Jax Çeviri Fransızca
1,018 parallel translation
Ben Charming'ten nefret etmedim Jax, Sadece... o zamanki benden.
Je détestais pas Charming, Jax, mais seulement... ce que j'étais à ce moment-là.
- Hey, Jax.
- Salut, Jax.
Belki de bu teorimi Jax'e anlatmalıyım, Bakalım o ne diyecek.
Ou peut-être que je parlerai de ma théorie à Jax, pour voir comment il réagit.
Jax!
Jax!
Jax?
Jax?
Hazır moralin iyi yakalamışken, Jax'in evi.
Puisque tu es de bonne humeur... La maison de Jax.
Şimdi, Jax gidip onu alacak ve buraya getirecek. Sonra da ne olduğunu bulacağız. Oğlumun burada olmamasının tek nedeni, neler olduğundan haberi olmamasıdır.
On va tirer ça au clair. c'est parce qu'il sait pas ce qui s'est passé.
- Jax'in buna hazır olduğunu sanmıyorum.
- Je pense pas que Jax soit prêt.
Bana ne soruyorsun Gemma? Eğer Jax'in hayatındaysan, onun da hayatındasın demektir.
là? tu fais partie de sa vie.
Jax'le benim aramdaki ilişkinin pek...
Je pense pas que Jax et moi ayons...
Sadece Jax ile vakit geçiriyorum o kadar.
Je passe juste du temps avec Jax.
Jax'e benziyor değil mi?
non?
Jax nasıl?
Et Jax?
Onu ne zamandır izlediklerini kim bilir Jax?
Qui sait combien de temps il l'ont bassiné.
Kahretsin, Jax bekle.
Jax. Attends.
Hayır, Jax Opie'ye bir şey olmasına asla izin vermez.
Jax ferait tout pour Opie.
Birbirlerini çocukluklarından beri tanırlar. Umarım ki Jax'in bunu sağlayacak kadar gücü vardır, çünkü onu sadece bir gün daha koruyabilirim.
Ils se connaissent depuis l'enfance. car je ne peux le protéger qu'un jour de plus.
Hefner yere düştü. Opie ile beraber balkondan tüydünüz ve alt kata inip Jax Teller'la buluştunuz.
Hefner est tombé. au bas de l'escalier...
Jax burada kalmamın sorun olmayacağını söyledi.
Jax a dit que je pouvais rester là.
Jax'i hala seviyor musun?
Tu aimes toujours Jax?
Jax'in karısına ihtiyacı var. Temiz olarak kal, kendini adam gibi toparla. Ben de bunun gerçekleşmesi için elimden gelen her şeyi yapayım.
Jax a besoin de sa femme. et je ferai tout ce que je peux pour que ça marche.
Jax olduğunu biliyormuş.
Et que c'était Jax.
Bobby, olayı gören her kimse, Jax'i asla göremeyeceğini söyledi.
Bobby dit que personne n'aurait pu identifier Jax.
Jax'in orada olduğunu bilen yalnızca bir kişi daha vardı.
Un seul type savait que Jax était là.
Hefner'ın ölümü konusunu gidip Jax'l konuşacak.
S'il fait parler Jax sur le prétendu meurtre de Hefner...
Jax onu asla incitmez.
Jax en sera jamais capable.
Başka bir fikrim yok Jax.
Je suis à court d'idée.
Tig ve sen parayı alın, Jax ve ben de silahları teslim edelim.
Tig et toi, allez chercher l'argent. Jax et moi, on livre les armes.
Jax'i ve onu incitmek için beni kullanıyor olman.
Tu m'utilises... pour blesser Jax et elle.
Jax, Abel için bir parti veriyor.
Jax fait une fête pour Abel.
Jax'le birlikte misin?
Tu sors avec Jax?
Eğer Jax ile beraber olmanız varsa kaderinde, çıktığında orada bekliyor olacaktır.
Si Jax et toi êtes censés être ensemble, il sera là quand tu sortiras.
Wendy'yi gerçekten de Jax'e ve ailesine kavuşabileceğine ikna etmek?
Convaincre Wendy qu'elle a encore le moyen de récupérer Jax et sa famille.
Tebrikler, Jax.
Félicitations, Jax.
Jax'e oğlu eve geldiği için mutlu olduğumu söyle.
Dis à Jax que je suis ravi pour son fils.
Ve Jax?
Et Jax?
Fakat Jax, Opie'yi incitecek bir şeylerin parçası olduğundan şüpelenirse.
Mais je pense que Jax ne ferait jamais de mal à Opie.
İstiyorum, Jax.
C'est ça que je veux.
Bu sefer başaracağım, Jax.
Je veux que ça fonctionne, Jax.
Sadece gerçekçi davranıyorum, Jax.
Je suis juste réaliste.
Jax'in eşyaları mı?
C'est les affaires de Jax?
Sen ve Jax, nasıl gidiyor?
Alors, Jax et toi, ça donne quoi?
Jax bunun seninle alakası yok.
C'est pas tes oignons, Jax.
- Jax Donna hakkında bir şeyler biliyor.
- Jax a une info sur Donna.
- Jax peşini bırakmamanı söylemiştim.
- Je t'avais dit de le recadrer.
- Jax için her şey demek!
- Qui signifie tout pour mon Jax.
17 yaşında bir kızmış, Jax.
C'est une gamine de 17 ans, Jax.
Jax, Nereye gidiyorsun?
Tu vas où, putain?
- Jax bazı boktan mevzulara giriyor.
Jax traverse une sale épreuve.
Jax gözcülük yapıyordu. Arabayı da kullanıyordu.
Jax Teller. et il conduisait la voiture.
- O çok güzel, Jax.
- Il est magnifique.