Fena değilim Çeviri Fransızca
155 parallel translation
Hücremdeki adam intihar etmek istediğini söylüyordu. O raddeye gelene kadar fena değilim.
L'autre détenu voulait se suicider, mais pas moi.
Fena değilim.
Pas mal.
- Fena değilim.
- Je vais bien.
Ben fena değilim.
Je me débrouille.
- Fena değilim.
- Ça va.
- Fena değilim.
- Pas mal. - Et de ton côté?
- Fena değilim. LaPorte okuldan sonra seni görmek istiyor.
Laporte veut vous parler, après la classe.
- Fena değilim.
- Si on veut.
- Nasılsın? - Fena değilim.
- Ça va, petit gars?
Fena değilim, sağ olun doktor.
Pas trop mal, merci, docteur.
- Fena değilim, fena değilim.
- Plutôt bien.
Senin kadar hızlı koşamıyorum, ama kısa deparlarda fena değilim. Aynı hesaba gelir.
Je cours pas aussi vite, mais je peux faire 10,6 secondes... et ça revient au même à la fin.
Fena değilim.
Pas trop mal.
- Fena değilim.
- Pas mal.
Fena değilim.
Pas mal du tout.
Nasılsın? - Bu çöplüğe rağmen fena değilim.
- Pas mal, vu le bahut pourri où je suis.
Mızıkada fena değilim.
Je préfère l'harmonica
Fena değilim.
Je me débrouille.
Hiç fena değilim.
Pas mal. J'ai marqué 94 points.
Bugün fena değilim, biraz titriyorum.
Pas trop mal aujourd'hui. La tremblotte, un peu.
- Fena değilim.
- Oui.
Bazı günler fena değilim.
Certains jours, je me dis que ça ira.
- Fena değilim.
- Pas trop mal.
- Fena değilim ben de.
- Ça peut aller.
Fena değilim.
Comme toujours.
- Fena değilim.
Ça peut aller.
Ama fena değilim.
Mais je me défends.
Fena değilim.
Ça peut aller.
- Fena değilim. - Kahretsin Jackie.
Je me démerde.
- Fena değilim.
- Bien.
Ölmek üzere olan bir adam için fena değilim.
Pas trop mal pour un homme qui va mourir.
Fena değilim, Jackie.
- Pas trop mal.
- Fena değilim, Jim.
Vous allez bien?
Fena değilim.
Ça va, je crois.
Fena değilim.
Oh, pas trop mal.
- Fena değilim!
- J'y arrive!
- Nasılsın? - Fena değilim.
- Alors comment tu te sens?
Çaylak olarak fena değilim, değil mi?
Pas mal pour un novice, hein?
Fena değilim.
- Ça va plutôt bien.
- Evet, fena değilim.
- Moyen.
Fena değilim.
Je vais bien.
Bazen iyiyim yerine fena değilim diyorum.
Parfois, je dis "ça va" au lieu de "bien".
Bugünün stresi ve yaklaşan kıyameti hissetmek dışında, fena değilim.
Bien, à part que j'appréhende la journée et pressens le pire.
- İyiyim, fena değilim.
- Ok. Je veux dire, ça va aller.
- Fena değilim
- Pas mal
Ben hiçbir şeyden fena değilim.
Avec tout le monde.
- Fena değilim, sen nasılsın?
Mon bahut est tombé en carafe.
- Ben Julian gibi değilim! " Julian fena dağıldı.
- Je ne suis pas comme Julian!
Çok hevesli değilim. Fena değil işte.
J'ai pas fait d'annonces.
Tamam, çok yakışıklı değilim... ama fena sayılmam. 10 üstünden 7 alırım.
Admets-le. Je suis pas super beau, mais plutôt mignon. Disons sept sur dix.
Çek parmaklarını boğazımdan çünkü kolay sinirlenen, terslenen biri değilim....... ama tepemde attığında fena yaparım.
Ote tes doigts de ma gorge! Bien que je ne sois ni irritable ni violent, il y a en moi de quoi faire trembler ta sagesse!
değilim 815
fena değil 1160
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilsin 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena sayılmaz 95
fena fikir değil 86
fena değil 1160
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilsin 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena sayılmaz 95
fena fikir değil 86