English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ O ] / Olarak bilinir

Olarak bilinir Çeviri Fransızca

559 parallel translation
Rakibin deklarasyonu akabinde yapılan deklarasyonlar üste konuşma ya da savunma deklarasyonu olarak bilinir.
Toute demande suivant celle de l'adversaire s'appelle une surenchère.
Ama matmazel D. olarak bilinir. Anlamadın mı?
Mais on l'appelait Mademoiselle D. Tu comprends?
Bu yüzden o, Ormanın Büyük Prensi olarak bilinir.
C'est pourquoi on le considère comme le Grand Prince de la Forêt.
Genellikle Bay Chandler, Blecher'ın küçük konuşmaları... fazla bilgilendirici ve nahoş olarak bilinir.
Il est généralement supposé, m. Chandler, que ces petites discussions avec blecher sont três instructives et déplaisantes.
Bu ahlaklı kadınlar arasında sadakat olarak bilinir.
C'est une question de loyauté entre femmes convenables.
Kendisi "Yırtıcı Prens" olarak bilinir.
Il est connu comme "Le prince prédateur."
Ve şirketinde görülen kızlar, "Venedik Kızları" olarak bilinir.
Et celles qu'on voit en sa compagnie, comme "Les filles de Venise".
Ve bu da Binbaşı Sam Huxley, birlikte Aksi Adam olarak bilinir.
Et voilà le commandant Sam Huxley, surnommé la "Grande Perche".
Polinezya cenneti olarak bilinir.
On dit qu'elle est le paradis de la Polynésie.
Her bir birey Thug olarak bilinir.
Les membres sont les Thugs.
Bu, "tepkisel kişilik bölünmesi" olarak bilinir.
C'est un cas de "réaction dissociée".
Kendisi Cüzzam Kolonisin Beyaz Azizi olarak bilinir.
On l'appelle le saint blanc de la colonie lépreuse,
İnsan her zaman birbiriyle çelişen bir kombinasyonda zorlu ve tatmin olmayan bir kişiliğe sahip olarak bilinir.
L'homme a toujours su que sa personnalité est une combinaison délicate et peu satisfaisante d'éléments conflictuels.
Abdest çeşmesinin hemen ardından, şuradaki çok ilginç sütuna gideceğiz, yüzyıllardır Ayasofya dilek sütunu olarak bilinir.
Après la fontaine aux ablutions, vous allez voir une colonne très intéressante...
Yıl 1289 ve burası Pamir Tepesi, Kathe'ye seyahat edenlerce Dünya'nın çatısı olarak bilinir.
Nous sommes en 1289 et c'est la plaine de Pamir, connue par tous ceux qui voyagent vers Cathay comme "Le toit du monde".
Carolina'daki en iyi silahşor olarak bilinir. Büyük bir askerdir.
Il avait la détente la plus rapide de la Caroline.
Benim adım genellikle... şey olarak bilinir... Don Roque Busqueros, Eski Kastilya'lı bir ailedenim.
Je suis connu... sous le nom de... sous le nom de Don Roque Busqueros, de l'ancienne Castille.
Teknik açıdan ateş fırtınası olarak bilinir.
On appelle ce phénomène une tempête de feu.
1930 sıralarında, "Depresyon Dönemi" olarak bilinir.
On l'appelle la "Dépression". Elle eut lieu vers 1930, une époque assez barbare.
Onun "çullanma" tekniği, Anka'nın.. "Ölümcül vuruşu" olarak bilinir.
Ce saut vers le ciel suivi d'une attaque en plongeant s'appelle "Justice du ciel".
Komançiler tarafından magi olarak bilinir.
Connu des Comanches sous le nom de maguey.
Ben antik bir jeneratör kutuya benzer bir şey yapmaya çalışacağım, genel olarak gaz bombası olarak bilinir.
Je fabriquerai l'équivalent d'une ancienne boîte génératrice, plus connue sous le nom de bonbonne de gaz.
New York'un Batı Yakası'nın 72. Cadde'siyle Broadway'in kesiştiği bölge Sherman Meydanı olarak bilinir. Ancak eroin bağımlıları buraya Needle ( iğne ) Park der.
Le carrefour de Broadway et de la 72ème Rue, à New York, s'appelle officiellement Sherman Square mais les drogués l'ont rebaptisé "Needle Park" :
Pickels'a ait. Josiah Pickles, namıdiğer kalpazan. Sirke gelen seyirciler tarafından hokkabaz olarak bilinir.
Elle appartient à Josiah Pickles, faux-monnayeur de profession, connu du public du cirque en tant que prestidigitateur.
