Lager Çeviri Fransızca
54 parallel translation
Biraz iğnelemeyle iyi bir lager'dan daha iyisi gitmez. Bekle.
Rien de mieux qu'une bière pour les sarcasmes.
King's Lager birasından da teklif var.
Et une offre de la Bière Royale.
King's Lager birasına cevabım hayır.
La réponse est non. La Bière Royale!
Herkes Wally'nin Tekkesi'ne bira içmeye gidiyoruz diyecek.
On va prendre une lager à la Piaule à Wally!
9 Pint lager bira.
Neuf chopes de bière.
18 Pint lager bira.
18 chopes de bière.
18 Pint lager bira getirin hemen şuraya.
18 chopes.
Yapacağımız ilk şey altı paket Lucy-Lager almak olacak. Ve o meşhur Hollywood yazısına tırmanacağız.
Le premier truc à faire, c'est d'acheter deux packs de Lucky Lager et de grimper jusqu'au célèbre écriteau d'Hollywood.
Bunlar Lucky Lager değil.
C'est pas des Lucky Lager.
Lucky Lager söylemiştik.
- On a commandé des Lucky Lager.
Burada öyle bir şey görürsen bana haber ver.
La Lucky Lager, c'est pas la bière de ce trou à rats.
Lucky Lager'ımız bittiğinden beri sadece ben mi yoksa bu yolculuk mu sıkıcı olmaya başladı?
C'est depuis qu'on n'a plus de Lucky Lager que ce voyage merde, non?
Bir de yarım bardak bira ve bir dilim limon.
Un demi-lager et du citron vert.
Hayır, yarım bardak bira istemiştim.
Non, je veux un demi-lager.
Yarım bardak.
Un demi-lager.
Güzel, ılık bir lager birasına ne dersiniz?
Une bonne bière tiède?
Ben - lager ( bira ).
Moi, une Lager.
Finchy - lager.
Finchy, Lager.
Gareth - lager, bazen şarap.
Gareth, Lager, parfois du cidre.
Lager. Votka kola.
Une Lager et une vodka-coca.
Aslında bu Alman birası.
En fait c'est une Lager
Birayla, Alman birası arasındaki fark ne?
Quelle est la différence entre une bière et une Lager
- Alman birası için mi?
Tu veux dire Lager?
Yüzde yüz saf Golden Lager birası.
Bière blonde 100 % pure.
Sosis ve birayla desteklenmiş yüz metrelik koşu.
L'épreuve de cent mètres supportée par la knackwurst et la lager.
Kaliteli maldı... Head Lager. Ondan fazla satar mısın?
Quelque chose de bon, une bière blonde.
Chateauneuf de lager.
Châteauneuf de bière blonde.
Fort Lau-ger-dale!
Fort Lager-Dale!
Sabahın sekizinde Alman birası servisi mi yapıyorlar?
Ils ont droit de servir de la Lager à 8h du matin?
Ayrıca o içtiğin Alman birasının içinde, 1.2 gram yağ da yok.
Par contre, je peux prendre 1,2 grammes de fibres, ce qui ne correspond pas avec ta Lager.
- İki lager ve bir kola.
- Deux blondes et un coca.
- Merhaba. Lager alabilir miyim?
- Bonjour, une pinte de blonde pour moi.
Lager istiyorum dedim.
J'ai dit une pinte de blonde.
Ve ben lanet * Morgan Freeman gibi konusuyorum! Destiny, hepinizin burada oturmasının mantıklı bir nedeni var. Burası bekarlar masası...
Alors qu'Adam Miller travaillait sur Two Pints of Lager, il a présenté The Unnatural World à Stephen McCrum, producteur de la BBC.
Sheboygan Biraları'nın pazarlamasıyla uğraşıyorum.
Ecoutez, je travaille à "Sheboygan Lager sales", alors quand j'ai vu ce mec de "Milwaukee Brew".
Sheboygan Birası!
A Sheboygan Lager!
Sana söylemem gerekirdi belki. Sheboygan Biraları'nın öğle aralarında 192-0 skor yapmışlığım var.
J'aurais dû te prévenir qu'à la fin de la pause à Sheboygan Lager, je gagnais 192-0.
Sheboygan Biraları, sürtük!
Sheboygan Lager, connard!
Aslında ona Sheboygan Birası ısmarlamadım.
En fait, je ne lui ai pas acheté un Sheboygan Lager.
Kendime aldım.
Je me suis acheté un Sheboygan Lager.
Lager mı?
De la Lager, non?
- Buzlu kupada bir lager ister misiniz?
Voulez-vous une pinte de bière givré? Oh yeah.
Bira. Tavuk kanatları.
Lager.
İşte biran, oda sıcaklığında.
Voici une température lager, chambre.
İçmek istiyorsan eğer Lager bira olmak zorunda.
Les jeunes boivent de la blonde.
Lager işte.
Une bière blonde.
- Mesela bir hafif bira yapalim.
On devrait faire une lager.
- Hiç mi?
La bock ou la lager. - Non?
- Lager mi?
- Une Lager?
- Ben bir bira içeceğim.
- Une Lager.
Bir bardak lager.
De la blonde.