Neeley Çeviri Fransızca
52 parallel translation
O kadar bağırma, Neeley.
On peut sortir?
Neeley, dondurma almak için o paralara dokunamazsın.
Si, et ne touche pas à ces sous.
Annem geçici olarak gecikecek, ama birazdan size katılacak. - Merhaba Neeley. - Merhaba.
Maman s'excuse, elle vient tout de suite.
Henny, kız kardeşinin bir ayağının çukurda olduğunu söylüyor. Neeley!
Henny dit que sa soeur a un pied dans la tombe.
10 sentlik but eti kıymasını isteyin. Hazır kıyılmıştan vermesin sakın. Bir soğan al, Neeley!
Prends la viande chez Werner, mais fais-la hacher devant toi.
Yerine otur Neeley.
Pourquoi?
O zamana kadar Neeley'e yeni ayakkabı almak zorunda kalabiliriz. - Ama anne.
Si ton frère n'a pas besoin de chaussures.
Babam istediği zaman herkesi güldürebilir. Sarhoş olduğu zamanlar hariç. "Hasta," Neeley.
Papa ferait rire n'importe qui, sauf quand il est saoul.
Neeley, bazen bu delikleri bilerek açtığını düşünüyorum.
Neeley, tu fais exprès de faire ces trous?
Ayrıca, Neeley ile aynı sınıfta olup ona göz kulak olsun diye Francie'yi okula bir yıl geç gönderdik.
Nous voulions que Francie et Neeley soient dans la même classe.
Mutlu Noeller anne, Neeley ile benden.
Bon Noël, de Neeley et moi.
Bu da sana baba, Neeley ile benden.
Pour toi, papa, de Neeley et moi.
Neeley'nin sabah okuluna zamanında vardığından emin ol. Öğle yemeğiniz için elmalarınız var.
Veille à ce que Neeley ne sois pas en retard à l'école.
Düşündüm de, belki Francie ve Neeley okuldan sonra öğleden sonraları ve Cumartesileri gelip yanımda çalışabilirler.
Si vous consentiez à ce que... Neeley et Francie travaillent pour moi, après l'école.
Onun Neeley'si var!
Non, elle a Neeley.
Okulu niçin Neeley'e bıraktırmak istemedi? Zaten okulu sevmiyordu.
Il serait resté à l'école, alors qu'il s'en fichait!
Neeley... Bilirsin, böyle bir zamanda erkek çocuğun pek yararı olmaz.
Neeley... un garçon n'est bon à rien dans ces cas-là.
Büyükannenle Sissy'e haber götürmesi için, Neeley'e beş sent ver.
Envoie ton frère chercher ta grand-mère et ta tante.
- Anne, Neeley erkek çocuğu olsa bile burada onun olmasını tercih etmez misin? Sana hep o yardım ediyor.
Tu ne te sentirais pas mieux si Neeley était là?
Neeley, okulu sevmiyor. Okulu bırakmış olsaydı bir daha asla başlamazdı.
Si Neeley avait quitté l'école, jamais il n'y serait retourné.
Neeley gideli çok oldu.
Neeley est parti depuis longtemps.
Johnny burada olsaydı o senin mezuniyetine gider ben de Neeley'ninkine giderdim.
Si Johnny était là, il irait à tes prix, et j'irais à ceux de Neeley.
Selam, Neeley. Naber?
Ça va, Neeley?
Ben Neeley'nin teyzesiyim.
Je suis la tante de Neeley.
- Bebeği yatırmama yardım et Neeley.
Aide-moi à la coucher.
Neeley, ağaca bak.
Neeley, regarde l'arbre.
Ciddiyim, Neeley. Bilmek istiyorum.
Sérieusement, Neeley, je veux savoir.
- Korkarım bilmiyorum... - Mike Neeley.
- Je crois que je ne connais pas...
- Ajan Neeley, Şikago bürosundan.
- Agent Neeley, de Chicago.
Teğmen Strozah, bunlar FBl ajanları : Halloran, Neeley.
Lieutenant Strozah, les agents du FBI Halloran et Neeley.
Özel Ajan Neeley, o kadınla yukarıda ne yapıyordun?
Agent secret Neeley, que faisiez-vous avec cette femme?
Demek sence ben kötü polisim ha, Neeley?
Alors, je suis un mauvais flic, Neeley?
Koş, Ajan Neeley!
Vite, agent Neeley!
Atla Neeley!
Saute, Neeley!
Ajan Neeley, FBI'dan.
Agent Neeley, FBI.
Neeley.
Jake Neeley.
Benim Jake Neeley!
C'est Jake Neeley!
Federal Hava Polisi Art Neeley.
Marshal fédéral de l'air, Art Neeley.
- Art Neeley.
- Art Neeley.
- Programına göre Çavuş Parsons öldürüldüğünde başkentteymiş.
- Selon son calendrier de vol, Neeley était à Washington - quand le sergent Parsons a été tué.
- Neeley bu işin içindeyse onu ürkütmeyelim, uçakta bizimkilerden başka tek silahlı o.
Si Neeley est impliqué, nous ne voulons pas alarmer la seule autre personne armée de l'avion.
Abby'yi ara, Nelley'nin gelen ve giden aramalarını incelesin.
Appelle Abby, demande-lui de vérifier tous les appels de Neeley.
Neeley boşanmış. 12 yaşında bir kızı varmış.
Il s'avère que Neeley était divorcé, avec une fille de 12 ans.
Neeley'yi ölü tetikçiye bağlayan bir şey yok. Niye havada bir uçak polisini öldürme riskine girdi?
On a rien qui lie Neeley au premier mort du tueur à gages, alors pourquoi le tuer à la moitié du vol?
Eve gitmeliyiz Neeley! - Git başımdan!
Neeley, il faut rentrer.
Her zamanki gibi kumbaraya girecekler. Onları buraya getir Neeley.
C'est pour la tirelire.
Neeley Nolan, kes şunu!
Neeley Nolan, arrête!
Neeley, yeni yangın merdivenimiz doğruca çatıya çıkıyor!
L'escalier de secours mène au toit.
- Neeley, bir yazar olacağım.
Je serai romancière.
Ama niçin Neeley olmuyor?
Mais pourquoi pas Neeley?
- Çok tatlısın, Neeley.
Tu es gentil.