English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ M ] / Mımmm

Mımmm Çeviri Fransızca

392 parallel translation
Mımmm. Mükemmel.
Il est très bon.
Kötüydü, değil mi? Mımmm-hımmm.
Je n'ai pas remarqué.
Hep ısıdan ötürü. Mımmm-hımmm. Hayret.
Et tout ça à cause de la chaleur?
Oh, ve, uh, mımmm, beden canlandırma.
Et pour se remettre en forme.
Sen olsan gereke. Mımmm.
C'était censé être toi.
Mmm, ben de öyle düşünmüştüm.
- Je m'en doutais.
"Mmm-hmm" deyişinden hiç hoşlanmadım.
Je n'aime pas ce "hum".
Mmm, evet, bu yüzden Roma'da bu işi aldım.
C'est pour ça que j'ai pris cet emploi à Rome.
Mımmm-hımmm.
Mmm-hmm.
- Mmm. - Şimdi gel bakalım.
Allez, viens!
Böylesine eşsiz bir türe rastlamamıştım.
Mmm... Je n'avais jamais vu de si beaux spécimens.
- Peki, Seni köşede gördüm. - Mmm? Ve Charlie'ye sordum, ve o bana senin...
Je vous ai vue... et Charlie m'a dit...
Karşınızda son şarkıları "Mmm Mmm, Mmm, Aşkla Dolu Karnım" ile Jackie Charlton ve Flütler.
Leur plus récente chanson, "Miam, miam, miam, j'ai de l'amour plein mon âme". Jackie Charlton et les Tonnettes.
Mımmm. Gelmeyeceğini sanmıştım.
Je croyais que tu ne viendrais pas.
Bunu benim için almak ister misin, Doktor? Mım-Hımmm.
Vous pouvez m'ouvrir, Doc?
Mımm-hımmm.
Oui.
Mımm-hımmm. Orada şarışın olurlar.
Ils sont blonds là-bas.
Ben de çok, çok fazla içerim. Mımm-hımmm
Je fume trop, moi aussi.
Mımm-hımmm. Mımm.
Oui.
Benim attığım dikiş hala belli. Mm-mmm.
Je vois que mes coutures ont tenu bon.
Burnumu kıvırayım mı?
- Pinces moi le nez? - Mmm.
Hayır. Mımm-hımmm.
Je ne l'ai pas lu.
Mımm-hımmm.
Non.
Hımmm bir dizi resimlerimi çekeceğinize söz verdiniz. Tek ilgilendiğim bu.
Tout ce qui m'intéresse, c'est que tu me prennes en photo.
Pekala... Hımmm... Kırmızı bir fular takacağım.
D'accord je porterai un foulard rouge.
Iı, şey, mmm, Aslında, Lord Smithwick, Kısa bir süre önce Holmes'den bir telgraf aldım.
À vrai dire, Lord Smithwick,
Hımmm ben de çocukluğumda, bataklık kuşlarını seyreder, annemin kabrine çullanır, hatırladığım kadarıyla şöyle düşünürdüm :
Quand j'étais gamin, en voyant les chauves-souris voleter dans la cave de maman, je me disais...
Evet hanımlar.Bir mola verelim. Bu arada ben de Jim Jupiter, su yosunu ve yabani ot karışımı hazırlayalım. Mmm.
Faisons une pause pendant que je prépare mon milk-shake aux germes de blé.
mm... karımın para hastalığı için, ve, mmm... bana 5000 dolar vereceğini söyledi.
- Qu'allons-nous faire, Al? - "Qu'allons-nous faire, Al?" "Qu'allons-nous faire, Al?"
Mmm... yalnızca... - Biraz sigara içiyordum...
Je suis en train de m'offrir une cigarette tranquillement.
- Kereviz püresi yaptım.
- Mmm, j'adore ça. - Vous avez prévenu Tatie?
Mmm, Leslie'yi görmezsen eğer sana ben bakarım.
- Moi, je peux t'examiner. - Tu es gynécologue.
Mmm, sanırım Dr. Reed zaten bahsetmiştir, um, tümör daha da büyümüş.
Le Dr Reed a dû vous dire que la tumeur avait grossi.
Mmm! Hoşçakal benim küçük özel adamım!
Au revoir, mon petit garçon à moi.
Erimiş domuz yağı kokusuna bir kez alıştınız mı onsuz bir hayatı düşünemez olacaksınız. - Mmm.
Une fois habitués à l'odeur de graisse de porc, vous ne pourrez plus vous en passer.
- Zamanım yok.
- Mmm, mon agenda est complet.
Mmm-mmm-mmm-mmm-mmm! Kızlar ateşimi yükselttiniz, sanırım buz kalıbı gerekli!
Oh la la.. c'est fou, l'effet que vous me faîtes..
Mmm, artık bu geceyi anılarımızda hatırlayalım. Tamam.
- On devrait peut-être rentrer.
- Mmm. - Uzun zamandır mı burada?
- Il a froid, à l'hôpital.
Mmm, sanırım herşey yoluna girecek.
Hmmm, je pense qu'il n'y a pas de danger.
- Onu bıraktım. - Hmm - mmm...
Je l'ai jeté!
Peki sen "mmm" yaparken, ben de gidip yeni lambama bir yer ayarlayayım.
Je te laisse à tes "hum". Je vais lui trouver une place.
Mmm, sesi çok lezzetli geliyor bu sabah ben sadece vakumlanmış paketten yulaf ezmesi yiyebildim.
Ça m'a l'air bon, mais j'ai déjà mangé ma bouillie emballée sous vide.
Bunu kendim yaptığımı biliyorsun. - Mmm. Yani, yaptın, yada yaptın mı?
Victime de La dure rà © alità © du ghetto.
Bilmiyorum. - Mmm?
Tu m'aimes vraiment.
Gerçekten yapmamalıyım. Mm-mmm.Hadi ama güzelim. Seni incitmeyeceğim.
D'habitude, je ne vais pas chez des hommes que je ne connais pas.
Ne olduğunu anlayamadım.
Je suis vraiment désolé. Mmm.
Aziz Kevin'ın Kütüğü...
La souche de St Kevin... Mmm, ça m'a l'air bien.
"Hımmm" mı... yoksa "hımmm-mmmmm" mı?
Ce ne serait pas "hmmmm" ou plutôt "hmmm-MMMMM"?
Mmm. Yapalım hadi.
- Elles le seront.
Böyle olacağını söylemiştim sadece ihtiyacımız vardı. Mmm...
Je t'avais dit que c'était ce qu'il nous fallait.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]