Ikimizde Çeviri Fransızca
2,320 parallel translation
Öyle ya da böyle ikimizde Jor-El tarafından yaratıldık. İkimizde insanlığı kurtarmak ve bu vahşi dünyaya barış getirmek için gönderildik.
Nous sommes tous les deux le fruit de Jor-El, destinés à sauver les civilisations, à apporter la paix dans un mode brutal.
Ama ikimizde karanlığın bizi bozmasına karşı korumalı değiliz.
Mais aucun de nous n'était immunisé à la corruption... À la noirceur.
Lois Lane harika ama ikimizde biliyoruz ki ben dünyanın en büyük kahramanı değilim.
Lois Lane est géniale, mais on sait que je ne suis pas le plus grand des super-héros.
Lois, ikimizde biliyoruz ki Görüntü'yü destekleyen haberlerin seni kahraman karşıtı insanların odağı haline getiriyor.
Tes articles de soutien pour le Flou t'exposent à cette tornade anti-héros.
Ama ikimizde normal olmadığını biliyoruz.
Mais nous savons qu'il n'est pas normal.
Bence ikimizde aynı şeyi söylüyoruz.
On est tous d'accord.
Sanırım ikimizde bu tip işlerle acil servis doktorlarının ilgilenmesini görmeye alışmışız.
On a l'habitude de voir des médecins urgentistes faire ça.
Düzeltmeme izin ver. Duydum ki ikimizde Billy Joel şarkıları söylemeyi seviyoruz.
Il paraît qu'on adore tous les deux chanter du Tété.
Sanırım her ikimizde... oyuna getirildik.
- Je crois qu'on s'est fait entourlouper tous les 2.
Bunu arkamızda bıraktığımızı ikimizde biliyoruz.
Mais tu sais comme moi qu'il nous a quittés il y a longtemps.
İyi, hala ikimizde burada yaşıyoruz, ve tüm ailen bu akşam buraya gelecek, ve biz ortada hiçbir şey yokmuş gibi dolanmaya devam edemeyiz.
Bien, mais on habite ici tous les deux, ta famille vient ce soir et on ne peut pas faire comme si de rien n'était.
Pekala. Öyleyse ikimizde buradayız.
On va tous les deux t'aider.
Bak, bence sen ve ben, ikimizde reddedilmekten korktuk... ben Karl, sen Luc tarafından... ve sonra yine güvenli sahamıza döndük.
Écoutez, je crois que nous avions toutes deux peur d'être rejetées. Moi par Karl, vous par Luc. Nous nous sommes donc raccrochées à nos habitudes.
Yani, bak, senin düşündüğünün aksine, ikimizde yetişkiniz.
Contrairement à ce que tu crois, on est deux adultes, ici.
Hadi ama, dostum. İstersen o eski banknotları alabileceğini ikimizde biliyoruz. Yapmadığın şey değil.
Allez, mec, nous savons tous les deux que tu peux mettre la main sur de vieux billets marqué pour être détruit.
Tamam, ikimizde aynı mesajı aldık...
- Bon, on a tous les deux reçu un SMS.
Alicia, olay şu iyi biri olduğuna inanıyorsun ve belki bir zamanlar öyleydin ama ikimizde ne gerekiyorsa her şeyi yapacağını biliyoruz.
Alicia, en réalité... Tu aimes croire que tu es quelqu'un de bien, et tu as dû l'être, mais on sait bien que t'es prête à tout.
baksanıza, ikimizde kızı ve kaybolmadan önce Delta'yı geri almak istiyoruz.
On veut récupérer la fille et le Delta avant qu'il soit perdu.
Ve ikimizde kanunlara uyulmasını sağlamak zorundayız.
Et on doit faire respecter le code.
Hadi, ikimizde biliyoruz ki bu, şefle babamın kafadan uydurdukları aptalca bir fikir.
On sait que c'est une idée folle venant de mon père et la chef.
Ayrıca, ikimizde genciz, küllüyüz.
A côté, nous sommes tous deux jeunes, virale.
Ama ikimizde bunun çok doğru olmadığını biliyoruz.
Pas tout à fait et nous le savons.
Çünkü ikimizde aynı kalitede insanlarız.
Nous sommes de la même trempe.
Bunun olmayacağını ikimizde biliyoruz.
