English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ F ] / Fellowes

Fellowes Çeviri Fransızca

53 parallel translation
- Doktor Shannon. - Bayan Fellowes. Buyurun Bayan Peebles.
Vos cachets parégoriques, Mlle Peebles.
- Önemi yok Judith, gerçekten yok. Ciudad Juárez 1200 mil gerimizde Bayan Fellowes.
Ciudad Juarez est à 2000km d'ici, Mlle Fellowes.
Neden duruyoruz? Güzellik anı Bayan Fellowes. Masumiyetin kayıp dünyasına kısa bir bakış.
Pour jeter un regard fugitif sur le monde perdu de l'innocence, Mlle Fellowes.
Hakkınızda hayırlı olmasını istiyorsanız, kızı rahat bırakın. Bayan Fellowes, papazlık rütbesi almış biriyle konuştuğunuzun farkında mısınız?
Mlle Fellowes, vous parlez à un membre du clergé.
Bozuk vantilatör kayışı, üç patlak lastik. Bunlar her yolculuğun kaçınılmaz aksilikleridir Bayan Fellowes.
Tout voyage a ses petits incidents, Mlle Fellowes.
Orada ne yaptığımızı sandınız Bayan Fellowes?
Que vous imaginiez-vous? Ce n'est pas l'époque du frai!
- İşler kızıştı diyorum. Bu sabah aşağı indiğinde Texas'daki Yargıç Fellowes'e her şeyi anlatan bir telgraf çekti.
Elle a préparé un télégramme pour le juge Fellowes.
Bunu unutma sakın. Şimdi, baş inek bu sabah Los Feliz'e bir telgraf gönderdi, doğru mu? Cevap Puerto Vallarta'daki otellerine gelecek, doğru mu?
La mère Fellowes attend un télégramme de Puerto Vallarta.
Bunu asla yapmayın Bayan Fellowes.
Quelle imprudence, mademoiselle!
- Yardımcı olamadık Judith, Peebie... Geçici bir rahatsızlık Bayan Fellowes. Bayan Faulk özel olarak ilgileniyor.
Peebie est souffrante, mais Mme Faulk s'occupe d'elle.
Bayan Fellowes, daha şimdi çaresiz durumda olduğumu itiraf ettim.
Je vous avoue que je suis au bout du rouleau.
Lütfen Bayan Fellowes, hiç bir insanoğlunun kişisel tazminini çaresiz durumda ama hala devam etmeye çalışan bir adamın çirkin çıplak gerçeğinin önüne koymak isteyeceğini hissettirmeyin bana.
Mlle Fellowes, nul être humain ne ferait passer une compensation personnelle avant la dernière chance d'un homme aux abois!
Madam Lafarge kime telefon açıyor.
La mère Fellowes a appelé qui? Un juge, au Texas.
Yargıç Truman Fellowes telefonda. Yaşlı sevicinin abisi olmalı.
C'était le Juge Fellowes, le frangin de ton dragon.
Nasıl yardım edebilirim? Ben Mismaloya'dan Bayan Fellowes.
Ici, Mlle Fellowes, à Mismaloya.
Bayan Fellowes, canım, oynaş düşündüğüm anlama geliyorsa ön dişlerini riske atıyorsun demektir.
Si "âme-sœur" veut dire ce que je crois, vos quenottes sont en danger!
Bay Shannon? Ne yaparsınız eğer... Eğer ne?
M. Shannon, que ferez-vous, si... si Mlle Fellowes...
Hanım ağaya benziyorsunuz.
Et vous, Mlle Fellowes?
Siz ne dersiniz Bayan Fellowes?
Vous l'avez bien mérité.
Bayan Fellowes, tatlım. Biliyorum bir iki şikâyetiniz var. Neden bedava Hindistan cevizli romdan biraz içip rahatlamıyorsunuz?
Je sais que vous en avez gros sur le cœur, mais un bon rhum-coco arrangerait les choses.
- Sakin olun Bayan Fellowes. Yavaşça ne olduğunu anlatın bize.
Dites-nous calmement ce qui s'est passé.
Beklediğiniz an geldi Bayan Fellowes. Bu saygınlığım olacak ama benim tarafımdan değil, işveren tarafından.
Voici le moment tant attendu, Mlle Fellowes.
Bütün hırsını Bayan Fellowes'in bavulundan aldın.
Sacré Shannon! Sur la valise de Mme Fellowes!
Artık gitseniz iyi olur Bayan Fellowes. Parti sona erdi.
