Narkotik Çeviri Fransızca
1,196 parallel translation
Bunların Narkotik olmadığını, nereden bileceğim?
Comment je sais que ce sont pas des flics des stups'?
Bu yolu tutarsanız, Narkotik size suç ortağı yaftası yapıştırır. Mal varlığınıza el koyup sizi uyuşturucu kaçakçılığından federâl cezaevine atarlar.
Mrs Betancourt, si vous jouez à ce jeu, vous serez considérée comme complice et jetée en prison pour trafic de drogue.
Görevdeyken öldürülen narkotik polisi. Kirli işlere bulaşmış olabilir.
Il sest fait tuer en service.
Eğer bir dilek hakkım olsaydı, dördüncü koltuktaki insanın güvenlik tarafından narkotik madde bulundurması yüzünden tutuklanmış biri olmasını dilerdim.
Si je n'avais eu qu'un voeu, cela aurait été que la personne de la place 4 de la voiture 6 soit entourée de gardes pour avoir été surpris en possession de narcotiques.
Narkotik mi kesildin başıma?
Tu es un indic'maintenant?
- Lem ve ben Narkotik'e sorduk.
- On est pressés. On a eu les Stups et les Moeurs.
Benim Narkotik'te çalışmama uğraştığın zaman gibi mi olacak?
Comme la fois où vous avez voulu me mettre aux Stups?
Ahlak zabıtasında üç yıl, Narkotik'te bir yıl.
3 ans aux moeurs, 1 an aux stups.
- Daniels, şu Narkotik'ten olan mı?
- Daniels, celui qui était aux Stups?
Evet, narkotik New York'da yakaladı.
Par la DEA. Ils l'ont eu à New York.
Bundan dolayı Narkotik'te falan çalışmayı düşünüyorum.
Alors, je me suis dit : "Les Stups, ce serait bien."
Narkotik'te her hangi bir yer yoksa o zaman haciz memurluğu * gibi bir yerde çalışmak istiyorum.
S'il n'y a rien aux Stups, peut-être la Brigade financière.
Roberto Castellano y Silva Narkotik Şube tarafından aranıyor.
Apparemment, Roberto Castellano y Silva est devenu une des cibles de la DEA.
Müvekkilim, Narkotik olaylarıyla ilgili doğru bilgi vermeye hazır.
Mon client fournira des informations exactes sur l'origine de la drogue trafiquée.
Sanırım Dixon ve Prop Joe işini Narkotik'e bırakabiliriz.
On pourrait offrir Dixon et Prop Joe aux Stups.
Narkotik'te adı Preston Broadus olarak kayıtlıymış.
Preston Broadus pour les Stups.
Çift vardiya, ayrıca Narkotik'ten elemanlar var... Teknik ekipte bir düzine adam yolladı.
Deux services, une équipe autonome, la DEU, et une douzaine de gars de la Tactique.
Sen git, kızını bulmaya karar ver, ve bulduğunda, onun tacizci sevgilisiyle yaşayan, narkotik bağımlısı olduğunu öğren.
Tu prends la décision de retrouver ta fille et tu découvres que c'est une droguée battue par son petit copain.
Eroine terfi edince narkotik onu izlemeye almış.
La D.E.A. le surveille depuis qu'il est passé à l'héroïne.
Narkotik'ten misin yoksa?
Qui es tu, un mec de la brigade des stups?
- Ben dedektif fanning, narkotik'ten.
- Ici l'inspecteur Fanning, des Stups.
Dedektif richard weidner, l.a.p.d., ana narkotik departman.
Inspecteur Richard Weidner, L.A.P.D., Brigade des Stups.
- l.a.p.d., ana narkotik'ten.
- des Stupéfiants.
- Montreuil narkotik biriminden.
T'arrives d'où? Des Stups de Montreuil.
US hükümeti narkotik bölümü Thai hükümeti ile bağlantı kurdu General Yang'un Amerikaya iade edilerek bu hafta mahkemeye çıkarılmasını talep ettiler.
L'agence narcotique de gouvernement des USA sont entré en contact avec le gouvernement thaï avoir le Général Yang a extradé aux USA à tenir d'essai cette semaine.
Narkotik incelemeye göndereceğim onu.
Je l'envoie aux narcotiques.
Narkotik delillerini Valera'ya götürür müsün? Belki tükürük örneği bulmayı başarır.
Tu peux voir si Valera peut récupérer de la salive sur ces narcotiques?
Narkotik, satışını kısıtlıyor.
Et sa production est contrôlée.
- Narkotik polisi değiliz.
- On n'est pas des stups.
Narkotik yasalarını çiğnemekten başım derde girmesin.
J'aurai pas d'ennui avec les stups pour avoir violé quelques lois?
Narkotik gibi de görünmüyorsunuz.
Et vous n'avez pas l'air des stups.
- Narkotik değil.
- Pas des stups.
Hala AG C işini yapabilirsin, ama çete veya narkotik görevi olmaz.
Vous vous occuperez de l'AG C, mais plus des gangs et de la drogue.
Merkezde bunun için Narkotik Ekibi var.
Les stupéfiants sont là pour ça.
En azından narkotik köşelerden gidene kadar.
Au moins, jusqu'à ce que les stups dégagent d'ici.
Narkotik geri gelebilir.
Ça se peut que les stups reviennent.
Bu kovuşturma işlerini narkotik yapacak.
On laisse les stups s'en occuper.
Yani bu andan itibaren... Stringer Bell'in işlerine narkotik bakacak.
En attendant, Stringer Bell, c'est l'affaire des stups.
Narkotik, hapishane bağlantılarından, Burns'ün D.K. Nimmanit isimli bir adamla görüştüğü tespit etti.
Selon les stups, Burns a fait de la prison avec un certain D.K. Nimmanit.
- Teslimat ayarlandığında narkotik bize yardım edecek.
- Les stups vont nous aider.
Altı Latin Amerika ülkesinden, narkotik yetkilileri, zirve toplantısı için Miami'deler... Evet. Martin, Frank.
Les responsables de la lutte antidrogue de 6 pays sud-américains sont arrivés à Miami pour une rencontre au sommet organisée par Jefferson Billings, le nouveau Tsar antidrogue...
Bütün narkotik birimleri bir odada olacaklar.
Les grands pontes de la lutte antidrogue tous réunis.
Narkotik köpeklerinden birinin tasması çıkmış.
Un chien chercheur de drogues s'est de nouveau échappé.
Nancy Cahill. Langley'nin Narkotik Birimi'nden bir ajan. Uzmanlığı, yeni sentetiklerin geliştirilmesi.
Son nom est Nancy Cahill, une agent de Langley dans les narcotiques spécialisée dans le développement de nouvelles molécules.
Narkotik!
Stup!
Peki narkotik hidromorfon?
Et le narcotique d'Hydromorphone?
Daha önce narkotik ve Meksika mafyası ile ilgili suçları olmuş.
Des dealers en rapport avec la mafia mexicaine.
Adam Narkotik'ten.
Que fais-tu, frangin?
Narkotik!
Les stups.
Hey, narkotik.
Eh, petit!
İnsanları öldürmek için para alıyordun. Biliyor musun Latin Amerika'da anti narkotik programlarımız var dostum.
On renforce nos Stups en Amérique latine.