Matter Çeviri Fransızca
196 parallel translation
Hey! Derdin nedir senin?
What's the matter with you?
Matter amcan ve ben umurunda değil miyiz? Bugün her zamankinden daha erken kalkmak zorunda mıydın?
Ton oncle et moi avons été réveillés un peu plus tôt que d'habitude!
# Çünkü bana verdiğin arkadaşlık # # Beni daha cesur yaptı # # Nereye gidersem gideyim, daha iyi bir maaş bulamayacağım #
[because the friendship that you gave... ] [... has taught me to be brave... ] [ no matter where I go, I will never find a better prize ] [... find a better prize]
Bu olayda Rahip Matter'ın öldürüldüğünü kanıtlayacak kadar.
Dans ce cas-ci, ça pourrait prouver que le révérend Mather a été tué.
"She cannot hope to keep her flower safe " No matter how hard she try " I'm a great wizard, a wizard am I
Plaignez le sort de la pauvre fille Car elle ne peut garder sa fleur C'est de l'amour le puissant sortilège
And you will personally report to me any infraction no matter how minor or trivial they may appear.
Et vous me signalerez personnellement toute infraction... même si elle vous semble insignifiante.
It doesn't matter what you say.
Quoi que vous disiez.
I love him and I'm going to stand by him no matter what.
Je l'aime et je resterai à ses côtés, quoi qu'il arrive.
Your hard-on for smiting has prevented us from negotiating... what ought to be the relatively simple matter of catching or staying on a bus.
Ton penchant pour abattre les gens nous a empêchés de négocier... une chose aussi simple que de prendre un bus.
/ No matterwhatyou think /
/ / No matter what you think / /
Bununla Pinciottilerin evine bakabilir ve sıklıkla çıplak Midge'in keyfini yakından ve kişisel olarak çıkarabilirsin.
Avec ça tu vas pouvoir matter chez les Pinciotti et accessoirement apprécier.. une Midge dénudée, si proche de toi et intime...
I'm getting pussy no matter what
Je bourrerai de la chatte coûte que coûte
I'm gonna win herback No matter what it takes
Je mettrai tout en oeuvre Pour qu'elle me revienne
It was a matter of time before they realized their take would go up if they got blood on the track.
Ils devaient bien finir par réaliser que leurs recettes augmenteraient avec du sang sur la piste.
Anlatmak istediğim neden insanlar bizi izlemek için bu kadar büyük paralar veriyor?
Ben d'après moi... tout simplement, pourquoi des gens paieraient si cher pour nous matter?
Kafanızdaki ses ne derse desin dış düşman diye bir şey yoktur...
There is no such thing as an external enemy, no matter what that voice in your head is telling you.
Ona çıkarıp "Yakartop" DVD'si mi vereceğim?
Me matter'Dodgeball'en DVD?
Seni yoldan çıkartmama neden olan sendin Önemli değil kim olduğun
You make me violate you No matter who you are
Onları yoldan çıkartmama neden olan onlardı Önemli değil kim oldukları
They make me violate them No matter who they are
Seni kirletmek zorunda kaldım, kim olduğunun önemi yoktu!
You make me violate you No matter who you are
Onları kirletmek zorunda kaldım, kim olduklarının önemi yoktu!
They make me violate them No matter who they are
Sen, ben çamaşırları toplarken iç çamaşırı giyişimi seyreden garip adam mısın?
C'est vous, le gars bizzare qui aime me matter quand je mets mes sous vetements a sécher sur le fil du jardin?
Halk içinde dik dik bakmanın dakikası 5 dolar.
Morveux, c'est 5 dollars par minute pour matter en public.
Yalnızca sen bir kıça bakabilesin diye değil
Et pas uniquement pour que t'aies un magnifique cul à matter...
"Fecal Matter" a tatil yaptırdığım güne kadar her zaman Krist'in müziğimi duymasına çalıştım ve o, hiç dinleme zahmetine girmedi sonra, bir gün bana geldi ve dedi ki :
Donc j'ai enregistré la démo "Fecal Matter" avec Dale [ ndt - - "Melvins" ] en essayant de la faire écouter à Krist mais il ne prenait jamais le temps de l'écouter Un jour il est venu me voir et m'as dit :
İnternette sadece porno izlesen olmaz mı diğer bütün erkekler gibi?
Il l'a allumé sur le net. Tu ne peux pas juste matter du porno sur le net comme n'importe quel gars normal.
Ama siz bunu sadece kirli şeylere bakmada kullanıyorsunuz.
et vous les utilisez pour matter des cochonneries?
- Ne gecesi? - Beyim Maddesi.
- Brain Matter.
- Beyin Maddesi mi?
- Brain Matter?
- Beyin Maddesi!
Les Brain Matter.
Beyin Maddesi sahneye çok geç çıkıyor.
Vous savez, les Brain Matter jouent vraiment tard.
BE-ge-Yi-gi-N MA-ga-DDE-ge-Sİ'nden YI-gı-RTTI-gı-N.
C'est mort pour Brain Matter. J'espérais vraiment y aller.
Beyin Maddesi.
Brain Matter.
Biliyor musun, evde kalıp film izlemeliydik.
On aurait dû rester à la maison matter un film.
İnsanları bunu yaparken izlemekten hoşlanıyor.
Il aime matter les gens en train de le faire.
SCIENTIFIC AMERICAN GRİ MADDE'nin Elliott Schwartz'ı
GRAY MATTER de Elliott Schwartz
Bu Gri Madde'deki White.
Voilà le White de Gray Matter.
Birlikte Gri Madde Teknolojileri'ni meydana getirdi.
Ça a donné Gray Matter, pour matière grise.
Gelip Gri Madde'de sana çalışmamı mı istiyorsun?
Tu me demandes de venir à Gray Matter?
- Evet. Geçen sene Celeste davası hakkındaki makaleni okumuştum.
I read your amicus brief on the Celeste matter last year.
No matter where and how he tried, he always faced failure.
Peu importe où et comment, il était toujours face à l'échec.
Gorunuse gore Gri Madde artik herkesten daha fazla dayanamiyor.
Apparemment, Gray Matter n'est pas plus protégée que les autres.
Çok zekice, onu vuralım.
Cool, on ira la matter.
hızlı arabaların hakkında birbirlerine lanet ediyorlar fakat sorun değil çünkü plastik paket yapıyorum
It s all about fast cars And cussing each other # But it doesn t matter Cos l'm packing plastic
* Nerelere bakarsan bak * * seni benim kadar... *
You'll never find No matter where you search
Çeviri ; maksimiliano.
Team Dark Matter
Don't matter a damn.
a n'a pas la Moindre iMpoance.
Anayasaya denk bütçeyi zorunlu tutan değişmez bir madde de ekleseniz sonuç değişmez.
It won t matter if we pass an iron-clad amendment to the Constitution mandating a balanced budget.
İzlemek ister misin?
T'as envie de matter ou quoi?
ÇEVİRİ : oandiç Keyifli Seyirler!
La Dark Matter Team vous présente...
Dark Blue S01E01
La Dark Matter Team vous présente...