquirer, tous les journaux sportifs surfent sur la rumeur.
National Enquirer'dan Steve Sams.
Steve Sams du National Enquirer.
Enquirer'dan biri.
Il est du National Enquirer.
Philly Enquirer.
Philly Enquirer.
Philly Enquirer?
Philly Enquirer?
Bu bugünün "Philadelphia Inquirer." gazetesi.
C'est un exemplaire du Philadelphia Enquirer.
- Philadelphia'daki Enquirer dergisinin kitap bölümünde boş bir pozisyon varmış.
- Il y a une ouverture a l'"Enquirer."
Bikini yağı! Hey!
Je crois que c'était dans l'Enquirer.