Oklahoma Çeviri Fransızca
724 parallel translation
Boğa güreşlerini durdurmak için New Mexico valisi sıkıyönetim ilan etmişti Oklahoma valisi de petrol üretimini düzenlemek için bunu yapmıştı!
Le Nouveau-Mexique l'a décrétée pour arrêter les corridas. L'Oklahoma l'a décrétée pour la production de pétrole.
Adam tam bir taşralı.
Il pue l'Oklahoma!
Oklahoma City'deki katliamı duydun mu?
Vous avez appris le massacre de gangsters à Oklahoma City?
Mantee katliamı ile ilgili son haber.
Dernier bulletin sur le massacre de Mantee à Oklahoma City.
Bu arabaya dikkat : Oklahoma 3T-8O8 plakalı.
Numéro de plaque, 3T-808, immatriculée en Oklahoma.
Bu arabaya dikkat : Oklahoma 3T-8O8 plakalı.
Leur voiture est immatriculée 3T-808, en Oklahoma.
Bay Leeson Oklahoma'lıymış Lucy.
M. Leeson arrive d'Oklahoma.
Bay Leeson, bize Oklahoma'yı anlatsanıza.
Parlez-nous un peu de l'Oklahoma.
Oklahoma şahanedir.
L'Oklahoma, c'est magnifique.
- Bana biraz daha Arizona'dan söz edin. - Oklahoma.
Parlez-nous encore de l'Arizona.
Oklahoma tabii.
Je veux dire l'Oklahoma.
Demek Oklahoma'da yaşayacaksın Lucy. Sana gıpta ediyorum.
Ainsi, vous partez dans l'Oklahoma?
Oklahoma City'de oturacağız.
Nous habiterons Oklahoma City.
Oklahoma City mi?
La ville même?
Oklahoma City'den hoşlanacağımı biliyorum.
J'adorerai Oklahoma City!
- Oklahoma'nın neresindensiniz?
Vous êtes d'où en Oklahoma?
Oklahoma EL204.
Oklahoma EL 204.
Oklahoma...
Oklahoma.
Oklahoma petrol bölgesinde takıldım.
Du pétrole en Oklahoma.
Paine kitaplarından birini verdi. Oklahomalı Çocuk'tu galiba.
Paine m'a prêté un de vos romans, Le Justicier d'Oklahoma.
En son yazdığımın konusu ekonomik krizdi.
Le dernier parlait des paysans d'Oklahoma.
Texas'a... #... Oklahoma'ya... #... sonunda, California'ya.
Du Missouri... au Texas, à l'Oklahoma... et finalement, la Californie.
Oklahoma City'deki şu leopar gibi.
Comme ce léopard à Oklahoma City.
Bulunduğum noktadan California, Arizona, Texas ve Oklahoma plakalarını seçebiliyorum.
D'ici, je peux voir des plaques minéralogiques de Californie, d'Arizona, du Texas et d'Oklahoma.
Oklahoma Çölü'ne vahşileri gönderemeyiz, bu adaletsiz olurdu!
Ce serait inhumain de le renvoyer en Oklahoma.
Seni amcamla tanıştırayım. Oklahoma'lıdır.
C'est mon oncle... lls sont de l'Oklahoma.
Oklahoma'daki bir kadın kafayı bulmak için!
Que d'histoires pour chatouiller le nez d'une femme de l'Oklahoma!
Önce Oklahoma City, sonra tekrar Doğu'ya gideceğiz.
Nous allons bientôt revenir.
On yıI önce Oklahoma City'de bir bara... tek başına girip civarın en hızlı üç silahşorunu hakladığını gördüm.
Il y a dix ans, je vous ai vu rentrer seul dans un saloon à Oklahoma City, et assommer trois des plus rapides gachettes de la région.
Geçen hafta Oklahoma'da yaptığı tam olarak bu.
C'est ce qu'il a fait à Oklahoma City.
Dedenin Oklahoma'da bir eski çiftlikte ne düşündüğünü duymak istemiyorum.
Je veux pas savoir ce que ton grand-père pensait dans sa ferme en Oklahoma.
Oklahoma'da olaylar dindiği zaman gideriz.
Quand le vent nous a poussés loin de l'Oklahoma, on est partis.
Dallas, Philadelphia, Columbus, Indianapolis, Terre Haute St. Louis, Tulsa, Oklahoma City, Denison'a gidecek olan otobüs 5. peronda kalkışa hazırdır.
Quai No 5, le car pour Dallas va partir. ll fera escale à Philadelphie, Columbus, Indianapolis, Terre Haute, St. Louis, Tulsa, Oklahoma City, et Denison.
Oklahoma'dan buraya yeni geldiler.
Ils débarquent de l'Oklahoma.
Gerekli bilgileri hepinize dağıtacağız. Şu suçları olduğunu göreceksiniz : Yasal tecavüz, sahtecilik, canice saldırı, silahlı soygun ve de cinayet.
Déjà condamné pour viol... attaque à main armée et meurtre... il est recherché pour avoir tué une caissière de la Banque d'Oklahoma City.
Şimdi de Oklahoma City'deki bir banka memurunu öldürmekten aranıyor. Bertha Meyers, 24 yaşında. Dairesinde öldürüldü.
Bertha Meyers, 24 ans, assassinée dans son appartement.
Birlikte yolculuk ederek, bu eyalette iz birakabiliriz. Ve Kansas'ta, Missouri'de, Oklahoma'da, herkes bizim adimizi duyar!
En voyageant ensemble, on laisserait notre marque dans tout l'Etat, au Kansas, Missouri, en OkIahoma, et tout Ie monde le saurait.
Galiba Oklahoma'ya dogru gidiyorlar.
Je crois qu'ils filent vers l'Oklahoma.
Yavaslasana, artik Oklahoma'dayiz!
Ralentis, on est en Oklahoma!
Ben hayatimi Oklahoma'da tehlikeye atmam.
Je ne vais pas risquer ma vie en Oklahoma.
İlk sıçramasını Oklahoma'daki hileli bir oyunda kendi petrol kuyusunu risk ederek yaptı.
Il a débuté en gagnant un puits d'exploration aux dés à Oklahoma.
Bazıları buraya cehennem diyebilir, ama siz hâlâ Oklahoma topraklarındasınız.
On dit que c'est l'enfer, mais tu es sur le territoire de l'Oklahoma.
Oklahoma ve Kızıldereli Toprakları 1889 yılında 19 marshals.
Territoires Indiens et Oklahoma... année de Notre Seigneur 1889. 19 marshals.
Oklahoma'dan 3 hafta önce çıktım, Teksas Val Verde'ye gidiyorum.
Je viens d'Oklahoma et je vais à Val Verde.
Oklahoma Grimes'larından.
Ossie Grimes d'Oklahoma.
Oklahoma'da bir keresinde bir adamı beş kere astıklarını gördüm.
J'ai vu pendre un type cinq fois avant de l'avoir.
Adım Ossie Grimes, şerif. Oklahoma'dan geldim. Babaların günahlarının evlatlara geçtiğini tekrar kanıtlamaya.
Ossie Grimes venant d'Oklahoma pour prouver que les fautes des pères retombent sur les fils.
- Oklahoma'dan mı?
- De l'Oklahoma?
Hayır, Baltimore Oklahoma'da çalışır. O Oklahoma adamıdır.
Non, Baltimore ne sort jamais de l'Oklahoma.
Oklahoma.
De l'Oklahoma.
Orası Teksas'tı. Floyd'u öldürdüğün yer ise Oklahoma'ydı.
Puis, tu as tué Floyd.