English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ K ] / Koala

Koala Çeviri Fransızca

123 parallel translation
Kutup ayısı, panda ayıya der ki : "Koala ayısı olduğunu bilmiyordum."
Et l'ours polaire dit au panda : "C'est un coup d'ours aphone."
Koala! Hey, hey!
Ours aphone!
Bunlar ne, Koala Ayıları mı?
C'est quoi, des koalas?
Ne yapacağım biliyor musun? Neil Diamond'ın hediyesi yiyecek öğütücüyü alıp koala burgeri, koala cipsi işine gireceğim.
Alors, avec le robot ménager que Nell Diamond m'a donné, je vais faire des koala-burgers, avec du fromage de koala.
Aklıma gelmişken, koalam da pek iyi durumda değildi.
Et mon koala n'est pas en pleine forme non plus.
Koalanı ipe çektiğimizde de aynı ses çıkmıştı.
Ton koala faisait le même bruit quand on l'a pendu.
Bir koalayı astığınıza inanamıyorum.
Vous savez... Je n'arrive pas à croire que vous ayez pu pendre un koala.
Güne koalamın asılması ve evimle arabamın havaya uçurulmasıyla başladım.
Pour commencer, on pend mon koala et on fait sauter ma maison et ma voiture.
Soktuğumun koalasını gerçekten öldürdüğümüzü sanmadınız değil mi?
Vous pensiez pas qu'on aurait tué ce con de koala quand même?
"Son anda mucizevi olarak kurtarıldık... bir mutant koala-balığı kuşu tarafından."
"Nous avons été miraculeusement sauvés à la dernière minute " par un oiseau-poisson-koala mutant. "
İyi günler kardeş.
Comment va, koala?
Hepinizin bildiği gibi 80'lerin başında ABD, kısa bir süre Avustralya kültürünün etkisi altına girmişti.
Dossiers des vexations dues au Département d'Etat Les USA ont connu un engouement passager... KOALA Bleu... pour la culture australienne
Benim koala dışarı çıktı.
Mon koala vient de sortir.
Gerçek bir koala. Bill amcaya selam söyle bakıyım.
Dis bonjour a Oncle Bill.
Seninle tanışmak isteyen bir koala var burada, Bay Koala.
M. Koala aimerait faire ta connaissance.
İşte! Duydunuz! Eşek bizzat kendisi söyledi!
Voilà, la vérité sort de la bouche du koala!
King Kong Kato Kaelın'a kükredi!
"King Kong, Koala, Kimono!"
- "Bir koalanın içinde."
- Dans un koala en peluche.
KoaIaIarın cinseI adetIeri oIdukça esrarIıdır çünkü üretim sistemIeri karışıktır.
La sexualité du koala est mystérieuse. Ses organes reproductifs sont compliqués.
Sanırım bir koala olabilir.
Ça pourrait être un Koala.
Kötü bir koala.
Un méchant Koala.
" Ben kanguru sandım, ama Mary koala olduğunu düşünüyor.
" Je crois que c'est un kangourou, mais Mary pense que c'est un koala.
Tamam, ben de dün hayvanat bahçesine gitmiştim ve şimdi bir koalayım.
Je suis allé au zoo hier, alors je suis un koala.
- Koala Ayıları?
- Les Koalas?
Koyunları tıraş ederim yada koala'ları beslerim.
- Tondre des moutons, peut-être.
Eski erkek fahişe. Yanımda, koala uzmanı Joe Mouz, var.
Ancien tapineur.
Çünkü çocukken elimde bir tüftüf, koala bakıcısı olmak isterdim.
Petit, je voulais devenir gardien de koalas avec une sarbacane.
Parklardaki koala bakıcıları böyle oluyordu. Kimi zaman tüftüfleriyle koalaları vurup uyutuyorlardı.
Dans un parc, ces types gardaient et soignaient les koalas.
O mağaradan uzak dur, Koala Ayısı.
Va pas dans la grotte, Koala.
"Senden Hoşlandım" Koala, Nigel.
Nigel, le Koala câlin.
Şurada eski bir koala var!
C'est le koala mité.
Meşhur bir koala özdeyişi vardır...
Un célèbre koala a dit :
Korunmak için koalanın arkasına saklanayım bari.
Peut-être que le koala va me sauver!
Üzgünüm ben sizin bildiğiniz koalalardan değilim.
Je ne suis pas ce genre de koala!
Rahatsız ettiğim için çok üzgünüm ama koalaca biliyor musunuz?
Navré de vous déranger. Vous parler koala'?
Sprechen Sie koala?
Sprechen Sie Koala'?
- Koalanın Tanrı olduğunu sanıyorlar.
- et ils ont pris le koala comme dieu.
Evet, o fotoğraf panoya çıktığında şeyi kaşınan bir koala gibi hemen yatağa uzanıyormuş.
Ta photo est affichée sur le mur, elle se glisse dans tes draps comme un koala qui cherche de l'eucalyptus.
Korku duygusunu tanımayan vombatlar ve diğer koala ayıları her zaman kendilerini savunma konusunda geç kalırlar.
- Les numbats, wombats et autres koalas qui ne connaissent pas la peur, découvrent toujours trop tard qu'ils n'ont pas été conçus pour se défendre.
Ağaçta bir Koala oturuyor.
Le koala est assis dans l'arbre.
Belki bir ara gelip bizim tavan arasındaki şarkı söyleyen koalayı görmek ister misin?
Peut-être qu'un jour tu voudras venir rencontrer Ernesto l'ours-koala qui vit dans mon grenier?
Her ne kadar tartışılabilecek gibi olsa da seninle olan benzerlikleri nelerdir? Hepimiz doğru olduğunu düşündüğümüzü yaptık.
Mais Ryan avait l'air d'un pauvre, et triste koala, et j'essai d'aider les animaux.
Dün için üzgünüm ama Ryan zavallı üzgün bir koala gibiydi.
Parce que j'ai décidé qu'il est temps de me bouger et de faire quelque chose de ma vie.
Bakalım şimdi bu kobay koalayı fırlattığımda neler olacak.
ANIMAUX DE LABORATOIRE Mais observe ce qui se passe quand on se sert plutôt d'un koala.
Üstelik dün gece koca bir koala ailesi yedi.
Et il a mangé toute une famille de koalas hier soir.
Kendime ait jet paketi isteyip istemediğimi ya da Koala ayısı olmayı isteyip istemediğim soruluyor gibi.
Autant me demander si je veux voler ou si j'ai déjà voulu être un koala.
O bir koala.
- Qu'est-ce que c'est? - C'est un koala.
Hemen yanımdaki arkadaşım Randy Avusturalya'nın önde gelen koala uzmanlarından birisidir!
- Incroyable! Mon ami Randy juste ici est un expert des koalas en Australie!
Koala.
Koala...
Eşcinsel koala.
C'est pour ma nièce.
0,17. Azdı.
Il était légèrement défoncé comme un koala.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]