Roslyn Çeviri Fransızca
75 parallel translation
Sana göre değil mi, Roslyn?
Trop rudimentaire pour vous, Roslyn?
- Buz mu? O kadar kalacak mıyız, Roslyn?
On va rester si longtemps?
Bunlar gerçek hislerim, Roslyn.
C'est vraiment ce que je ressens, Roslyn.
Sana nasıl hoşçakal diyeceğimi bilemezdim, Roslyn.
Je ne saurais te dire au revoir, Roslyn.
Sana birşey söyleyeyim, Roslyn.
Je vais te dire, Roslyn.
Senin yaşamına içiyorum, Roslyn.
À ta vie, Roslyn. Qu'elle se poursuive pour toujours.
Gel benimle. Yine başlama, Roslyn.
Commence pas à tout vouloir diriger, Roslyn.
Boğa biniciliğinde oldukça iyiyimdir.
Je suis bon à la monte de taureaux. Je veux que tu me regardes, Roslyn.
Ve... arkadaşım Roslyn'e.
Et... à mon amie Roslyn.
Roslyn, neden Perce ile dans etmiyorsun?
Roslyn, si tu dansais avec Perce?
Sana güveniyorum, Roslyn.
J'ai confiance en toi, Roslyn.
Roslyn? Roslyn?
Roslyn?
Bana merhaba de, Rosyln.
Dis-moi bonjour, Roslyn.
Merhaba, Roslyn.
Bonjour, Roslyn.
Ben iyi bir iyi birisiyimdir, Roslyn.
Je suis un homme plutôt bien, Roslyn.
Bütün olup bitenlere kayıtsız kalmıyorsun, Roslyn.
Tu es vraiment en harmonie avec tout ça, Roslyn. C'est une bénédiction.
Roslyn, biz asla dalga geçmedik, sen ve ben.
Roslyn, on n'a jamais plaisanté, toi et moi.
Benim dansım da böyle, Roslyn.
C'est comme ça que je danse, Roslyn.
- Rahat bırak beni, Roslyn.
- Lâche-moi, Roslyn.
- Roslyn! - Kapa çeneni de yatır şu atı yere!
- Ferme-la et mets ce cheval à terre!
Söyle bana, Roslyn.
Dis-moi, Roslyn. J'attends.
Kim olduğumu göstermeme izin ver.
Je te montrerai ce que je suis. Dis-moi, Roslyn.
Söyle bana, Roslyn. Bana bir sebep söyle, durayım.
Donne-moi une bonne raison et j'y mets fin.
Seninle tanıştığıma memnun oldum, Roslyn.
Je suis heureux de t'avoir rencontrée.
Roslyn'in hemen karşısı.
En face du Roslyn.
Cicely ve Roslyn 97yıl önce kurmuşlar.
Elle et Roslyn ont fondé la ville il y a 97 ans.
- Dinle. Bir saat önce Sophie Holtzman'a gelen bilgiye göre Roslyn Oteli'nin içindeki alışveriş merkezinde alışveriş yapan bir kadının arabası, buna benzer bir adam tarafından çalınmış.
Une heure avant l'enlèvement de Sophie Holtzman, une femme dans une galerie marchande s'est fait voler sa voiture par un type qui ressemble à ça.
Büyük bir patlamayla Roslyn'deki bir bakkal alevlere karıştı.
Une explosion a complètement ravagé une épicerie de Rosslyn.
- Roslyn Myers, tanıştığımıza sevindim.
- Roslyn Myers. Ravie de vous rencontrer.
Evet, Roslyn gölüne balığa gitti.
Ouais, il est parti pêcher au lac Roslyn.
Roslyn'e balık avlamaya gittim.
J'étais parti à la pêche, vers Roslyn.
Ben Başkan Laura Roslin, Saylon üs gemisinden konuşuyorum.
Ici la présidente Laura Roslyn à bord du vaisseau mère cylon.
Bu Roslyn. Sana bahsettiğim arkadaş. Merhaba Roslyn.
C'est Roslyn, l'amie dont je t'ai parlé.
Siz ise... - Roslyn. - Roslyn.
Roslyn.
Evet. Her zaman benimle konuşabilirsin. Yani bunu biliyorsun Roslyn.
Vous savez, vous pouvez venir parler quand vous voulez, Roslyn.
Roslyn jinekologlar sana gebe kalmak için hiçbir fiziksel engelinin olmadığını söylediyse o halde sorun büyük olasılıkla psikosomatiktir.
Si les gynécologues vous ont dit qu'il n'y a aucune cause organique vous empêchant d'avoir un enfant, alors le problème est très probablement psychosomatique.
Bu da neyin nesi, Roslyn?
Qu'est-ce que c'est que ça, Roslyn?
Aklını başına topla, Roslyn.
Faut que tu te reprennes, Roslyn.
Lütfen, Roslyn. Aklını başına toplamanı istiyorum.
Arrête, tu dois te reprendre.
Ne diyeceğini sana ben söyleyemem, Roslyn.
Je ne peux vous dire quoi faire.
Roslyn.
Roslyn.
Kapı şu an yarıya kadar açık, Roslyn.
La porte est entrouverte.
Oldukça normal bir çocukluk geçirdim, Roslyn.
J'ai eu une enfance plutôt normale, Roslyn.
Roslyn... Neden annen ölmeni istedi?
Roslyn, pourquoi votre mère voulait-elle votre mort?
Roslyn, Perce Howland.
Roslyn, je te présente Perce Howland.
Beni izlemeni istiyorum, Roslyn.
- Mais pourquoi fais-tu ça?
Nasıl hissettiğini biliyorum, Roslyn.
Je sais ce que tu ressens. Moi non plus, je n'ai jamais aimé cet aspect-là.
- Lanet olası Roslin.
10 vaisseaux sur 35. Fouttue Roslyn.
Roslyn.
Roslyn?
Hadi, Roslyn.
Dépêche-toi.
Neler oluyor Roslyn?
Que se passe-t-il, Roslyn?