On sait tous les deux que ça n'arrivera pas.
35 yaşına kadar ikimizde evlenmemiş olursak bu çatıya geri geleceğiz birbirimizin elini tutacağız ve bu binadan aşağıya atlayacağız.
Si on est pas mariées à 35 ans, on reviendra ici. On se tiendra la main, et on sautera.
- Hadi, gerçekten... Çünkü bence sen ve ben, ikimizde...
- Allez, sérieusement... car je pense que toi et moi, nous deux,
Ben çoğu zamanımı kendimi ikna etmeye çalışarak geçirdim. Yani ikimizde aynı yerde çalışıyoruz ve bu yanlış ama nedense yanlış hissettirmiyor.
J'ai passé tant de temps à me dire que ça ne marchera pas, qu'on commet une erreur, mais je le sens pas comme tel.
Her şeyi sıçıp batırdım,... ve özür dilemek istiyorum ki ikimizde yolumuza devam edebilelim.
J'ai vraiment merdé, et je veux m'excuser pour qu'on passe à autre chose.
Evet, ikimizde biliyoruz. Öyleyiz.
- On l'était et on l'est toujours.
Haydi, ikimizde her şeyi senin yaptığını biliyoruz.
On sait tous les deux que c'était toi, tout ce temps.
Bak, ikimizde bu iş için iyi adaylarız.
Écoute... on est deux bons candidats pour ce travail.
Ama şunu düşünüyorum, ya ikimizde terfi alamazsak?
Mais j'ai pensé, et si ni l'un, ni l'autre, n'a la promotion?
İkimizde sana bir şey vermek istedik.
- On voulait te donner quelque chose.
İkimizde biliyoruz ki Clark'ın çok gelişmiş bir sorumluluk anlayışı var.
on sait que Clark a un sens développé des responsabilités.
İkimizde seni seviyoruz. Hep seveceğiz, ne olursa olsun.
Et ce sera toujours le cas, quoi qu'il arrive.
Arkadaşlara, ikimizde anlaştığımızda.
Pour un ami, on se mettra d'accord.
İkimizde, sevdiklerinin kaybetmek üzere olan insanlarız.
Écoutez, nous risquons tous deux de perdre du fric là-dedans.
İkimizde işi alamadık diye üzgünüm.
Qu'on l'ait pas eu tous les deux.
bundan böyle ABD Anayasası'nı ve yasalarını İkimizde kanunların yeminli temsilcileriyiz.
On est tous deux des représentants officiels de la loi.
İkimizde şubatta doğduğumuz için belki akşamımızı morla süslerdik.
Je vous ferais voir la vie en violet puisqu'on est tous les deux nés en février.
İkimizde beni vurmayacağını biliyoruz.
On sait tous les deux que tu ne vas pas m'abattre. Essaye.
- İkimizde randevu olduğunu biliyoruz.
- Mais oui, c'en était un! - C'en était pas un.
İkimizde oturalım.
Asseyons-nous.
Bilmiyorum. Belki aynı sebepten dolayıdır. İkimizde birinci sınıf yerine, ekonomi bölümünde uçtuk.
C'est aussi pour ça qu'on voyage en classe éco.
İkimizde devre dışı kaldık.
Il nous a trahis.
Evet.Evet. İkimizde çok büyük ve güçlüyüz Russell'in üzerimizde etkisini bırakbilmesi için.
On est trop forts pour laisser Russell nous atteindre.
İkimizde Kocamanız.
On est gros.
İkimizde aynı taraftayız.
- "On est tous du même côté."
İkimizde ne hakkında konuştuğumu biliyoruz, bana göstermeni istiyorum.
- Tu vois de quoi je parle. Montre.
İkimizde de havlu vardı Paul.
On était en serviette, Paul.
İkimizde öldükten sonra sana bir şeyler olduğunu biliyoruz.
Nous savons tous deux quelque chose de vous après votre mort.
ikimiz 71
ikimize 16
ikimiz mi 17
ikimiz birlikte 20
ikimiz de 70
ikimiz de biliyoruz 17
ikimiz için 26
ikimiz için de 32
ikimize 16
ikimiz mi 17
ikimiz birlikte 20
ikimiz de 70
ikimiz de biliyoruz 17
ikimiz için 26
ikimiz için de 32