Pepsis formosa, genelde Tarantula Yaban Arısı olarak bilinir.
Pepsis formosa, aussi appelée "Guêpe des chemins".
İnsanlarımız avcı olarak bilinir.
Notre peuple est renommé pour ses talents de chasseur.
Sahildeki en iyi otellerden biri olarak bilinir.
Il paraît que c'est ce qu'il y a de mieux ici.
Yeraltında Valentino olarak bilinir.
Dans le milieu, iI est connu sous le nom de Valentino.
Bakır ile birleştirilen ise bizde volta pili olarak bilinir.
Sa fusion avec le cuivre nous la connaissons sous le nom de pile de Volta.
Beyler, bu gördüğünüz şey, konuşma dilinde bir takım pirinç ten parmak eklemi olarak bilinir.
Messieurs, dans le langage courant, ceci est un poing américain.
"Top çıktıktan sonra kazaran cezalandırma" olarak bilinir.
C'est la "Punition inopinée survenue après l'arrêt de jeu".
Bilirsin Fransa'da o tangonun kralı olarak bilinir.
Sais-tu qu'en France, il est connu comme le roi du tango?
Bu üç parlak yıldız dünyalılar tarafından da, görülebilir ve Orion Takımyıldızı ya da Avcı olarak bilinir.
Ces trois étoiles brillantes sont censées former... la ceinture de la célèbre constellation d'Orion le chasseur.
Yunan yeraltı dünyasında, "Güvercin" olarak bilinir.
Dans les bas-fonds grecs, on l'appelle "La Colombe".
Kara Atlas, kötülük hiyerarşisinde Geveze Kara Atlas olarak bilinir!
Satin Noir, que l'on nomme dans la hiérarchie satanique Satin Noir Le Loquace!
O bir video oyunu olarak bilinir.
C'est ce qu'on appelle un "jeu vidéo".
O evrenin en akıllı adamı olarak bilinir.
On dit que c'est l'homme le plus sage de l'univers.
Üstelik burası Zümrüt Adası'nın en hayaletli yeri olarak bilinir.
Qui a aussi la réputation d'être l'endroit le plus hanté de toute l'île d'Émeraude!
O, şey olarak bilinir dansöz?
Ce ne serait pas un euphémisme pour "danseuse du ventre"? Si nous essayions la face B, Monsieur?
At boynu olarak da bilinir.
Un cou de cheval.
Evet, "dayanılmaz itki" olarak da bilinir.
Oui, on a appelé ça aussi "impulsion irrésistible".
Anlaşılması zor ama böyle masum tavşanların, bilimsel olarak, çok yıkıcı olduğu bilinir.
Il est difficilement concevable qu'un lapin si innocent, du nom scientifique Lepus, soit si destructeur.
Betty Ryan, Sylvester Cole, Clelia Morgan, Mary olarak da bilinir.
Betty Ryan, Sylvester Cope, Clelia Morgan aussi connue comme Mary.
Aynı zamanda Yüce Martının Oğlu olarak da bilinir.
Aussi connu sous le nom de Fils du Grand Goéland.
Bu 96 model bir tüfek, Mavzer olarak da bilinir.
C'est une carabine de modèle 96, également appelé un Mauser.
Her Otostopçunun Galaksi Rehberi der ki : Gagralacka Mind Zones'dan gelen Yıkım Alanı, Galaksideki en gürültülü rock grubu olmanın yanında Galaksideki en gürültülü şey olarak da bilinir.
Le Guide du routard galactique note que Disaster Area, un groupe de pluto-rock originaire de la région d'AJT du Bocal est en général considéré comme le plus bruyant des groupes de rock de la Galaxie.
Jesse Lee Burns olarak da bilinir ve elbette Jack Burns olarak da. 28 yaşında, 80 kilo.
Alias Jesse Lee Burns. Alias Jack Burns. 1,75m - 72 kg.
Kurtların çift olarak yaşadığı iyi bilinir ama bunu bilmek bile onların sadık ve sevgi dolu hareketlerine şaşırmamı engellememişti.
Je sais que les loups s'accouplent pour la vie, mais je n'étais pas préparé à des démonstrations d'affection aussi constantes et variées.
Bazı durumlarda domuz gribi olarak da bilinir.
Que l'on connaît aussi sous le nom de fièvre porcine.
Kaqwani halkının en kutsal nesnesidir kurt kabilesi olarak da bilinir " Biliyordum.
"du peuple Kaqwani, connu sous le nom de'Tribu du Loup'."
İsmi Don Murillo. San Pedro Kaplanı olarak da bilinir.
Il s'appelle Don Murillo, et on le surnomme le Tigre de San Pedro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]