Rectum Çeviri Fransızca
192 parallel translation
Partiye Bulantılar, Doug ve Janice Sümük ve Swanage'den Rektumlar gelecek.
Les Nausée seront là, et Doug et Janice Mucus, ainsi que les Rectum, de Swanage.
Bırakalım da bilim sorunlu kalın bağırsağımı yatıştırsın.
Que la science apaise ce rectum en détresse!
- Beni ilk kez arkadan muayene ettiğinde "Canınızı mı yakıyorum yoksa gergin misiniz?" diye sordu.
- Ouais? La première fois qu'elle m'a fait un examen du rectum, elle a dit... " Je vous fais mal?
Rahmi kalın bağırsağıyla mı ne birleşmiş.
L'utérus est collé au rectum.
Rahmi kalın bağırsağıyla mı ne birleşmiş.
L'utérus s'est collé au rectum.
Biz Washington'dakiler kıçınızı tahriş etmeyi azaltsın diye renkli tuvalet kâğıdı satışına yasak getirilmesini desteklemek için Anneler Günü toplantısı fırsatını desteklemiyor değiliz...
Ne pensez pas une minute... qu'à Washington... nous n'apprécions pas votre Marche des Mères... pour interdire la vente du papier toilette en couleur... afin d'aider à réduire l'irritation... du rectum.
- elbette ki gerginsin... Seni bağırsak suratlı pigme!
Bien sûr que tu es tendu, sale face de rectum de pigmé!
- Öteki adamın makatında.
Dans le rectum de l'autre.
Ama, göz çukurlarımın zarar görmemesi için ameliyatı rektumdan olacağım.
Mais pour ne pas endommager les orbites, ils devraient passer par le rectum.
Sphincter Mucous Niner Ringworm, anlaşıldı.
Sphincter Muqueuse Neuvième Rectum, bien reçu.
Kan, idrar, ağzınızdan bir sürüntü ve bir de rektumunuzdan.
Sang, urine, salive et un autre de votre rectum.
Aşırı alkol tüketimi karaciğerde hasara ve kalınbağırsak kanserine neden olabilir.
L'abus d'alcool peut nuire au foie et entraîner un cancer du rectum.
- Göt? - Hayır.
Rectum?
Git de kabuk tutmuş bağırsaklarındaki gazı sal, dangalak.
Sors-toi cette idée du rectum, looser!
Ve dedi ki?
Alors, il lui dit : " Rectum?
İnsanlar rektumuma aletlerini soktular.
Des gens m'ont enfoncé de la merde dans le rectum.
Bunu bağırsak yoluyla onaylamak istedim, ama bağırsağı yoktu. - Bu çok...
On voulait vérifier par voie rectale, mais le sujet n'a pas de rectum... ce qui est vraiment...
Rektum yolu ile.
Per rectum.
CT scan, rektumda bir delik olduğunu gösteriyor.
Le scanner a révélé une plaie au rectum.
Acil'e hiç rektumlarına bir şeyler sıkışmış olanlar geliyor mu?
Les gens viennent vraiment avec des trucs coincés dans le rectum?
Schibetta'nın rektumunda kanama vardı.
Scibetta saigne du rectum.
Kurutulmuş et ürünümüzü yersen sıçmana bile gerek kalmaz.
Et il n'y a presque plus de rectum dans notre bœuf séché.
Rektumunun çevresindeki alanı test edeceğim.
Je vais tester la zone autour de ton rectum.
Kadın : "Bilmiyorum." Doktor : "Kıçınızdan ateşinizi ölçeceğim"
Il dit, et bien alors je vais prendre votre température par le rectum
"Hey, doktor o benim kıçım değil" Doktor der ki, "Bu da benim termometrem değil"
"Hey docteur, ce n'est pas mon rectum." "Yea, ce n'est pas mon themomètre non plus."
Anüsünün içinde şiddetli bir baskı hissedeceksin.
Vous allez sentir une forte pression sur la prostate à l'intérieur du rectum.
Yaptığı sayısız faaliyetin vermiş olduğu esneklik sayesinde anüs kontrolü yapılsa bile fark ettirmeden çok miktarda malı rektumunun derinliklerinde taşıma kabiliyetine sahip olan o ender taşıyıcılardan biriydi.
C'était une "convoyeuse". A force d'entraînement, elle pouvait cacher des quantités phénoménales dans les tréfonds de son rectum, indécelables même en cas de fouille approfondie.
İkinci perdedeki adamın rektumunda çagrı cihazı var.
- On m'a bipé. Le Rideau 2 a un bipeur dans le rectum.
Ben bakmıyorken, bir timsah üstüme çıkmış. Bağırsaklarıma yumurtalarını bırakmış.
Un alligator m'a pris par derrière et m'a pondu ses œufs dans le rectum.
En azından kız arkadaşına birinin içinden çıkmış bir hediye vermedin.
Au moins, tu n'as pas filé à ta copine un cadeau trouvé dans un rectum.
- Vurdum!
- Rectum?
"Dedektif Charles, gördüğüm en temiz makatlardan birine sahipsiniz." Neden?
"Je n'ai jamais vu un rectum aussi propre." Vous savez pourquoi?
Her zamanki gösterilerini yapıyorlar. Rectum'da.
- Ils vont encore faire leur visite au Rectum.
- Rectum!
Ha! - Le Rectum.
- Hangi Rectum?
( voix entremêlées )
- Bir homo barı.
- Le Rectum, boîte de pédés, vous connaissez pas ce quartier!
Aletimi bağırsaklarında mı istiyorsun?
C'est quoi ça? - Tu connais pas le Rectum, toi?
- Rectum'u biliyor musun?
- La seule boîte que je connais, c'est ce taudis ici!
Yerin adı Rectum, biliyor musun?
Le Rectum, ça te dit rien? Hein?
Rectum, bir gay bar.
Le Rectum, une boîte de pédés, ça vous dit rien?
- Rectum'a gidiyoruz!
- On va au Rectum! - Au Rectum.
- Rectum! Kolay.
- Au Rectum, c'est vachement clair, ça.
Rectum'un nerede olduğunu herkes bilir.
Forcément, tout le monde sait où se trouve le Rectum.
Yolu gösterebilir misin lütfen!
( discussion animée ) - Le Rectum, c'est une boîte de pédés.
Rectum bir gay barıdır.
- Le Rectum, c'est une boîte, de pédés, O.K.?
- Bizi Rectum'a götür.
- J'ai demandé le Rectum, une boîte de pédés!
Rectum'u bilmiyorum.
- T'as pas un truc, là?
Sen de rektumu muayene ederken.
- Pareil pour ton rectum.
- Rectum nerede?
Le Rectum, c'est où?
Rectum nerede?
- Il est où, le Rectum?
- Rectum'a gidiyoruz!
- On va au Rectum, putain!