Hh Çeviri Fransızca
91 parallel translation
Erkek için olduğu kadar kadın için de önemlidir bu.
C'est la même chose pour les femmes.hh
HH Hughson, Lloyd's Londra.
Hughson, de la Lloyds de Londres.
Barotti, Cris ve Giulio di Mont-sant, Caprari Kontu ve Hh...
Crisna et Giulio di Monsant, le comte di Caprari...
Yamamoto hala içeride... ve Fransıza da çok hoş bir bayanın adresini verdim. Hh-ho-ho.
Yamamoto est encore là etj'ai donné au Français l'adresse d'une jeune personne.
Anne!
Maman. Mm-hmm-hh!
Bunları hala seviyorum, hh, tekila kokteyli içinde kaktüs suyu var, değil mi?
Oui, je patiente. Tu aimes toujours la tequila avec du jus de cactus, c'est bien ça?
Pekala, sanırım, ıhh, Sanırım gitsem iyi olur.
Je vais y aller, je crois.
Sen bir sıhhı tesisatçısın, Louie.
Tu es plombier, Louie.
375'lik "HH" şarjörlü.
C'est un 375 millimètres.
Hıhh! Bunu hakettin.
Ça t'apprendra.
H ve H, dört birim kan grubu ve analizi. İdrar kateteri.
HH, groupe, 4, et cathéter urinaire.
Hh. "Seçilmiş." miş
Bah. "Le Chouchou".
Biraz konuşmama izin verirsen senden özür dilemek için burdayım. Peki, ıhh..
Je veux m'excuser, si tu me laissais parler.
Ah-hh, işte oldu.
Ah, nous y voilà.
Gelirken H H'e uğrayıp az kızarmıs...
salut, Jane. Je suis passé chez HH pour acheter...
Ah-hh başka bir şansın olmadığında biliyorsun, sesimi izleyebilirsin karanlık ve sisli virajlarında bu küçük nefret dolu kasabanın
Et quand tu n'as pas d'autre choix Tu peux toujours suivre ma voix A travers les sombres ruelles Et le brouhaha
Sıhhıye! Buraya bir sıhhiye gönderin.
Amenez un toubib par ici!
Ah-hh...! Ne biliyor musun?
Vous savez quoi?
Her kelimesi "ıhh" olan bir gençle daha konuşmaya tahammülüm yok.
Je ne peux pas parler à un autre gamin de 17 ans qui dit euh un mot sur deux - Et c'est même pas un mot
Ihh, size ve adamlarınıza küçük bir ikramda bulunmak istiyorum, ıhh, kanunları uygulamadaki başarınıza istinaden sembolik bir şey.
J'ai apporté ces bricoles pour les représentants de la loi que j'admire.
Eee, ıhh, bu işin kayıp kedilerle bir ilgisi var mı?
C'est en rapport avec la disparition des chats?
Diğerleri de içeri girdi, ve, ıhh...
Les autres sont arrivés, et...
- Eee, ıhh, sen Nikki'yle sıkı fıkımıy dın?
- Donc, vous étiez proche de Nikki?
Evet, ıhh... sen burdaki vatandaşların silahla saldıran azılı saldırganı videoya çektiğini mi düşünüyorsun?
Vous pensez que ces bons citoyens filment l'arrestation d'un vilain meurtrier?
Af edersiniz, ıhh, siz kimsiniz?
Pardon, qui êtes-vous?
Evet, ıhh, silah güvenliği nasıl aşmış?
Et comment le revolver a-t-il déjoué la sécurité?
Ben, ıhh... Küçük John Doe'nun DNA'sını kayıp kişiler listesindekilerle karşılaştırdım.
J'ai confronté l'ADN de notre jeune inconnu au registre des personnes disparues.
Ben, ıhh, sonuçları aldığımda seni ararım.
Je vous biperai quand j'aurai les résultats.
Buraya ıhh, Devon Malton için geldik.
Nous sommes ici au sujet de Devon Malton.
Sıhhıye erine göre, Komutan uyuyordu.
D'après l'infirmier, le commandant dormait.
Sıhhıye erinin kontrolünden sonra, patlamaya kadar Komutan Dornan'ın odasına kimse girmedi.
Personne n'est entré ou sorti de la chambre du Cdt Dornan entre le dernier moment où on l'a vu et l'explosion.
Söyler misin, ıhh... son zamanlarda civarda bir sorun yaşadın mı?
Dites... Avez-vous eu des problèmes dernièrement?
Biz, ıhh... aşıktık.
Nous étions... Nous nous aimions.
Siz şey olmalısınız ıhh.. oldukça üzülmüş... Dennis Kingsley'in klübü dağıtmaya karar vermesinden, ha?
Ca a dû vous dévaster quand Dennis Kingsley a décidé de dissoudre le cercle, non?
Hemoglobin ve hematokrit dengeli. Göğüs röntgeninde akut oluşum yok.
HH stables, radios des poumons correctes.
HH bile iyiydi.
Même ses H.N.H. étaient stables.
"hh-60g pave hawk" dan geriye kalanlar.
Le reste d'un hélicoptère.
ııhh, yeterince iyi değil.
Uh-uh. C'est pas assez bien.
New York'tan aldığın şeylerle dolu bir paket hazırla. Birkaç HH simidi, Empire State Binası anahtarlığı sonra paketin en üstüne de... Hazır mısın?
Fais un paquet de trucs de New York... des bagels H H, un porte-clés de l'Empire State Building... et ensuite, recouvre le paquet avec un New York Times...
Aaıııhh!
Voilà.
Sıhhıye!
Médecin!
Kafretsin.Sıhhıye!
Nom d'un chien.
- Sıhhıye!
- Médecin!
Ona, ıhh...
On va lui filer...
HH yapın.
- Hémoglobine.
Shh-hh!
Va gagner ta vie honnêtement
Bütün şov boyunca konuşacak mısın?
- Si cette remarque était pour moi- - - Shh-hh!
Ah-hh... kader gaddar ve onlar acımasız
Les destins sont pervers Et cruels
Marty, ıhh, Martin Kessler.
- Marty.
Ya sıhhıye eri?
Et l'infirmier?
HH Bagels.
Ouah, "Bagels HH".