English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ O ] / Ozone

Ozone Çeviri Fransızca

218 parallel translation
Deniz havası, ozon.
L'air marin! Ozone!
Havadaki ozon oranı artıyor.
Traces d'ozone dans l'air.
Evet, Petersburg gibi değil. Saf ozon.
Certes, ce n'est pas Petersbourg et son ozone.
Sera etkisi ve koruyucu ozon tabakasının delinmesi sonucunda ortaya çıkan ölümcül tehlikeler için dünya bilim çevresi alarm vermeye başladı...
La communauté scientifique a tiré la sonnette d'alarme... en ce qui concerne les dangers posés... par l'amincissement de la couche d'ozone... et le réchauffement de la planète.
Ultraviyole ışıkla kızartılan Mars'ın yüzeyi aynı zamanda bize, ozon tabakamızı bir bütün halinde tutmanın neden bu denli önemli olduğunu gösterdi...
La surface de Mars, qui cuit sous les ultra-violets... nous rappelle aussi... qu'il faut prendre soin de la couche d'ozone.
Birkaç kıvılcım ve yanık kokularından sonra lamba eşsiz güzellikte bir ışık saçmıştı.
Après quelques étincelles et une bouffée d'ozone, la lampe brilla d'une splendeur sans égale.
Hayır, hayır, hayır, hayır, Steubens'ın araştırması ozon tabakasındaki manyetik alanlarla ilgiliydi.
No, Steubens travaille sur les champs magnétiques dans la couche d'ozone.
Bir silah... ozonda zincirleme tepkimeler...
Une arme... réaction en chaîne dans l'ozone...
Ozon tabakası olmadan, güneşin morötesi ışınları yeryüzündeki herşeyi öldürecektir.
Sans la couche d'ozone, les rayons ultra-violet tueraient tous le monde.
Sanırım Carl burada ozon tabakasının kendisini imha etmesinin yolunu buldu, değil mi, Carl?
Carl a découvert comme faire se détruire la couche d'ozone, hein, Carl?
İyi bir ızgara yapmak istiyorsan, ozondan uzak dur.
Tu as un bon grillage. Ça empêche l'ozone d'entrer.
Sebebi Gramps, ozon tabakası.
C'est l'ozone...
Eğer verseydi, düşmanlarımızı çabucak yenebilir, ve çok daha uzun bir zaman önce barışa kavuşabilirdik.
Cela s'est produit sur Terre au 21ème siècle. La couche d'ozone s'est détériorée et la planète a été irradiée par les ultraviolets.
Bu strese dayanamazlar.
Nous avons réussi à reconstituer la couche d'ozone.
Yiyecek ya da sığınak arayan insanlar tarafından öldürülebilir. Ultraviyole ışınları filtreleyemeyen ozon tabakasından gelen zararlı ışınlara maruz kalarak ölebilir.
Tué par les affamés, ou d'un coup de soleil, car l'ozone ne filtre plus les rayons ultra-violets.
Ozon tabakasına olanları anlattım, ama bana inanmadı.
Il n'a pas cru cette histoire d'ozone.
İnsanlar bunun ozon tabakasıyla ilgisi olduğunu söylüyor.
Les gens disent que c'est un problème de couche d'ozone.
Ozon tabakasından, kimyasal silahlardan, hatta... voodoo büyülerinden ve uzaylılardan bile şüpheleniliyor.
Tout a été envisagé, de la couche d'ozone, aux armes chimiques, en passant par le vaudouisme et des organismes extra-terrestres.
Ozon tabakası yok olduktan sonra 20 saniyelik Kaliforniya güneşinin fazla olduğunu söylüyorlar.
On dit que 20 secondes sous le soleil de Californie, c'est déjà trop, depuis qu'on a perdu la couche d'ozone.
Kusura bakma, bahriyeli, ama ozon tabakası kayboluyor.
Oésolée, Sailor, mais la couche d'ozone disparaît.
- Ozon tabakası hasar görüyor.
- C'est la couche d'ozone.
Ozon.
D'ozone.
Elbette varıyor, ozon hakkında müthiş şeyler öğreniyorum.
Si, j'ai appris ce qu'était l'ozone.
Şu ozon tabakası işi beni çok kaygılandırıyor.
Cette histoire d'ozone m'angoisse.
