English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ L ] / Lead

Lead Çeviri Fransızca

91 parallel translation
"Only Love Can Lead the Way."
''Only Love Can Lead the Way.''
"Only Love Can Lead the Way." Sarhoş eder adamı.
''Only Love Can Lead the Way.''Une chanson tonifiante.
Lead Hill'de sırtında bıçakla yol ortasında yüzüstü yatan... kızı hatırladın mı? Adli doktor intihar demişti. Tabi.
Cette fille poignardée dans le dos dont le coroner dit... qu'elle s'est suicidée...
DAVID ST HUBBINS Lead Gitar
DAVID ST. HUBBINS Lead Guitar
NIGEL TUFNEL Lead Gitar
NIGEL TUFNEL Lead Guitar
Lead gitarda, Nigel Tufnel!
Nigel Tufnel, première guitare!
- General Hill wishes to inform you that he is going to Gettysburg this morning with his lead division general, Heth.
- Le général Hill souhaite vous informer qu'il... se rendra à Gettysburg ce matin avec son général de division, Heth.
Evet, var. LEAD adinda bir grup.
Oui, il y a un groupe qui s'appelle PALEG,
LEAD.
PALEG.
Lead gitaristsin, Oz.
Tu es le guitariste solo.
Cougars lead 27-7 onde ve 3. ceyregin yarisi.
Les Cougars mènent 27 à 7, au milieu du 3e quart-temps.
Lead gitarda Bob Klose vardı. Fakat demo olarak Syd'in "Lucy Leave" şarkısını kaydettikten kısa süre sonra gruptan ayrıldı.
Le guitariste Bob Klose quitta le groupe après les prises de "Lucy Leave" de Syd, comme démo.
Esas oğlan, şarkı söyleyen veya lead gitar çalan kişidir.
Celui qui chante ou qui joue la 1ère guitare.
Değişmeye başladılar. Lead gitar çalan Stevie'nin bir gece yedinci parmağı çıktı.
Ils ont changé : un 7ème doigt a poussé à Stevie, le guitariste.
Ablam, Lead yakınlarında babamın fotoğrafına benzer biri... olduğunu duymuş. Öğleden sonra gidip bakabilirsem, minnettar olurum.
Ma sœur a entendu parler d'un homme qui ressemble à mon père, à Lead, et je vous serais obligé de me laisser y aller cet après-midi.
Lead'li Tom Smith.
Tom Smith, de Lead.
4.numarayı seçtin ve o da Barut Kurşun, Luke.
Vous avez choisi le jeton no 4, c'est-à-dire le taureau Gunpowder et Lead.
Kurşun yağmuruna tutuldun Çünkü
You caught in lead showers Just because
Kurşun yağmuruna tutuldun Çünkü Zencilerin şakası yoktur Yağmur hep sağanak olur
You caught in lead showers Just because les négros n'aiment pas jouer, un malheur n'arrive jamais seul
- Şimdi Lead'te bir papazım.
Maintenant, je prêche à Lead.
Lead gitarist çıktı ve yeteneğinin çok üstünde çalmaya başladı.
Le guitariste s'est mis à sortir des riffs au-dessus de ses capacités.
Bu bir pena. Ben de lead gitaristim.
C'est pour la guitare et je suis le guitariste.
- That sang my lead?
C'est lui qui a chanté ma partie?
O kadın Lead'de, Cheyenne de değil.
Elle est à Lead, pas à Cheyenne.
Lead'de mola da vermez.
Il s'arrêtera pas pour baiser.
Hearst idari karargahını Lead'e taşıyor.
Hearst déplace son siège à Lead.
En azından onlar iğrenç tenli, yaşayan en şişman ve en çirkin lead vokal değiller.
Au moins tu n'es pas le chanteur le plus gros, laid et répugnant qui existe.
Nişancıysam, adalı püskürtürüm.
# The marksman, I spray the lead
İyi eğitin ve açın önlerini onların
Teach them well and Let them lead the way
Krieger asla pena kullanmaz lead ve ritim gitarı her zaman tırnaklarıyla çalardı.
Il joue sans médiator. Jouant l'accompagnement ou les solo avec ses doigts.
Hot Lead?
Hot Lead?
Pekâlâ, Hot Lead Heavy Caliber'in taklidiymiş.
Hot Lead était un cover band de Heavy Caliber.
Biz'Hot Lead'iz!
On est Hot Lead
Hot Lead'in ilk solisti Tyler Sims... Mitch Wagner'a yaptığı o saldırı yüzünden ilçe hapishanesinde dört ay yatmış.
Le 1er chanteur de Hot Lead, Tyler Sims, a pris 4 mois de prison pour l'agression de Mitch Wagner.
Eee ne olmuş yani?
On est Hot Lead. Et alors?
Mitch Hot Lead'de onun yerine geçti... Ve Tyler da ona saldırdı.
Mitch l'a remplacé dans Hot Lead et Tyler a agressé Mitch.
Geçen yıl Hot Lead için girdiğin ses sınavı hakkında bir şeyler sorsak sorun olur mu?
On peut parler de votre audition pour Hot Lead, l'an dernier?
Belki de Hot Lead'de olmalısın.
Vous devriez postuler pour Hot Lead.
Hot Lead'in sahne aldığı bütün tiyatrolardan seyirci listelerini topluyoruz.
Donc on a toutes les ventes de billets de toutes les salles où Hot Lead a joué.
Diğer Hot Lead hayranlarıyla irtibata geçtim.
J'ai pris contact avec d'autres fans de Hot Lead.
Paul Kinsey ile The Two-Stroke Lead.
Paul Kinsey a deux points d'avance.
Athena'nın diyarına giden yolu göster.
Lead us to the Realm of Athena!
Fark ettin mi, benim baslarım onun lead gitarını nasıl izledi.
T'as vu comment ma basse talonnait sa guitare?
♪ Burada insanlar, onların yollarını doğru bir şekilde kurşunlarsa... ♪ Sokaklar ısınırsa... ♪ Ve gençler onları soğuktan alırsa
♪ Here's the people, lead them in the right way ♪ Cos in the streets it s getting hot ♪ And the youths them a-get so cold
Zaten ikinci gitara ne gerek var ki?
Sympa de passer. Qui a besoin d'un lead guitar?
Lockman ikinci bazdaki lead'de ama Thomson bir atış yaparsa rüzgar gibi koşacak.
Lockman est tout près de la 2e base, mais il volera si Thomson vise la première.
Lead Belly.
Lead Belly.
10 puan için doğru. "Lead lives of quiet- -"
Exact.
~ Well, you can lead a horse to water ~ nbsp
# # Mais on ne peut pas le faire boire Tu as le ventre d'un pécheur # #
- O bir kız. - Ve biz de Hot Lead'iz.
C'est une fille.
Ama birileri bir süredir Hot Lead'i takip ediyormuş.
Mais quelqu'un traquait Hot Lead depuis longtemps.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]