English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ F ] / Flippers

Flippers Çeviri Fransızca

32 parallel translation
"Bütün pinball makinelerimizi Lucky'den alıyoruz," diyorlar.
"Nos flippers, on les prend à Lucky", qu'ils disent
Soho'dan Brighton'a hemen hemen her tarafta.
De Soho jusqu'à Brighton j'ai joué à tous les flippers
Tilt masaları, altın ve gümüş...
Les flippers dorés et argentés
Bir grup adam arka tarafa tilt oynamaya gitti.
Des types sont allés dans l'arrière-salle, aux flippers.
Sonra kız ayağa kalktı ve oyun odasına gittiler.
Alors, elle l'a suivi jusqu'aux flippers.
Pinball makinelerini elimizden alıp, televizyon oyunları verdiler.
Les flippers sont devenus des jeux vidéos.
Eski tilt makinesini sever misin?
T'aimes les vieux flippers?
- Peki ya şu yeşil olan? - Evet? Bu Flippers denilen bir yerde çekilmişti.
L'autre photo, la verte, elle a été prise au "Flippers".
Şu oyun makinesi gibi.
Comme les flippers.
Ya da bir tilt makinesi.
Et les flippers?
Nicky Flippers.
Nicky Flippers.
Bizi yanlış anladılar Bay Flippers.
C'est un malentendu, Mr. Flippers.
- Size neden Flippers diyorlar?
- Et pourquoi "Flippers"?
Bir dakika Flippers!
Un instant, Flippers!
Hayır Bay Flippers.
Oh, non, Mr Flippers.
Bay Flippers.
- Ah. - Mr Flippers.
Pinballu severim.
J'adore les flippers.
Ayrıca, bilardo sopası da Cumartesi Akşamı Dövüşleri'nde kırılmış, pinball makinesleri kendini taşıyamaz olmuş, ve sigara, mendil, kola vs. satan makinelerin de içi boşalmıştı.
Les queues sont cassées à cause des bagarres du samedi soir, les flippers ne fonctionnent plus à force de cracher dessus, et les distributeurs sont également vides.
Oradaki tilt makinesi mi?
Ce sont des flippers là-bas?
Tilt oyunumuz bile var.
C'est super. Il y a même des flippers.
Kıçımızı kurtarmayı başardın Bay Flippers.
Tu nous as sauvé, M. Flippers.
Teşekkürler Bay Flippers!
Merci, M. Flippers!
Üzgünüm ama iki kolu da aynı anda kullanamazsın.
- Tu peux pas utiliser les 2 flippers...
- Kol mu?
- Les flippers?
Tilt makinemi kargoladığımda acılar içinde kıvranıyordum, tavsiyelerim olabilir.
Lorsque j'ai renvoyé mes flippers, J'ai eu des recommandations.
Sikik bir top oyunu siktiğimin pamuk şekeri ve ibnelik yapan martılar.
De flippers de merde, de barbes à papas de merde et de mouettes de merde.
Kıyafet, yemek, mizah dergisi pinball makinesi.
Vêtements, bouffe, bédés, flippers.
Nadir pinball makinelerinin koleksiyonunu yapıyorsun değil mi?
Vous collectionnez des flippers rares, n'est-ce pas?
Ve dışarı çıkıp resim aldı. Ve ilaçlar ve langırt makineleri. Kumar oynadı ve partiye attı, her kuruşu boşa harcadı.
Il l'a dépensée en œuvres d'art, en drogues, en flippers pour sa collection, en jeux d'argent et en beuveries.
Bildiğim çok güzel bir pinball barı var ya yemek kanalındaki adamın açtığı yeni yer de olur.
Je connais un bar cool avec des flippers... Ou alors le nouveau restaurant à tapas qu'un mec a ouvert.
TV açıktı, müzik kutusu çalışıyordu, bir çok sesli video oyunun ve tilt makinesinin olduğu odadaydınız, gözleriniz kapalıydı, bazen, ve saldırıya uğruyordunuz.
Et iI y avait Ia télévision. Le juke-box. Vous étiez dans une salle pleine de jeux vidéo et de flippers bruyants.
Ben çelik toplar istiyorum.
Je veux des flippers.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]