Lazım Çeviri Fransızca
86,916 parallel translation
- Önce onu çözmen lazım gibi.
Normalement, on doit le régler avant.
Lavaboya gitmem lazım.
J'ai besoin d'aller aux toilettes.
Kapılardan uzaklaşıp TARDIS'e doğru yürümemiz lazım.
On doit s'éloigner des portes et aller vers le TARDIS.
Normalde uyum sağlaması lazım ama bozuldu.
C'est sensé se fondre dans la masse, mais c'est cassé.
"Cesedimi çiğnemen lazım" cümlesini akla getiriyor.
"Faudra me passer sur le corps" c'est ce qui revient le plus souvent.
Ne zamana lazım?
Quand en as-tu besoin?
Ama çok dikkatli olman lazım.
Mais vous devez être très prudent.
Tamam, ne kadar saç lazım?
D'accord, de combien de cheveux avez-vous besoin?
Gömlek lazım.
- J'ai besoin d'une chemise.
Renard'ın saçı lazım.
- On a besoin des cheveux de Renard.
Yiyecek birşeyler lazım.
Besoin de manger.
Biraz uyumam lazım.
Je veux juste dormir.
Buraya bir sakinleştirici lazım.
On va avoir besoin de sédatifs!
Oda lazım mı?
Besoin d'une chambre?
Bir bahane mi lazım?
T'as besoin d'une excuse?
Eve'le konuşmam lazım.
Je dois parler à Eve.
Geri çekilmeniz lazım!
Toi, recule!
Parmak izi lazım.
Il faut une empreinte de pouce.
Sormamız lazım
On doit demander.
- Bir şeyler yapmanız lazım! - Tamam tamam!
Tu dois faire quelque chose!
- O'nunla konuşmam lazım.
- Je dois lui parler.
Hemşireyle konuşmamız lazım.
On doit parler avec l'infirmière.
Bu kişiyle görüşmemiz lazım.
On doit parler à cette personne.
Rahatlaman lazım.
Tu dois te reposer.
- Tamam, bunu duyması lazım.
- Très bien, il doit entendre ça.
Bana su lazım!
J'ai besoin d'eau!
Evet, işte bu yüzden yata ya da başka bir yere vurgun yapmamız lazım, en kısa sürede.
C'est pour ça qu'on doit se faire le yacht rapidement.
Saat 7'de. İlk ısırığı onun aldığından emin olmak lazım.
Si elle goûte la première.
Hepinizi toplamam lazım.
Je veux vous voir tous.
- Birkaç çöp atmam lazım.
- On a un petit problème à régler.
İşemem lazım zaten.
Je vais aux toilettes.
Buluşmamız lazım, anladın mı?
Viens me retrouver.
Hemen buluşmamız lazım.
Viens me retrouver tout de suite.
Lütfen, beni araman lazım. Sana ihtiyacım var.
Rappelle-moi, j'ai besoin de toi.
Benim gitmem lazım.
Je dois y aller.
Onu görmem lazım.
Je dois aller le voir.
- Hayır, senin eve gitmen lazım.
- Non, rentre chez toi.
- Onu görmem lazım.
- Je dois aller le voir.
Katrina, kod adım üzerinde çalışman lazım çünkü çok belli oluyor.
Katrina, tu dois repenser à mon nom de code, car c'est trop évident.
Kady, hadi yardımın lazım.
Kady, viens, j'ai besoin de toi.
Kendini toplaman lazım ve bana söylemen gerekiyor.
J'ai besoin que tu reprennes tes esprits, et j'ai besoin que tu me parles.
Çözülmüyor. Bir şeyler almam lazım.
Mais j'ai besoin de fringues.
"Bir şeyler almam lazım."
"J'ai besoin de fringues."
Bir şeyler almam lazım çünkü internet'te eski giysi satıyorum.
J'ai besoin de fringues pour les revendre en ligne.
Çıkmam lazım.
J'y vais.
Yani iş bulmam lazım.
Je dois me trouver un boulot.
Hangi isimle aramam lazım?
Je cherche quel nom?
Benim dışarıda, tutkumun peşinde gidiyor olmam lazım.
Je dois aller poursuivre ma passion.
Buradan çıkıp gitmem lazım.
Je dois sortir d'ici.
Destek lazım!
Recule!
Harvey, neredesin? Konuşmamız lazım.
Tu étais où?