Partez, Mlle Fellowes.
Gidin Bayan Fellowes.
Alors, partez, Mlle Fellowes.
Bayan Fellowes yüksek ahlaklı biridir. Hakkındaki gerçeğin farkına varırsa, bu onu mahveder.
Si Mlle Fellowes comprenait sa vraie nature, le choc la détruirait.
- Binin Bayan Fellowes. Charlotte önde benimle oturacak.
Charlotte s'assiéra devant, avec moi.
Bayan Fellowes tatlım, bunun suçunu bana atmayacaksın.
Ce n'est pas moi qui l'ai humectée!
Bayan Fellowes, bu seyahatteki yemeklerden çok şikâyet ediyordunuz.
Vous n'avez pas beaucoup aimé ma cuisine, hein?
Bu soruyu sormaya hakkım yok ama neden çok da saygı göstermediğiniz Bayan Fellowes'i korumak için elinizden geleni yaparken Bayan Faulk'u incitmek için de eşit çabayı gösterdiniz?
Excusez-moi, mais pourquoi vous êtes-vous donné tant de mal pour épargner Mlle Fellowes, que vous n'estimez guère, et tant de mal pour blesser Mme Faulk, que vous estimez?
Bayan Fellowes'i kurtarmaya geldiğinizde de sarhoştunuz.
Comme quand vous avez secouru Mlle Fellowes.
Gloucester Hebbing, sana yetenekli borsacım Henry Fellowes'ı tanıtayım.
Gloucester Hebbing. voici mon excellent courtier. Henry Fellowes.
Fellowes Kinsolving'de çalışıyor.
Elle travaille chez Fellowes Kinsolving.
FELLOWS KINSOLVING DOĞU 56. CADDE 712 NUMARA
FELLOWES KINSOLVING VENDREDI 17 SEPTEMBRE
Adı Raybert Fellowes, Missisippi'de cezaevi müdürlüğü yapıyormuş.
Il s'agit de Raybert Fellowes, directeur du centre de détention numéro 6 du Mississippi.
Rawls, müdürün ölümünden sonra yaşanan hortumda öldüğü sanılan mahkûm.
Il est censé être mort dans la tornade qui a précédé le meurtre de Fellowes.
Cesetlerden birinin 28 yıldır Adalet Bakanlığında çalışan Raybert Fellowes'a ait olduğu açıklandı.
L'une des victimes est Raybert Fellowes, le directeur, dans l'administration pénitentiaire depuis 28 ans.
- Hapishane müdürünün ya da yüzü yanan Bay Merkle'ın başına gelenleri başka nasıl açıklayacağımı bilmiyorum.
Sinon, comment expliquer ce qui est arrivé à Fellowes ou à ce pauvre Merkle qui n'a plus de visage?
Savunma avukatı Simon Fellowes duruşma salonuna girerken Erdoğan davasıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı.
L'avocat de la défense, Simon Fellowes, a refusé de commenter l'affaire Erdogan avant l'enquête préliminaire. DÉBUT DE L'ENQUÊTE PRÉLIMINAIRE SUR L'ATTENTAT À BOROUGH
Simon Fellowes'u yedi kez iş yeri telefonundan aradın.
Vous avez appelé le bureau de Simon Fellowes sept fois.
Bayan Fellowes.
Fille sans cœur!
Sorun yok Bayan Fellowes.
La vertu triomphe! La vôtre, bien sûr.
Bayan Fellowes nerede?
Où est Mlle Fellowes?
Bayan Fellowes postaneye kendisi gitti.
Elle est allée l'envoyer elle-même.
Bayan Faulk, Bayan Fellowes. - Merhaba.
Cet homme est à votre solde?
Bu taraftan Bayan Fellowes.
Par ici, Mlle Fellowes.
Bayan Fellowes, görüşmenizi yaptınız mı?
Avez-vous eu votre communication?
Hatlar meşguldü, geri arayacaklar beni.
On va me rappeler. Mlle Fellowes, écoutez-moi.
Grubundaki hanımlar ile Bay Shannon arasında kesin olarak bir husumet olduğunu fark ettim özellikle Bayan Fellowes'in durumunda ve sanırım sakinleştirici bir yemek ruhunu yatıştırabilir.
de Mlle Fellowes, et je pense qu'un bon repas tempérerait ses fureurs.
Lütfen Bayan Fellowes, onu rahat bırakın.
Laissez-le tranquille.
Konuştum!
Je l'ai fait, ainsi qu'à Robert Fellowes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]