Matchbox Çeviri Fransızca

Bir oyuncak vardı, kibrit kutusu kadar bir araba.

C'était un jouet d'enfant, un petit véhicule de chez "Matchbox".

Metal grubu olarak harikaydılar, ama bu bana sorarsan, "Matchbox 20'ye" beş basar.

Ils faisaient du bon hard, mais ça... c'est encore mieux que Matchbox 20.

Çünkü bu gitarla Match Box Blues çalınmıştı.

Celle ci a joué "Matchbox Blues".

Match Box Blues!

Oh! "Matchbox Blues".

Şehirde Matchbox 20 * konseri var.

Un concert de Matchbox 20 en ville. Tu plaisantes?

Matchbox arabalarıyla oynuyoruz diye biyolojiden atılışımızı hatırladın mı?

Tu te souviens quand on s'est fait expulser, car on jouait aux voitures?

- Matchbox mu Hot Wheels mı?

- Une Majorette?

Matchbox 20'nin bir araya gelip konser vereceğini duydunuz mu?

Vous savez qu'il va y avoir une émission avec les Matchbox twenty?

Bu Matchbox 20'den Rob Thomas.

C'est Rob Thomas de Matchbox 20.

Matchbox 20.

Matchbox 20...

Sonra, Matchbox 20'nin solisti Rob Thomas, o da oradaydı.

Et y a Rob Thomas, le chanteur de Matchbox 20, était là aussi.

Aslında türünü tanımlamak pek hoşuma gitmiyor ama sanki bilemiyorum, "Matchbox 20" ile "The Fray" karışımı gibi.

J'aime pas trop les définitions, mais c'est genre... Disons, entre Matchbox 20 et The Fray.

Matchbox 20 çalarken kızlara asılan kolejli gençler değiliz.

On cherche pas à se taper de la gonzesse.

Bayanlar baylar, bir kez daha karşınızda Matchbox 20.

Une fois de plus, Mesdames et Messieurs, Matchbox 20.

Matchbox 20'yi seviyorlar ve lanetlerden korkuyorlar.

Ils adorent Matchbox 20, et ils redoutent des malédictions.

Sonra sana Matchbox tank almıştık.

Ensuite, on t'a acheté ce tank miniature.

Hala cebinde o kibrit kutusu büyüklüğündeki arabayı mı taşıyorsun?

T'as encore cette voiture Matchbox ( marque ) dans ta poche?

Matchbox Twenty'den dostlarının geleceğini söylemedin. Gelebilirdim.

Vous m'avez pas dit que le chanteur du groupe Matchbox Twenty était là.