English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ O ] / Oaks

Oaks Çeviri Fransızca

251 parallel translation
Bay Mr. Cantrell adına bu onuru ben üstleniyorum. - Oaks'da gün doğumu sizin için uygun mu? - Mükemmel, bayım.
M. Cantrell et moi, nous serons au Chêne, à l'aube.
- Twelve Oaks'takiler nasıl?
- Comment vont les Wilkes?
TWELVE OAKS SAHİBİ JOHN WILKES
LES DOUZE CHÊNES JOHN WILKES, PROPRIÉTAIRE
- Twelve Oaks'a hoşgeldiniz.
- Soyez le bienvenu M.O'Hara.
Twelve Oaks'ta Yüzbaşı Butler'la tanıştın mı?
Tu as vu le capitaine ce jour-là?
Twelve Oaks'u, Tara'yı, savaştan önceki günleri konuşalım.
Parlons des Douze Chênes et de Tara et d'avant la guerre.
Neredeyse Twelve Oaks'a geldik.
Nous nous y arrêterons.
Savaş olmasa, Twelve Oaks'ta mutluluk içinde yaşayıp gidecektim.
Sans la guerre, j'aurais vécu paisiblement aux Douze Chênes.
Senin için herşeyi yaparım. Onu sevmiyorsun. Twelve Oaks'ta beni sevdiğini söylemiştin.
Vous m'avez dit un jour... que vous n'aimiez pas Mélanie!
Twelve Oaks'u unutalım.
Oublions ce jour-là.
Twelve Oaks'taki son ızgaramızdan beri hiç değişmedin.
Vous n'avez pas vieilli depuis ce pique-nique.
Bilirsiniz, adı Bay Durham'dı. Seven Oaks da oturuyor.
De l'ancien, je veux dire.
Seven Oaks'tan yeni gelmişsiniz.
- Vous arrivez de Seven Oaks.
Kusuruma bakmayın ama sol çizmenizin topuğundaki çamur sadece Seven Oaks'a özgü bir toprak türünden.
Pardon de le faire remarquer, mais votre talon gauche porte une boue spécifique à Seven Oaks.
Dedi ki, "Bu gece 11 : 00'de Seven Oaks işini halledeceğim."
"Je m'occuperai de Seven Oaks -" à 23h. "
Seven Oaks, orası şey değil miydi yahu...
- Seven Oaks? - C'est...
- 35904 Glen Oaks Bulvarı.
Où est-ce? 35904 Glen Oaks Blvd.
Uzun zamandır sizinle konuşmak istiyordum. Glen Oaks Bulvarı'ndaki malınızla ilgili.
Je voulais vous rencontrer à propos du local du boulevard Oaks.
Frank, bak, Nick'ten boşanırsam, bana beş kuruş bile vermez. - Twin Oaks'u alır, her şeyi de alır.
Frank, si je divorce, Nick gardera les Chênes-Jumeaux.
- Seni tulumun içinde görürsem ölürüm. - Twin Oaks'ta giyiyorum ya.
Ça me ferait bigrement mal au cœur!
İnsanlar Cora'yı merak ettiklerinden Twin Oaks'a sürü gibi akın etmeye başladılar.
Pour les gens, Cora devint un objet de curiosité.
Dün gece Twin Oaks'ın demirbaşlarını açık arttırmaya çıkardılar.
Hier soir on a vendu les meubles des "Chênes".
Milton, Delford Kavşağı, North Oaks ve Parkman.
Meloton, Delford Junction, North Oaks et Parkman.
Beni eve götürdü. Ama önce başka bir yere götürdü. Esplanade Caddesi'nin sonunda Dueling Oaks yakınında bir yere.
Il me ramena chez moi, mais il me conduisit d'abord... près de la clairière des Chênes.
Ormanlar görüyorum. Ağaçlar, bir kız. Şu ağaçlar Dueling Oaks şu işkence görmüş şekil kız, Catherine, onurunu kaybediyor.
Je vois des forêts... des arbres... une jeune fille... et ces arbres sont des chênes... et cette forme tourmentée, c'est la jeune fille, Catherine, perdant son... honneur.
- Dueling Oaks olacak o.
- Le soir du bal...
Dueling Oaks'tan sonra başladı.
Cela a commencé après la clairière des Chênes.
"Gittiğini sandığı yer Dueling Oaks mıydı?"
"Où croyait-elle se rendre? A la clairière des Chênes?"
George Kellerman, 1174 Willow Tree Lane, Twin Oaks, Ohio.
KeIIerman, 1 1 7 4 chemin WiIIow Tree, Twin Oaks, Ohio.
Twin Oaks, Ohio, 1174 Kellerman Lane.
Twin Oaks, Ohio, 1 1 7 4, chemin KeIIerman.
Bay ve Bayan Kellerman, Twin Oaks, Ohio'dan.
Les KeIIerman, Twin Oaks, Ohio.
- Twin Oaks, Ohio.
- A Twin Oaks, Ohio.
- Ohio'dan geldik. Twin Oaks.
- Nous venons de Twin Oaks, Ohio.
Biz Twin Oaks, Ohio'luyuz!
Nous venons de Twin Oaks, Ohio!
Billy the Kid Tascosa'da. Billy the Kid Tombstone'da. Billy the Kid Meksika'da, Tularosa'da, Socorro'da, White Oaks'ta.
Billy le Kid est à Tascosa, à Tombstone, au Mexique, à Tularosa, Socorro, White Oaks...
Encino Oaks Country Club. 9 : 30.
Tu la retrouves au Country Club à 9h30.
Biz Oaks'da bu işe erken başlıyoruz.
Nous leur enseignons tôt à les utiliser.
Bu meseleyi konuşup sonunda yapmamaya karar verdiğimizi biliyorum... ama bugün Oaks'a gidip depozit yatırdım.
Je sais que nous en avions parlé et décidé de ne pas le faire... mais je suis allée au jardin d'enfants et j'ai fait un dépôt.
Sherman Oaks'da güzel bir eviniz yok muydu?
Vous n'avez pas une jolie maison à Sherman Oak?
- Burası White Oaks olamaz.
Ce n'est plus pareil.
White Oaks'lular burayı bir batakhane olarak görüyor.
Jane Greathouse, les citoyens ont déclaré que ceci était un lieu de débauche.
White Oaks, kıçımı yala!
White Oaks, tu peux me baiser le cul!
- River Oaks'da mı?
- Avec River Oaks? - River Oaks, Brook Farms.
- River Oaks, Brook Farms. Hepsi.
Toute cette merde.
Riverside üzerindeki Sherman Oaks'dan Nelson'un telefonunu alabilir miyim?
Oui, à Sherman Oaks, le numéro du magasin Nelson?
Peki, izin verirseniz yukarıdaki Sherman Oaks mağazasına sorayım.
Je vais appeler notre autre magasin.
- Ben de Sherman Oaks'u yapayım.
Je passerai à Sherman Oaks.
Hayır, Fair Oaks'da golf oynamak istiyor.
Non, il veut se faire inviter à jouer à Fair Oaks.
Santral, burası Twin Oaks.
Ici les Chênes-Jumeaux.
- Twin Oaks'a geri dönüyoruz.
Monte...
Twin Oaks'ı satıyorum.
Je vends les Chênes-Jumeaux.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]