Orly Çeviri Fransızca
67 parallel translation
Orly işi sadece bir uydurmaca mıydı yani?
L'affaire d'Orly, pour toi, c'est du flan?
Bunu demedi. Ama o Angelo değildi.
L'affaire d'Orly existe, mais ça ne peut pas être Angelo.
- Orly. O-R-L-Y.
- Non, O-R-L-Y!
İlkbahar havasında, Orly, protokol gereği kraliyet çiftini bekliyor.
et c'est sous un gai soleil printanier qu'Orly en fête attend le couple royal. L'exactitude est bien la politesse des rois.
Yarin Orly'ye gidiyorsunuz ve romanci Parvulesco ile röportaj yapiyorsunuz.
- You go to Orly tomorrow. To interview Parvulesco. You know, the novelist.
Basin konferansin yalan miydi? Hayir, az sonra Orly'de yapilacak.
- Ta conférence de presse, c'était de la frime?
- Çok kötü. Uçağım yarın sabah saat 8'de kalkıyor.
Je suis venue pour huit jours, je reprends l'avion demain matin à Orly!
Bu, çocukluk çağına ait bir görüntünün tesirinde kalmış bir adamın öyküsüdür.
A Orly le dimanche.
On altıncı gün, kendini Orly'deki iskelede bulur. Boş. Bazen, aynı olmasa da, mutlu bir günü hatırlar.
Le seizième jour il est sur la jetée, vide Quelque fois il retrouve un jour de bonheur, mais différent.
Bir kez daha Orly'deki ana iskelede ;.. ... fazla kalamadığı, bu sıcacık, savaş öncesi Pazar gününün ortasında. Kafasını karıştırsa da,..
Une fois sur la grande jetée d'Orly, dans ce chaud dimanche d'avant-guerre, où il allait pouvoir demeurer, il pensa avec un peu de vertige que l'enfant qu'il avait été devait se trouver là aussi,
Biliyorsun ki gelemezsin.
- À Orly? C'est pas possible.
Böylelikle havaalanında seni görünce tanıdım.
Vous savez, hier soir, quand vous êtes arrivé à Orly et que vous étiez en retard, je vous ai reconnu tout de suite.
Geçen gün havaalanından dönerken, arabam Saint Denis yolunda arızalandı.
- Pierre, j'avais oublié de vous raconter. L'autre jour, après vous avoir accompagné à Orly, comme par hasard, ma voiture tombe en panne rue St-Denis.
Havaalanında değil de burada buluşalım.
- Vendredi, je pourrai pas venir te chercher à Orly, j'ai un rendez-vous.
- Orly'de bir kapı görevlisi? - O uğraş gerektirir.
Bagagiste à Orly, ça doit pas être mal.
Bir erkek mi? Felicien? Evet!
Un homme... je ne vous crois pas. et je vous avertis que demain, je vous accompagne jusqu'à Orly.
Paris'e tahmini inme süresi 12.30.
Nous atteindrons Paris-Orly, notre prochaine escale à 12h30.
Roma'dan New York uçuşu için... Paris'e inmiş bulunuyor.
En provenance de Rome, et à destination de New York, il va atterrir à Paris-Orly.
Kocam Roma'dan gelecekti. Burada buluşacaktık.
Mon mari est dans avion depuis Rome, nous devions nous retrouver à Orly.
Yemekler çok lezzetli Orly'de.
Évite le plat du jour, je tends un piège. Je viens juste prendre un café, on a mangé à Orly.
Yarın 14 : 00'te Orly.
Demain à Orly par l'avion de 14h.
Yarın 14 : 00 Orly'de olacak.
Bon, l'avion arrive demain à 14 h.
Onu alacaksın.
Vous irez le cueillir à Orly, et moi je vous attendrai ici avec elle.
Kardeşin yarın 14 : 00'te Orly'de olacak.
De la part de qui? Je suis une amie de votre frère. il arrive demain à Orly à 14 h.
