Ne bekliyordun Çeviri Fransızca
1,149 parallel translation
Ne bekliyordun? Daha önce bu tür pis işlerde hiç çalışmadım.
J'ai pas l'habitude de bosser dans ces gourbis!
- Ne bekliyordun? Beni gece yarısı uyandırıp neler olduğunu söylemiyorsun.
Ça t'étonne, après m'avoir réveillée en pleine nuit sans explication?
Ne bekliyordun ki?
Tu t'attendais à quoi?
Ne bekliyordun, telgraf mı?
Tu veux quoi, un télégramme?
Ne bekliyordun ki?
Tout va exploser!
Ne bekliyordun ki?
Et comment veux-tu que j'aille?
Ne bekliyordun.
Qu'est-ce que tu crois?
Benden başka ne bekliyordun, askerdim ben!
J'étais dans l'Armée, tu sais.
Evet, ne bekliyordun ki?
- Tu croyais quoi?
Hakikaten ne bekliyordun?
Tu t'attendais à quoi?
Ne bekliyordun?
A quoi t'attendais-tu?
Ama oğlum, ne bekliyordun?
Fiston, qu'est que tu veux...
- Sen ne bekliyordun? - Ben...
- A quoi t'attendais-tu?
- Ne bekliyordun ki, Oturan Boğayı mı?
- Vous attendiez quoi, Sitting Bull?
Ne bekliyordun ki! Bugün şanslı günün değilmiş. Herkesin zevki kendine.
Qu'est-ce que vous voulez, c'est pas de chance, c'est le destin.
Ne bekliyordun ki tatlımı Her hafta yüzlerce ifade alıyorlar.
Que veux-tu, ils en voient passer des centaines par semaine.
- Niye? Ne bekliyordun?
- Vous vous attendiez à quoi?
Ne bekliyordun ki?
Un porc ne peut que grogner.
"Elbette, ne bekliyordun?" dedim.
J'ai répondu. "Tu t'attendais a quoi?"
Ne bekliyordun?
Qu'espérais-tu?
- Ne bekliyordun? Altı üstü uçak yemeği.
Qu'espérais-tu, en avion?
Ne bekliyordun? Hepsi avukat.
Ce ne sont que des juristes.
Ne bekliyordun?
Tu t'attendais à quoi?
Ne bekliyordun ki? Geri almamı ister misin?
Je te les reprends?
Ne bekliyordun?
Qu'est-ce que tu attendais?
Ne bekliyordun ki?
Qu ´ est-ce que tu crois?
Sen ne bekliyordun?
Qu'est-ce que tu croyais?
sen ne bekliyordun?
Vous préférez combien?
Ne bekliyordun ki?
à quoi tu t'attends?
Ne bekliyordun, Batman'i mi?
Qu'attendiez-vous, Batman?
Ne bekliyordun?
A quoi vous attendiez-vous?
Ne bekliyordun ki?
Ça t'étonne?
Ne yapmamı bekliyordun?
Tu t'attendais à quoi?
Ne yapmamı bekliyordun?
Quoi faire?
Ne olmasını bekliyordun?
Qu'espérais-tu?
- Ne demesini bekliyordun?
- Qu'est-ce que tu crois?
Kız arkadaşını zorla kaçırmışsın, başka ne yapmasını bekliyordun? " dedim. O da :
"tu as enlevé sa copine, qu'est-ce qu'il allait faire?"
Ne yapmamı bekliyordun? O kadar insanın önünde yalan söyleyip hemen evet dememi mi?
Voulais-tu que je mente devant tout le monde?
Ne dememi bekliyordun?
Darling... chhhh!
Ne kadar zaman burda nefesimi tutarak kalmamı bekliyordun?
Combien de temps pensais-tu que je retiendrais mon souffle?
Ne yapmamı bekliyordun ki?
- Qu'est-ce que je devais faire?
- Ne dememi bekliyordun ki?
- Qu'est-ce que tu croyais?
- Seni ve en iyi arkadaşını yatakta bulunca ne yapmasını bekliyordun?
Mais à quoi est-ce que tu t'attendais?
Evet dememi mi bekliyordun?
Vous ne pensiez pas que je dirais oui?
Hastayım, ne bekliyordun ki?
Je suis malade, qu'espériez-vous?
Ne yapmamı bekliyordun?
Quoi? J " étais censé venir à pied?
Ne bulmayı bekliyordun?
- Que cherchais-tu?
Ne, senin adını mı vermemi bekliyordun?
Tu attends qu'on lui donne ton nom?
Ne yapmamızı bekliyordun?
Que voulez-vous?
Ne yapmamı bekliyordun?
Qu'est-ce que tu voulais que je fasse?
- Neyi açıklayacağım? Ne zamandır bekliyordun doğru olan zamanı, ve sonra beni onun için terkedecektin?
Que t'attendais le bon moment pour me jeter et la reprendre?