English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ L ] / Leche

Leche Çeviri Fransızca

387 parallel translation
Kocam için vitrinlere bakıyordum da.
Je fais du leche-vitrine pour mon mari.
Dulce de leche.
Dolce de Leche.
- Leche de "süt" demek.
De signifie "de" et leche signifie "lait".
Dulce de leche?
Dolce de Leche?
Leche de la Madre ne demek?
Que veut dire Leche de la Madre?
- Leche de la Madre mi?
- Leche de la Madre? - Oui.
Problem değil, aptal.
Pas de probleme, leche-cul.
- Bu yalakalardan bıktım artık.
J'en ai marre de tous ces cons qui font la LECHE!
- Lanet yalaka.
- Espece de leche-cul!
Biliyor musunuz, bir arkadaşım Metropolitan Sanat Müzesinde çalışıyor.
è Il leche le carrelage.
O şişko, toparlak komşum Bay...
Cet ours mal léché, mon voisin?
Haklısın, korkağın tekiyim!
Vous avez raison. Je suis un léche.
Kaşığı yaladığın için teşekkürler.
Merci d'avoir léché la cuillère.
Dürüst olmam gerekirse Mick, kendimi biraz fazla kaptırdım.
Pour être honnête avec moi-même, Mick, je sais qu'on m'a léché les bottes.
Seni solucan!
Léche-botte!
Değerli yüzünü yaladı.
Il a léché son cher visage... et lui a soufflé au nez,
O yaladığın parfüm, Alman malı bir zehirdi.
Le parfum que vous avez léché est un poison mortel venant d'Allemagne.
Kendimi bir hafta masa yalamış gibi hissediyorum.
J'ai l'impression d'avoir léché un pain de sel toute une semaine.
Simgemiz bozayı olmalı, o gülünç kartal değil. Züppe akbaba bozuntusu.
Il nous symbolise mieux que cet aigle ridicule... qui n'est qu'un vautour bien léché.
Fakat amcam onu vurdu. Tereyağına ağzını soktu diye.
pour avoir léché une motte de beurre.
Bahsettiğim köpeğim ağzını o tereyağına ağzını soktuğundan beri...
Je ne sais plus depuis le jour où mon chien a léché du beurre.
Beni yaladı.
Il m'a léché.
- K.Y. kıç yalayıcısının kısaltması.
- L.C. Comme léche-cul.
- Kıç yalayıcısı.
- Léche-cul.
Evlat annenle ben seni, Finkelstein Çocuklarına göndermek istiyoruz.
Mon fils, ta mére et moi voudrions que tu fasses de la léche au fils Finkelstein.
Annesiz çocuk... Kimsenin çocuğu değildir...
Ta mère t'a mis au monde, mais elle t'aura pas léché, sans doute.
Kıçını iyi yaladın mı?
Tu lui as bien léché le cul!
Evet, amele, Converse'mi öp!
Ouais, minable, léche mes pompes!
Sen onun ayakkabılarını ve herşeyini öptün.
Tu as léché ses chaussures et tout.
Son seçmeden sonra, anüsümü yaladığına minnettardı.
Après sa dernière audition elle était si reconnaissante qu'elle m'a léché l'anus.
- Lucky benim en iyi arkadaşımdı!
J'ai juste léché de la confiture sur mes bras et j'ai avalé des poils.
Tamamen yok olana kadar küçük hayvanlar onu yaladılar.
Et tous les petits animaux l'ont léché jusqu'à ce qu'il n'en reste rien.
Onları sadece yaladım.
J'ai seulement léché ceux-là.
Oh, iğrenç. Bu da nedir? Bir sümük topu.
Je me suis inscrit à cette fameuse loterie, j'ai léché et collé toutes les vignettes de ces magazines sur mon formulaire.
- Uzak dursun benden. - Özür dilerim. - Onu bir daha görmek istemiyorum!
II m'a léché les bottes!
O heriflerle takılmaya devam edersen sen de pisliğe batarsın.
Fais-leur de la léche, et tu plongeras avec eux.
Hiç baştan aşağı yalandığın oldu mu?
As-tu jamais été léché partout?
Dün gece Bob'u yaladım. Ayak parmak aralarını bile.
Cette nuit j'ai léché Bob, même entre ses doigts de pied.
Evet, bir keresinde tahtadaki tebeşiri yaladığı için okuldan eve gönderilmişti.
Elle s'est fait renvoyer de l'école une fois. Pour avoir léché la craie du tableau.
Bir kitapta, bir azizin bir duvarı yalayıştan sonraki hayalini okumuş.
Elle avait lu qu'une sainte avait eu une vision après avoir léché un mur.
Yala onu. Hepsini yala.
Léche son sang!
Bunu yalamadın değil mi?
Tu as léché ton assiette?
Bacaklarımı açıp beni yalamaya başladı.
Il a écarté mes fesses et m'a léché le petit trou.
Kendini sevdirmeye çalışma Travis.
Fais pas de la léche, Travis.
Kimin kıçını öptüm?
À qui j'ai léché le cul?
Bizim ihtiyar'a Özür dilerim.
Ce vieux c... cet ours mal léché.
- Huysuz ihtiyar.
Bref, mon rédacteur... L'ours mal léché.
Kaplanın tek yaptığı elimi yalamaktı.
Le tigre m'a seulement léché la main.
Bu hikâyeyi Russell Dalrymple'a yani NBC'nin başkanına götürdük ve adam deli gibi inandı.
Nous avons soumis cette histoire à Russell Dowripple, le PDG de NBC, et il s'est léché les babines.
Lincolnshire yalakası!
D'ours mal léché du Lincolnshire!
Jerry size iyi vakit geçirtiyor mu? Hayır, geçirmiyorum.
Ne leche pas le carrelagè!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]