Lax Çeviri Fransızca
159 parallel translation
Bana kokuşmuş berbat Ex-Lax saati verdin.
Tu m'as donné une montre à la con. De la camelote.
İkisi de L.A.X.'in dışında.
Ils partent tous les deux de LAX.
Ex-Lax'ımı aldın mı?
Eh! Où est mon laxatif?
LAX dışı uçuşlara taviz verilmez.
Tous les pilotes évitent ce secteur comme la peste.
Yoksa dinleyicilerin aklına "Ex-Lax" markası gelecek.
Les gens vont penser à Ex-Lax.
Re-lax, Re-lax...
Re-lax, Re-lax...
İki yıl önce LAX'de içinde canlı tırtıllar olan bir koli ele geçirildi.
Il y a 2 ans, à l'aéroport de L.A., ils ont saisi une boîte. Des chenilles du Surinam.
Hemen. LAX HAVA KARGO TERMİNALLERİ
Sors là!
Hayır, LA'da da olmalı.
Il faut atterrir à LAX.
Müthiş hareket, ex-lax.
Bien joué, couillon
" LAX, Wall Street, oldukça tehlikeli.
Aéroport de L.A., Wall Street... Hyperdangereux.
- LAX, Wall Street olayını biliyor mu?
- Il sait, pour Atlanta?
LAX, Wall Street, Atlanta'daki Su ve Elektrik Şubesi.
L.A.. Wall Street. Ies Eaux et Electricité à Atlanta...
LAX'ı havaya uçurmakla tehdit eden bir Unabomber var.
Je m'occupe du foutu Unabomber qui veut faire sauter l'aéroport de L.A.
Ex-Lax veremezseniz, Colace alabilir miyim?
Si vous me refusez l'Ex-Lax, je peux avoir du Colace?
Rahatla.
Re... lax.
Bugün bir mahkeme emrini yerine getiren bir narkotik polisi öldürüldü.
Un officier des stupéfiants a été tué aujourd'hui... lors d'une intervention près de LAX.
Başka bir uçak bileti alırken kullandığın kredi kartını araştırdım.
J'ai fait étudier votre carte de crédit à partir d'un autre de vos vols de LAX.
Öteki iki tetikçiyle bağlantılı gibi gözüküyor, ama cumartesi LAX'e inmeden önce DC'de iki gün kalmış.
Il est lié aux deux autres tireurs, mais il s'est arrêté 2 jours à Washington avant d'atterir à Los Angeles samedi.
LAX güvenlik güncellemeleri teklifimizi görmek istiyorlar.
Nos propositions pour améliorer la sécurité de l'aéroport.
Damanta Ünite 5, J-Lax Galaksisi, Neeu gezegeni.
Dormanta Unité 5, galaxie de Jalax, planète Heelm.
LAX ihtimal dışı.
On exclut LAX.
Saat 8'de bir kargo uçağı LAX'ten Meksiko City'ye uçacak.
Un avion-cargo quitte Los Angeles à 20h, direction Mexico.
LAX, kargo gidiş bölümü. - Başaramazsın.
Non, appelez votre compagnie Kate.
- "Hex Lax"?
- "Affreux-disiaque"?
- LAX, gidelim!
- LAX, allons-y!
Imza toplayacagm, birkaç dostumu görecegim, ve sonra lax'den sabah 6'da uçagm kalkyor. Benimle taklsana.
Récupérer des signatures, voir des amis et je reprends l'avion à 6 h. Vous m'accompagnez?
- Ayrca bir yüzlük daha, uçaga kosturmamam için beni lax'e götürdügünde.
- 1 00 $ supplémentaires pour que j'aie mon avion sans devoir courir.
Daha füme isteyen olur mu?
Vous reprendrez du gravad lax?
MÜSHİL
Quick-Lax - LAXATIF
LAX, Long Beach ve Ontario'ya bir emirname yayınladım.
J'ai envoyé un mandat à LAX, Long Beach et Ontario.
Evet ve, LA havaalanı çok sıkı korunuyor.
Oui, mais LAX est très sécurisé.
Onu yakalamak için havaalanına bir ekip gönderiyor.
Elle envoie des collègues le chercher à LAX.
Yani, Los Angeles havaalanında beni mi bekliyordunuz?
Alors les keufs m'attendaient à LAX?
Havaalanında atlatmıştı.
Il nous a échappé à LAX.
LAX'e bildirelim.
Informe Los Angeles.
LAX, burası Hula 1-2-1, imdat, imdat, imdat.
Los Angeles, Hula, 121. Mayday, mayday, mayday!
LAX kulesi, burası Hula 1-2-1, imdat, imdat, imdat, yetkili pilot ölümcül bir kalp krizi geçiriyor.
Los Angeles, répondez, ici Hula, 121. Mayday, mayday, mayday! Le pilote aux commandes de l'avion a succombé à une crise cardiaque!
O nedenle görevim LAX'i ne denli yarrağı yediğimiz konusunda bilgilendirmek, sonra da önümüzdeki iki saat bu anayı, havada tutmanın bir yolunu bulmak.
Mon job est de mettre Los Angeles au courant de la merde dans laquelle on se trouve et de faire tout mon possible pour maintenir ce "zingue" en l'air encore deux longues heures! Vous, faites ce que vous voulez!
Mümkün olduğunca çabuk LAX'de kriz ekibi istiyorum.
Je veux tout de suite qu'on monte une cellule de crise à l'aéroport.
Beverly Hills, şehir merkezi ve Los Angeles havalanından kaçanlara yönelik arama büyütüldü.
La recherche des gens qui ont fui le centre-ville, Beverly Hills et LAX s'intensifient.
Vali Schwarzenegger için LAx'de bir hidrojen istasyonu açarken aynı zamanda da mülk edinme fırsatı olabilir örneğin.
Ça permet au gouverneur Schwarzenegger d'en avoir un pour assister à des événements où il inaugure une nouvelle station de ravitaillement en hydrogène. À l'aéroport, par exemple.
Bu da ne, LAX?
Qu'est ce qui se passe, on est à LAX?
LAX'e kadar ara sokakları kullanacakmış, çünkü Knott'un meyve bahçesine kadar tüm otoyolda bakım çalışması varmış.
II va à l'aéroport par la nationale car l'autoroute de Los Angeles est complètement bouché.
Seni popüler de yapar. Bilirsin Ex Lax la aynı seviyeye çıkarır.
Ça te rendrait plus célèbre, ça élèverait ton statut.
Evet, FBI ajanlarını havaalanına bırakır bırakmaz oradayım.
J'arrive dès que j'ai déposé les agents du FBI à LAX. Tout va bien?
Bizi Moon ve LAX'e ve Drai'nin yerine götürdü, ve sonra da elbette ki bir striptiz kulübüne gittik.
Il nous a emmenés au Moon, au LAX et au Drai's, et puis évidemment, on a fini dans un club de strip-tease.
Ben müshil kullanırım ama bilmem iyi oldu.
Il y a aussi le Ex-Lax mais chacun son truc.
Şimdi Bay Vaughn, Bay Rusick "lax" mı, yoksa "relax" mı dedi?
M. Rusick a-t-il utilisé le mot "relaxé" ou le mot "relax"?
LAX'teki son gelişmeler gibi...
- Comme à l'aéroport de L.A....
- Bir bar LAX te.
À LAX, l'aéroport.