English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ G ] / Giremezsin

Giremezsin Çeviri Fransızca

1,135 parallel translation
Bekle! Oraya giremezsin! Alev, söndürme sistemini devreye soktu!
N'entrez pas, l'incendie a déclenché une dispersion d'halon...
İçeri giremezsin, anladın mı?
- Vous n'avez pas compris, c'est ça?
Giremezsin, dostum.
Vous ne rentrerez pas, mon ami.
Oraya giremezsin!
Qu'est-ce que vous faites?
Oraya giremezsin.
Tu ne peux pas aller là-dedans.
Oraya giremezsin.
Vous n'avez pas le droit d'entrer.
- O olur ama sen giremezsin.
Il est attendu.
- Herhâlde içeri de giremezsin.
- J'imagine qu'on peut pas entrer. - Ouais.
- İçeri giremezsin.
- Vous ne pouvez pas rentrer.
Oraya giremezsin.
Impossible à ouvrir. Inaccessible.
Buraya giremezsin, ahbap. Çalışma var.
Tu ne peux pas passer l'ami.
Sahaya giremezsin!
Restez pas là!
Bu yüzden, giremezsin.
Vous n'êtes pas sur la liste.
İçeriye falan giremezsin.
Tu sais pas dribbler.
- Oraya asla giremezsin. - Sen girersin.
- Tu ne pourras jamais entrer.
- Oraya giremezsin.
- N'y va pas.
- İçeri giremezsin.
- Je veux voir Calvin!
Fran, içeri giremezsin.
Tu ne peux pas entrer.
Bir insan üzerine bahse giremezsin!
Tu ne peux pas parier un être humain!
Odama giremezsin. Ne şimdi, ne sonra.
Tu n'as pas le droit d'entrer.
Anahtarı çalıp elini kolunu sallayarak birinin evine giremezsin.
On peut pas piquer une clé et entrer chez quelqu'un comme ça.
- Giremezsin.
- Je regrette.
Tek başına giremezsin.
Vous ne pouvez pas y aller seule.
Kayıt yaptırmadan giremezsin!
Hé, vous devez passer par la réception.
- İçeri giremezsin, henüz yatağı toplamadım.
C'est pas rangé.
Giremezsin.
N'y va pas.
Sen buraya giremezsin.
Tu n'as rien à faire ici.
.. onun neler yapabileceğini gördüm. Becerilmeden onunla yatağa giremezsin.
Je l'ai vu à l'oeuvre. ll essaie toujours de baiser l'autre.
Arşive öylece giremezsin.
Tu ne peux pas accéder aux archives comme ça.
Hayır, giremezsin.
Ca, c'est hors de question.
Arabama sakızlı ayakkabılarla giremezsin.
Tu ne montes pas avec ça!
- Elçi, buraya giremezsin.
- Vous n'avez rien à faire ici.
Dur! Oraya giremezsin!
On n'entre pas comme ça!
O listeye girersen başına bela alırsın. Kumarhanelere giremezsin.
- S'ils te foutent sur cette liste, tu pourras plus entrer au casino.
O gibi kişilere ulaşamazsın. Habersiz yanlarına giremezsin.
Vous ne pouvez pas débarquer chez ces gens.
Buraya giremezsin.
Tu ne peux pas rester là.
İçeri giremezsin.
Il m'a traité d'exécutant!
Hayır! Oraya yine giremezsin!
Tu ne dois pas y retourner.
Ben otobüs kullanıyorum. Otobüs durağına böyle giremezsin.
Regarde tes rétros, connard!
Ben de David Beckham, ama yine de giremezsin.
Et moi, Shaquille O'Neal, et lui Michael Jordan, mais vous ne pouvez pas entrer.
- Sen buraya giremezsin!
- Sortez.
Parayı verip giremezsin!
Jeremy, ramasse I ´ argent de ton goûter!
İçeri giremezsin, annem evde.
Tu peux pas entrer, maman est là.
- Ama bu şekilde içeri giremezsin.
- N'y allez pas comme ça.
Neyi mi zor? Oraya öylece giremezsin.
Comment vais-je entrer chez eux?
- Hey, bekle. Afedersiniz. Buraya giremezsin.
Vous ne pouvez pas entrer ici.
Artık onların içine giremezsin. Bu onun suçu değil.
Je suis fou ou quoi?
- Oraya giremezsin.
- Il faut un mandat.
Sisteme giremezsin.
Vous ne pouvez pas le pirater.
Ön kapıdan içeri asla giremezsin.
Ca passera pas la porte.
Bess, içeri giremezsin.
Tu ne peux pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]