Merlin Çeviri Fransızca
1,605 parallel translation
Bir şeyi unutuyorsun Merlin.
Tu oublies quelque chose.
Kapa çeneni Merlin.
- Tais-toi.
Dinlendiğini görmek sevindirici Merlin.
Content de te voir te reposer.
Sezgilerin oldukça güçlü Merlin.
- Quelle perspicacité!
Merlin, ayağa kalk.
Merlin, debout.
"Yap şunu Merlin. Yap bunu Merlin."
"Fais ci, fais ça."
Merlin, Tanrı'ya şükür.
Merlin, Dieu merci.
Saçmalama Merlin.
Ne sois pas sot.
Onun adı Merlin.
Son nom... Merlin.
Olmaz Merlin. Konuşamazsın.
- Non, hors de question!
Çok ciddiyim, Merlin!
Je te le dis.
Korkuyorum, Merlin.
J'ai peur.
Büyü, Merlin.
C'est de la magie.
Lütfen, Merlin. Birinin daha bunu kabul etmesi lazım ki tüm olanları hayal ettiğimi düşünmeyi bırakayım.
Pitié, je veux juste l'entendre dire, que j'arrête de me tourmenter!
- Merlin, komik olmaya çalışman hakkında ne söylemiştim? - Olmamamı.
- On a dit quoi avec tes blagues?
Merlin, dün gece söylediklerimi önemseme.
Oublie ce que j'ai dit l'autre nuit.
Muhafız, odasına çekildikten sonra ilacı Merlin'in getirdiğini söyledi.
Pour les gardes, Merlin les lui a remis, à son retour dans ses appartements.
Merlin, ne yaptın?
- Qu'as-tu fait?
Hadi, Merlin.
Debout, Merlin.
Merlin nerede?
Où se cache Merlin?
Hayır, Merlin. Olmaz.
- Impossible.
Teşekkür ederim, Merlin.
Merci, Merlin.
Benden bir şey saklayamazsın, Merlin.
Tu ne peux rien me cacher.
Çevirmen : Flair
Merlin - 2x04 Lancelot and Guinevere
Seni engellemeyecektim Merlin.
Ce n'est pas mon intention.
Ne yapıyorsun Merlin?
Que fais-tu?
"Önemli değil, hallederiz Merlin."
Ce n'est que Merlin. "
Ve Merlin bunu birine söylemeye cüret edersen sana yemin ederim, hayatını cehenneme çeviririm.
Si tu t'emportes à le répéter à quiconque, je te jure que ta vie sera un enfer.
- Kapa çeneni Merlin.
Boucle-la, Merlin.
Gerçekten işe yaramaz birisin, değil mi Merlin?
Tu es vraiment un cas désespéré.
Seni halen eski numaralarını kullanırken görüyorum Merlin.
Toujours les mêmes tours.
Sen gerçekten ahmaksın, değil mi Merlin?
Tu es vraiment un cas perdu, Merlin.
Bugün daha çok işimiz var.
Depêche-toi, Merlin. La journée est chargée.
Merlin, dün geceyi bir mağarada geçirdiğimizi düşünürsek burası gayet rahat. Teşekkür ederim.
Ayant passé la nuit dans une grotte, ceci sera des plus agréables.
Hiç kuşkum yok Merlin, bunun için iyi bir açıklaman vardır.
Je suis persuadé que tu as une très bonne explication à donner.
- Hayır Merlin, tam olarak göründüğü gibi.
- Non, c'est exactement ça.
Gördüğün şeye nadiren denk gelinir, Merlin.
Tu as vu son vrai visage.
Teşekkürler Merlin.
Merci, Merlin.
Merlin denen çocuk.
Ce Merlin.
Merlin. Onu yok edeyim mi, Sahibe?
Dois-je m'en occuper, maîtresse?
- Lütfen bir şey söyleme Merlin.
Par pitié, ne dis rien.
- Ama onu tanıyorum, Merlin.
Navré. Je le connais.
Bu iyi olmadı Merlin. Ölene kadar onun trol olduğunu söylesem de beni dinlemeyecek.
Je peux me fatiguer à lui répéter, il n'écoutera pas.
Mesele de bu zaten Merlin.
C'est le but.
Merlin, kim bu adam?
Qui est-il?
Merlin senden- -
J'aimerais que tu...
Merlin, burada ne arıyorsun?
- Que fais-tu ici?
Hadi, Merlin.
Merlin - 2x05 Beauty and the Beast ( 1 / 2 )
Merlin!
- Rien.
Şimdi Merlin, yapmanı istediğim bir iş var.
- J'ai besoin de toi.
Merlin, Catrina'yı takip etmeliyiz.
Nous devons la surveiller de près.