English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ I ] / Iyidir

Iyidir Çeviri Fransızca

12,444 parallel translation
Çünkü kızarmış midyelerim Duvall Caddesi'nde satılan tostlar kadar iyidir.
Mes beignets de conque sont les meilleurs de Key West.
Çocuklar iyidir.
Les enfants sont biens.
Korku ile yüzleşmek iyidir.
" La peur, par manque d'un meilleur mot... est bénéfique.
Ölmekten iyidir sanırım.
Bon, c'est mieux que d'être mort, je suppose.
Jennifer'ı daha iyi anlamamızı sağlayacak herhangi bir şey iyidir, değil mi?
Tout ce qui peut nous aider à mieux comprendre Jennifer est une bonne chose, non?
Falstaff rolüm "coq au vin" yemeğimden daha iyidir.
Mon Falstaff était encore plus exquis que mon coq au vin!
Bir siyahla çıkmak randevun olmamasından iyidir, elimde de bu var.
- Va y balance. Un noir ça serait toujours mieux que de n'avoir personne pour y aller ce qui est actuellement le cas.
Milyarlarca insandan daha iyidir.
C'est mieux que des milliards.
Uyku seksten daha iyidir.
dormir est meilleur que le sexe.
Sırt ağrısı daha iyidir.
J'impliquerai le Dr Tillman dans le dossier.
Dominic ölmeni istiyor ve istediğini elde etme konusunda oldukça iyidir.
Dominic te veut morte et il est doué à obtenir ce qu'il veut.
Teknolojiyle aram iyidir.
Je suis bon avec la technologie.
Kodlama bunun için iyidir.
Vous êtes quelqu'un qui a besoin d'ordre. Le codage est bon pour ça.
Çünkü seninle sahip olduğumuz şey, bu hayat bana verilebilecek tüm ellerden daha iyidir.
Parce que ce que nous avons là, cette vie... C'est mieux que n'importe quelle main que je pourrais recevoir.
Hiç gelmemenizden iyidir.
Ah, mieux vaut tard que jamais.
Sarhoşun teki gibi bir köşe başına düşüverip yabancının tekinin yanımdan geçmesini beklemekten iyidir.
Je ne sais pas pourquoi, mais je n'ai pas peur. C'est mieux que de tomber dans la rue comme un ivrogne et attendre qu'un étranger passe par là.
Bir ortağın, arkadaşın olması iyidir.
C'est bien d'avoir un partenaire, un ami.
Geç kalmak hiç gelmemekten iyidir ama sen de bayagi geç kaldin yahu.
Je suppose que mieux vaut tard que jamais, mais tu es en retard.
Borsa isinde muazzam iyidir ve evlilik yarismalarinin kazananlarini daima bilir.
Elle est extraordinaire sur le marché des actions et s'est jamais trompée sur le gagnant de The Bachelorette.
Arkadaşlarımın öldürülmesinden iyidir.
C'est toujours mieux que tuer mes amis.
Umarım benim bulduğumdan daha iyidir.
Espérons que ça soit mieux que ce que j'ai trouvé.
Küçük eller iyidir onları iyi kullanırsın Aminata.
Les petites mains sont efficaces, et tu sais bien les utiliser, Aminata.
Bazen kötü ama bazen de çok iyidir.
Parfois c'est mauvais, mais parfois c'est vraiment bien.
Ama milleti öldürmesinden iyidir.
Mais c'est préférable à ce qu'elle tue des gens.
Çok büyük değil, ama... kamyonda uyumaktan iyidir.
C'est pas grand chose, mais... c'est mieux que de dormir dans un camion.
Tüm uyuşturuculardan iyidir, ve tüm şeytani duygulardan daha iyi.
C'était comparable à aucune drogue, différent d'une possession.
Belki de böylesi daha iyidir.
C'est peut-être pour le mieux.
Oh, bilirsin... Lyman aslında iyidir.
Lyman a du bon en lui.
Hayır hayır, iyidir o, iyidir.
Pourquoi est-ce que vous n'iriez pas au bar, maître Bruce, et...
- Kral olmak iyidir.
C'est bien d'être roi.
- Kralcı olmaktan iyidir.
C'est mieux d'être faiseur de rois.
Doğru anı bekliyordum ama arkadaşlarına aslında olduğun kişi olmadığını söylemek için hangi zaman iyidir ki?
Je cherchais une opportunité mais, Y-a-t-il un bon moment pour dire à vos amis que vous n'êtes pas celui qu'ils croient?
Senin ölmenden iyidir.
Mieux vaut lui que toi.
Hayatını kaybetmekten iyidir.
C'est mieux que de perdre la vie.
- Evet, böyle konularda iyidir.
- Oh, oui, elle est douée à ce point.
31 çekmekten iyidir.
C'est mieux qu'une branlette.
Erkekleri bekletmek iyidir.
Tu sais qu'il vaut mieux faire attendre les garçons.
Uğramalısınız çocuklar, belki ders falan alırsınız. Güven için iyidir. Ya da en azından bir gösteriye gelin.
Vous devriez venir, vous savez, peut-être prendre un cours, c'est bon pour la confiance, où venez au moins à un spectacle...
Sanırım bir yavru zebra hiç yoktan iyidir.
Un bébé zèbre c'est mieux que rien.
Kadınsı yönünün olması iyidir.
Ce n'est pas grave d'avoir un côté féminin.
Benim makalem zayıf aklının üretebileceği her şeyden daha iyidir Brodfard!
Mon article surpasse tout ce qui pourrait sortir de ton cerveau médiocre, Brodfard!
Umarım yazma yeteneğin sol kroşenden iyidir Neumann.
J'espère que ta plume est meilleure que ton crochet du gauche, Neumann.
Açık bırakmamak her zaman iyidir.
- On n'est jamais trop prudent.
Silah, insanları korkutmada iyidir.
Un pistolet est très bon pour faire peur aux gens.
Kitaplarla aram iyidir.
Je sais tenir les comptes.
"Stres iyidir."
"Le culot est une bonne chose"
Umut etmek her zaman iyidir, değil mi?
- Je suis d'accord
- İyidir yalancı.
Menteuse.
Siz? - İyidir.
Comment allez-vous?
Umarım iyidir.
J'espère qu'elle va bien.
İyidir bu.
Bonne pioche.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]