Quart Çeviri Fransızca
2,758 parallel translation
Dördüncü çeyrek, Derek Charles topu kaptı, üç saniye kaldı.
Le quart arrière, Derek Charles attrape, plus que trois secondes.
Ann ile nöbetleri değiştik Ailem Green Bay'den geliyor.
Ann et moi avons changé de quart. Ma famille est en visite de Green Bay.
Pentagon'un tahminlerine göre ilk 3 ayda çeyrek milyon kayıp olabilirmiş.
Le Pentagone estime qu'il y aura un quart de million de morts en trois mois.
İlk nöbeti ben tutarım.
Je prends le premier quart.
Büyükanne! Sadece 15 dakika uzakta. Her şeyi getirmene gerek yok.
C'est qu'à un quart d'heure, t'as pas besoin de tout.
Gözlerinin içine bakıyordun tıpkı son çeyrek saattir benimkilere baktığın gibi.
Vous le regardiez dans les yeux. Comme vous l'avez fait avec moi durant ce quart d'heure.
O da yarı yehova, çeyrek Yahudi, birazcık da az gelişmiş.
Elle est à moitié Jéhovah, un quart juive, et un peu retardée.
İnsanlar her zaman "Dolarda 25 sent nedir?" diye sorar. Budur. Bu sizin ona verdiğinizdir.
Vous allez payer cet appartement le quart de sa valeur.
Cennetteki beş dakikam mı?
Mon quart d'heure de gloire!
- Beş dakikamı yaşayacağım! Joe!
Je vais avoir mon quart d'heure!
Yani senin odanda kalacağını evin giderlerine ortak olacağını ve sırası geldiğinde tuvalet kâğıdı alacağını biliyorum.
J'imagine qu'elle vivra dans ta chambre, qu'elle paiera un quart du loyer et des factures.
Çarpışma sizi saniyenin yarısında parçalara ayıracak.
L'impact va te désintégrer en un quart de seconde.
25 % mi? Bütçemizin dörtte birini nasıl kesebilirim?
Comment réduire mon budget d'un quart?
Üst ön mü? Ulu tanrım Lemon, orası senin en kötü çeyreğin.
Seigneur, c'est votre pire quart!
Beni seçersen, sadece çeyreğini alırım.
Moi... je n'en veux que le quart.
Doğu Cleveland'da ilk çeyrekten bu yana işlenen 9 cinayetin... 5'i çözülmedi. 22 Ocak. Şehir merkezinde bir fahişe öldürüldü.
Meurtres de Cleveland Est, premier quart... 5 sur 9 non résolus... 22 janvier... une prostituée tuée entre la 5e et l'avenue principale.
Rick Morgan'a çeyrek milyon dolar bırakmış.
Rick a laissé à Morgan un quart de millions de dollars.
Çeyrek milyon dolar.
Un quart de million de dollars.
Baş kısmında, iskele tarafında bir depo odası olmalı.
On dirait la zone de stockage du quart-avant.
250 bin dolarlık bir satıştı. Gerisini siz hesap edin.
Sur une vente d'un quart de million, faites le calcul.
Zamanımızın dörtte birini harcadık bile.
Un quart du temps est écoulé.
O sadece 15 dakika ötede.
Il est à un quart d'heure.
500 gr dana ciğeri, 100 gr kadar yağlı beykin...
Une demi-livre de foie de veau, un quart de lard de poitrine...
Yüz gram kadar yağlı beykin...
Un quart de lard... Poitrine...
" 250 gram dana ciğerini ve 100 gr yağlı beykini kuşbaşı doğrayın...
Couper en morceau une demi-livre de foie de veau.. .. et un quart de lard de poitrine.
- İki çeyrek.
- Deux et quart.
Çeyrek kala grup toplantınız olduğunu hatırlatırım.
N'oubliez pas, vous avez une réunion à et quart.
Jimmy haftasonu vardiyasındaydı.
Jimmy travaillait le quart de fin de semaine.
Üç dakikalık çeyrekler oynuyoruz, biraz sonra biter yani.
Chaque quart temps fait 3 mn. Ce sera vite fini.
- Gece nöbetinde bi kaç kişi kalır
Juste un peu sur le quart de nuit.
Bu enerjinin dörtte biri, bize bir şeyler üretmekte kullanılıyor.
Mais un quart de cette énergie sert à l'exportation.
Fosterville'de 15 gram alırsın, burada 5 gram satıyorlar.
À Fosterville, t'achètes au gramme. Ici, c'est au quart de gramme. - T'as quoi?
Sack, ilk nöbet senin.
tu prends le premier quart.
Eğer bu ahmak doğruyu söylüyorsa- - O hâlde Horn öldürüldüğünde üzerinde 250 bin dolar vardı.
Horn avait un quart de million sur lui quand on l'a tué.
2B, Güneydoğu Kadranı'nda.
Quart sud-est, 2B.
Bak, eğer "eti kemik geçiyor" gibi bir şey söylemiş olsaydın- -
Si vous aviez dit, genre, "Il est moins le quart, Mme Placard"...
15 dakika daha tatlım.
Encore un quart d'heure, chérie.
- Tamamen. - 4. çeyrekte 20-0 bir seri yakalamayı nasıl başardınız?
Beaucoup... Comment avez-vous marqué 20 points dans le dernier quart-temps?
Arabada olacağım. Film teknesi 15 dakika içinde hareket edecek.
Je vais dans la voiture, le bateau part dans un quart d'heure.
- Daha mesaimin ortasındayım.
Je suis au milieu de mon quart. D'accord.
Sana sadece 15 dakika verebilirim.
- Je ne puis vous accorder qu'un quart d'heure.
Her mesainin sonunda ajanlarınızla ilgili ayrıntılı bir rapor istiyorum.
J'ai besoin de rapports à la fin de chaque quart de travail, détaillant vos interactions avec les agents.
Çeyrek milyon dolar bir şey değil.
Un quart de million de dollars, ce n'est rien.
-... geç saate kadar çalışıyorsun.
- après la fin de ton quart.
Bir keresinde, çift nöbet tuttuktan sonra, eve gidip Turk'ün yanına kıvrıldığıma yemin edebilirim.
Une fois, après un double quart, j'étais sûre d'être rentrée me coucher près de Turk.
Benim tahminim, ki kötümser bir tahminde bulunuyorum, üç aylık ciron rahatlıkla 100 milyon doları bulur.
D'après mes estimations, et je n'exagère pas, tu peux compter sur 100 millions de dollars et quart, facilement.
Nöbet değişikliği.
Votre quart est terminé.
Orda deponun çeyreği doluydu.
- Le réservoir est au quart.
- Yaklaşık 15 dakika sonra çıktı.
- Il est parti un quart d'heure plus tard.
Kımılda!
Il est déjà deux heures moins le quart!
- 12'ye çeyrek var.
- Midi moins le quart.