Ozon tabakası hakkındaki görüşün nedir?
Ton avis sur la couche d'ozone?
Avlanacak ölümcül bir kuş gibi ozon tabakasının üstünde süzülüyordu.
Il survolait la couche d'ozone comme un oiseau de proie.
Avlanacak ölümcül bir kuş gibi ozon tabakasının... "
Il survolait la couche d'ozone comme un oiseau de proie... "
Avlanacak ölümcül bir kuş gibi ozon tabakasının üstünde süzüldü.
Il survolait la couche d'ozone comme un oiseau de proie.
Tabi ki daha henüz, ozon tabakasını delmeyi başardık.
Nous venons de detruire la couche d'ozone.
Endüstriyel kirlilik ozon tabakasını yok etti. Dünyayı, güneşin yaydığı morötesi ışınların merhametine bıraktı.
La pollution industrielle a détruit la couche d'ozone, laissant la planète à la merci des rayons ultraviolets du soleil.
Küçük bir grup ozon tabakasının kendisini onardığına ve elektromanyetik kalkana artık ihtiyaç olmadığına inanıyor.
Un petit groupe est persuadé que la couche d'ozone s'est réparée et que le bouclier n'est plus nécessaire.
Kalkanın üzerinden alınan bugünkü uydu verileri çok tehlikeli seviyedeki morötesi radyasyonun ozon tabakasının yokluğunda dünyayı tehdit ettiğini doğruluyor.
Des analyses par satellite ont confirmé la haute dangerosité du rayonnement qui continue à inonder la planète en l'absence de couche d'ozone.
Bir kaç ay önce ozon tabakası tamamen yok oldu.
Dans quelques mois, la couche d'ozone aura complètement disparu.
Belki, bir gün ozon tabakası kendini onarır.
Peut-être qu'un jour, la couche d'ozone se sera réparée.
Şey, belki ozon tabakası hakkındaki gerçeği öğrenmişlerdir.
Oui, mais... ils pourraient être au courant, pour la couche d'ozone.
Kaç tanesi her gece ozon tabakasını, yağmur ormanlarını, neden hep masum insanların öldürül - düğünü düşünerek yatağa giriyor?
Combien vont au lit en angoissant pour l'ozone, la forêt vierge, et l'assassinat d'innocents?
Aşk aynen ozon tabakası gibi.
L'amour est comme la couche d'ozone.
Uydunun parçalanması, ozon tabakalarının kirlenmesi anlamına geliyor.
Cela a entraîné une pollution mortelle de leur ozone.
Ozon tabakası için ne düşünüyorsunuz?
Que pensez-vous de la couche d'ozone?
Ömürlerini ozon tabakasız geçirdiler. Mega dozlarda karbonmonoksit sülfür dioksit, cıva, kurşun, benzen nükleer artık soludular.
Ils ont passé la moitié de leur vie... sans couche d'ozone... à avaler des super doses de monoxyde de carbone... de dioxyde de soufre, de mercure, de plomb, de Benzène... et de déchets nucléaires.
Pekala Gary, ozon tabakasından geriye bir şey kalmadığını biliyor musun? Burada insanları gizli gizli öldürmeye çalışmaktan tutuklanabilirsin.
Il n'y a plus de couche d'ozone et vous pourriez être arrêté... pour homicide pour avoir incité quelqu'un à s'allonger!
Gorgon.
Ozone Park.
- Evet, Ozon Park, Queens.
Ozone Park. Dans le Queens.
- Ozon'un düzelmesine yardımcı oluyorlar.
Ils reforment la couche d'ozone.
Ozon tabakası.
La couche d'ozone.
UV ışınları sadece bir başlangıç.
L'ozone, c'est qu'un début.
Ozon tabakasındaki delik Büyük Okyanus'ta pek çok küçük canlının ölmesine neden oluyor.
Le trou de la couche d'ozone provoque la disparition de nombreuses petites bêtes de l'océan Austral...
Bir motosiklet çalıp onunla Kansas'tan Ozone Park'a kadar gidemezmiş yani.
Ça lui aurait été dur de voler une moto et de venir de Kansas City!
Ozon?
Ozone?
Dikkat edin!
Se peut-il que la couche d'ozone d'Aldéa se soit affaiblie?
Ozon tabakası!
D'ozone.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]