Laudanum Çeviri Fransızca
103 parallel translation
Ne dedi? Onun içkisine uyku ilacı katacakmış.
Qu'elle lui donnerait du laudanum.
- Biraz afyon getir.
- Allez chercher du laudanum.
Elimdeki bütün uyuşturucuyu kullandım.
Je leur ai donné tout le laudanum que j'avais.
Doktor, belki daha sonra kullanmam için biraz afyon ruhu verebilirsin.
Pouvez-vous me donner du laudanum, pour tout à l'heure?
Afyon tentüründen bir solüsyon hazırladım. Kafurlu tentür.
J'ai préparé une solution à base de laudanum.
İçinde bir ilk yardım çantası var, onu hemen buraya getir. Ve lamba ya da bir meşale getir, ışığa ihtiyacımız olacak.
Je lui ai donné tout le laudanum qu'il y avait.
Laudanum.
Du laudanum.
Laudanin, kodein ve morfin ihtiva etmekte.
Laudanum, codéine et morphine.
Hayır, onca şaraptan ve afyonruhundan sonra hiçbir şey hissetmeyecektir.
Avec le vin et le laudanum qu'il a pris, il ne sent rien.
Dikişleri sökerken canınız acıyabilir.
Je vais ôter les ligatures. Voulez-vous du Laudanum?
Afyon tentürü.
Laudanum.
Buna laudanum diyorlar, afyon ve alkolden bir solüsyon.
- Pour quoi? - C'est du laudanum. Une solution d'opium et d'alcool.
Kuru temizleme.
Le laudanum.
Vahşi olanlara afyonruhu verin, donuk olanlara da azıcık konyak, ve alıcı gözünü dört açsın.
Pour celui qui a l'œil mauvais, du laudanum. Et pour l'abruti, une rasée de brandy! Les acheteurs devront ouvrir l'œil!
Yüce Tanrım!
Du laudanum, n'importe quoi.
Swales, Tanrı aşkına sinir krizleri geçiren bu zavallı insanların acısını dindirmek için onlara birazcık afyon ruhu ver.
Swales, pour l'amour de Dieu, donnez du laudanum... à ces pauvres diables pour leur calmer les nerfs.
- Swales, git afyon ruhu getir.
- Apportez du laudanum. - Non!
Kendisine afyon ruhu önerdim.
J'ai prescrit du laudanum.
Afyon ruhu mu?
Du laudanum?
Afyon ruhu?
Du laudanum?
Biraz afyon bıraktım.
Je lui ai laissé du laudanum.
Tamam, Wyatt, baş ağrısı için ilaç satan hiçbir dükkân bulamadım.
- Je n'ai pas trouvé de laudanum. - C'est pas grave.
Mattie, tatlım ağrı kesici mi aradım demiştin?
Mattie, chérie, tu as dit que tu cherchais du laudanum?
Afyon tentürü.
Du laudanum.
Viskiyle birlikte afyon tentürü içmiş.
Elle a mélangé laudanum et whisky.
Sana biraz ilaç verdim, tatlım Seni uyutacaktır.
Je vous ai donné du laudanum pour vous aider à dormir.
Biraz daha tentür getirmeliyim.
Je dois aller chercher du laudanum.
"Çocuğunu kaybettikten sonra doktorun ona verdiği afyonlu şurubu, Anna, bu kez Alyoşa'yı kaybetmenin verdiği acıyı tedavi etmek amacıyla kullanıyordu".
Le laudanum prescrit à Anna après la perte de son enfant devint la drogue qui calmait la douleur d'avoir perdu Serioja.
Nehirden geçilecekse... 150 mililitre afyon tentürü vereceksin.
Quand on passe une rivière... tu lui administres cinq onces de laudanum.
Bu işi tamamlamak sandığımızdan daha zor olacak.
Du laudanum.
İçine afyon tentürü katılmış bir içki.
Une boisson mélangée à du laudanum.
Her iki cesedin üstünde de üzüm sapı buldum. Dudakları da afyon tentürü kokuyordu.
J'ai retrouvé des branches de grappe sous leur corps et leur haleine sentait le laudanum.
Bu bir afyon türevidir. Doktorlar ve bağımlılar dışında kokusunu tanıyan pek çıkmaz.
Le laudanum est un dérivé de l'opium, difficile à reconnaître, si l'on n'est soi-même médecin, ou consommateur.
Hele Totoryum Akvaryum, Olivyum kalelerindekiler.
.. des camps de Babaorum, Aquarium,.. .. Laudanum et Petitbonum.
Bu benim sana vereceğimden daha iyi.
Le laudanum fait son effet.
Afyonun etkisi.
Juste le laudanum qui fait son effet.
Bana şu tıbbi şeyden biraz versene.
Donne-moi ce truc médical qu'ils ont volé, ce laudanum.
" Uykusuzluktan şikâyet ediyordu. Ona afyon ruhu verdim.
" Elle se plaignait d'insomnies, je lui ai donné du laudanum.
Afyon almak için hastalık semptomları uydurmanız... gerekmiyor dedim.
J'ai dit que vous n'aviez pas besoin de simuler vos symptômes pour avoir votre laudanum.
Trixie afyon tentürüyle intihara kalkışmış.
Trixie a tenté de se suicider avec du laudanum.
Afyonu bırakmanız ne kadar doğru olur bilemiyorum Bayan Garret.
Je ne sais pas si c'est le moment d'arrêter le laudanum, Mme Garret.
- Afyon işe yarıyor mu?
- Le laudanum vous aide?
Adet sancısı içinse, ben genelde kramplara karşı... bir iki gün afyon veririm.
Si c'est pour la menstruation, en général, je prescris un ou deux jours de laudanum pour soulager.
Ben afyondan kurtulmaya çalışırken sancılanıyordum.
C'est l'arrêt du laudanum qui me donnait des crampes.
Bu kampa ilk geldiğimde... ve öncesinde de yıllar boyunca... afyon ruhuna bağımlı olarak yaşadım.
Quand je suis arrivée dans ce camp et pendant des années auparavant, j'étais tributaire des vapeurs du Laudanum.
Bir tatlı kaşığı afyonruhu uyanmasına yardımcı olur.
Un peu plus de laudanum.
Laudanum.
Qu'est-ce que c'est?
Doktor Hostetler'in ilacı.
Du laudanum.
Teşekkür ederim.
Je suis bourré de laudanum!
Ne oldu?
Qu'est-ce que c'est? Du laudanum.
Ona bir doz afyon ruhu ver.
Donne-lui une dose de Laudanum.