Fenway Çeviri Fransızca
150 parallel translation
Gazetemizdeki her haber için endişelenir misiz, Bay Fenway?
Epluchez-vous tous nos articles?
O kadar Purcell.
Désolé, Fenway.
- Fenway'deki maç az önce başladı. - Red Sox sahaya çıkıyor.
Tu ne peux pas l'appeler, le match vient de commencer.
Fenway'e gitmek zor geliyor bugünlerde.
J'ai déjà du mal à aller à Fenway.
Fenway şu sol sahasında büyük yeşil duvarı olan mı?
A Fenway, il y a un mur vert au champ gauche?
Dün gece rüyamda Terence Mann'la seni Fenway'de gördüm.
J'ai rêvé que tu y étais avec Terence Mann
Resim yapamam. Düz çizgi bile çizemem. - Piyano çalamam.
Je ne peins pas, je serais nul au stade de Fenway, et je joue pas au piano.
- Ama orayı çok sevecek.
A cause de Max. On ira à Fenway Park, on marchera, on campera et... Il adorera Boston.
- Fenway Park'ın görevlisi mi?
- L'entretien de Fenway Park?
- Sen hiç oraya gittin mi?
Tu es déjà allé à Fenway Park?
Fenway Park'a mı?
C'est à deux pas.
Bu karakaşlı çocuk benim büyük büyük babam, Franklin Jefferson Burns. Kafeinin Fenway dere pisisine yaptıklarına karşılık umarsızca çay yapraklarını savuruyor.
Ce jeune intrépide est mon arrière grand-père, Franklin Jefferson Burns se débarrassant de ce thé sans songer à l'effet de la caféine sur le flet.
Boston Red Sox! Fenway'e geri git, seni Beantown ibnesi!
Retourne dans ta province, enculé de péquenot!
Vuruyor Yeşil Canavara!
Paf! Par-dessus la grille de Fenway.
Yem olarak bu dolgun ve lezzetli Fenway sosislerinden kullandım.
J'ai mis des saucisses dedans comme appât.
Şikâyetçi olan olmayan herkesinkiyle. Bunlar Needra Fenway'e ait.
Elles appartiennent à Needra Fenway.
Needra Fenway o gece evinize geldi mi?
Needra était présente?
Fanway stadına gidiyoruz!
On va au stade Fenway.
( Fenway Park ) ( Yeşil Canavarın Yuvası )
FENWAY PARK STADE DU MONSTRE VERT
Fenway Park'a hoşgeldiniz.
Bienvenue au Fenway Park des Poindexters...
Bu ben ve Emmett Fenway baseball sahasında.
Ça vient d'Emmett! C'est Emmett et moi au stade de base-ball Fenway.
Sen, ben, iki yüzük ve yeni yeminli hakem orta sahada.
- Le stade Fenway! Toi, moi, deux anneaux, un arbitre ordonné prêtre... juste sur le terrain d'entrée.
Nadia'ya gidiyor, benim ağdacım, ve biz Fenway'de evlenebiliyoruz.
C'est aussi Nadia qui l'épile. L'équipe a usé de son influence... et nous nous marions à Fenway!
Peki Fenway Park işi ne olacak?
Mais... et le stade Fenway?
Kocası Fenway Park'ın plaketini Washington'a ulaştırdı.
SON MARI A LIVRÉ LE MARBRE DU STADE FENWAY À WASHINGTON.
- Evet. Fenway da bir klüp.
- C'est une boîte près de Fenway.
Fenway'da bir klüp.
Une boîte près de Fenway.
Fenway'de bir klüp.
Une boîte près de Fenway.
Boston'ın kalbine, Fenway Park'a.
Le coeur et l'âme de Boston... Fenway Park!
New Jersey'den buraya ben çocukken taşındım ve hiç arkadaşım falan yoktu o yüzden Carl amcam beni Fenway Park'a götürmeye başladı.
Je suis arrivé ici quand j'étais gamin et je n'avais pas d'amis. Mon oncle m'a emmené à Fenway...
Fenway Park için kombine biletim var. 11 yıldır hiçbir maçı kaçırmadım.
J'ai des places à vie, je n'ai pas raté un match en 11 ans.
Burası Fenway Park.
On est à Fenway!
- Fenway Frank?
T'en veux un?
Fenway Park tarihindeki en büyük gece!
C'est une soirée historique à Fenway!
Titanik'in, Fenway Park'ın açıldığı haftada battığını biliyor muydun?
Le Titanic a coulé la même semaine que l'inauguration du stade.
Stewie'yi buraya getirmek çok iyi bir fikirdi, Peter.
Bonne idée d'emmener Stewie au Fenway Park, Peter.
Fenway'e bunu A.S.A.P.'de test etmesini söyle.
Dîtes à Fenway de tester ça aussi vite que possible.
Mutasyon için Fenway'yi gönderiyorum. Georgetown'da bir kadın, bir insan kafasını camından atmış.
Une femme vient de jeter une tête humaine par la fenêtre d'un appartement dans Georgetown.
Dr. Fenway sizden Libby ve kocasının cesetlerini incelemenizi isteyeceğim.
Dr. Fenway, j'ai besoin que vous examiniez Libby et son défunt mari.
Fenway'ye göre, herhangi bir yerdeki doku yırtığı spermin kana bulaşmasına yetermiş.
Fenway a dit qu'il suffit qu'un peu de tissu cellulaire déchiré quelque part et le sperme peut contaminer le système sanguin.
Hikâyeyi bir sonraki karına sakla Fenway. Gitmemiz gerek.
Garde ça pour ta future femme, Fenway. je dois y aller.
Fenway, oluşum süreciyle ilgili araştırma yapıyor. Miami'de yüzlerce kişiye bulaşmış olabileceğini sen söyledin.
Fenway en apprend de plus en plus sur le processus de bioformation tous les jours Vous l'avez dit vous même
Fenway, hastalığının erken safhalarda olabileceğini düşünüyor.
En fait, Fenway pense que son infection pourrait être encore à son début. On pourrait encore être capable de la sauver.
Caffrey ve Fenway başkente dönüyorlar.
Caffrey et Fenway sont de retour à DC.
- Fenway Park'ta güzel bir akşam. - Haklısın.
Tu as raison.
Fenway Park'da bir şey var.
A Fenway Park.
Fenway stadyumu.
A Fenway.
- Kimdir Needra Fenway?
Qui est Needra Fenway?
- Fenway Park.
- Quoi?
Pekâlâ.
On doit envoyer Fenway pour la mutation.
Hemen bir tıbbi helikopter çağırın ve Fenway'ye buraya gelmesini söyleyin.
Envoyez un hélicoptère médical et dîtes à Fenway de descendre ici.