Kardeşin yarın 14 : 00'te Orly'de olacak. Söyle ona.
Je suis une amie de votre frère, il arrive demain à Orly à 14 h... je vous en supplie, allez-y vite...
O oraya gitmeyecek.
Elle ne viendra pas à Orly.
Oraya gitmeli.
Il faut qu'elle vienne à Orly.
Orly'ye gitmeli.
Il faut qu'elle vienne à Orly.
New York'tan Paris'e inmiş bulunuyor.
En provenance de New York, vient d'atterrir à Paris-Orly.
Yarın sabah Orly'de, dokuz buçukta...
Demain matin a Orly, a neuf heures et demie...
Yarın sabah Orly'ye gidin ve birini seçin.
Allez a Orly demain a neuf heures et demie et choisissez.
- Orly'de bir zenci vardı.
- Il y avait un noir a Orly...
Odile, ben Orly'ye gidiyorum. Victor orada.
Odile, je pars pour Orly, Monsieur est là bas.
Endişelenmeyin, Bayan Pivert, Orly'ye Bay Pivert'i bulmaya gitti.
Ne vous inquiétez pas. Mme Pivert est allée rejoindre M. Pivert à Orly.
Birazdan Orly havaalanına inmiş olacağız.
Mesdames, messieurs, ous allons arriver dans quelques instants à Pairs Orly.
- Siz, neredesiniz? - Orly'de!
- Mai, où êtes-vous?
30 yıl sonra, Paris'e geldim ama beni karşılayan, polisler oldu.
- A Orly! 30 ans que je n'ai pas venu à Paris, et c'est lé police qui l'est venue me cherchir.
Orly'de olduğunuza göre, kocanızın orada olduğunu biliyordunuz.
Puisque vous êtes allée à Orly, vous saviez que Pivert y était.
Bu gelin, geçen gece bana Orly'de ateş etmişti..
La petite mariée m'a tiré dessus hier, à Orly.
Air-Inter 5212 numaralı Paris-Orly uçuşu, 1 numaralı kapıdan.
Départ à destination de Paris-Orly, vol Air Inter 5 2 1 2... embarquement porte numéro 1.
Gördüm. Orly'de.
Oh c'est arrivé, à Orly.
Orly'de olmustu.
C'était à Orly, au décollage.
su Orly'deki kapi sikismasi...
Cette porte qui est resté bloqué à Orly...
Ona Orly'de olanlardan bahsettim, ayni sey burada da olmus... kizin teki kapiya toslamis.
Je lui ai raconté que je m'étais cogné à Orly, et elle a eu le même cas ici... Quelqu'un c'était pris la porte dans le nez.
Şimdi, Orly, ödüllü boğama 6,000 önerdiğinde ciddi değildin, he?
Orly, tu n'étais pas sérieux quand tu as offert 6000 $... pour mon taureau de compétition, n'est-ce pas?
Doğru değil, Orly. Buzağılarımın yarısı onun yanına yanaşmaktan korkuyor diğer yarısı da yan gelip yatarak ona gıpta ediyor.
La moitié de mes génisses se battent pour l'approcher... et l'autre moitié admire sa constitution.
Pekâlâ, Orly, seninle biraz laflayalım.
Orly, faisons un brin de causette, toi et moi.
Orly, güreşmek isteseydim, Dünya Güreş Federasyonuna katılırdım.
Orly, si j'avais voulu combattre... je serais à la Fédération de Lutte!
Manasını yıllar sonra kavradığı, onu altüst eden, korkunç sahne,.. ... Orly'de, Paris havaalanının ana iskelesinde,.. ... 3.
Les parents mènent leurs enfants voir les avions en partance.
Yarın 9.30'da Orly Havaalanı'na bir adam gelecek.
Un homme doit arriver demain matin a Orly a neuf heures et demie.
Orly'ye, çabuk!
A Orly, vite!