Rv Çeviri Fransızca
117 parallel translation
Amma vırvır ettiler..
Alors, messieurs, en selle.
- Randevunuz var mı?
Vous avez RV?
Ben de, Glaciere Metrosu'na, 18 : 30'daki randevuma gittim.
Moi, j'avais RV metro Glaciere.
Küçükhanım, nikâh dairesinde görüşürüz.
Mademoiselle, RV a la mairie.
RV 77.
le RV 77.
- Üzgünüm, kabadayılarla sadece... -... randevuyla görüşüyorum.
- Je ne vois les escrocs que sur RV.
- RV şovu biletlerini bulmak kolay değil.
J'ai même des billets pour le salon de la caravane.
- Rv'leri, karavanları sever misin?
- Tu aimes les caravanes?
Bu akşamki RV şovuna biletleri var.
Il a des billets pour le salon de la caravane.
Şu gülmekten çatlatan'şorolo'nu ve kimseye benzemeyen komik vırvırcını ise bekleyemeyeceğim.
Je brule de voir ta tantouse à se tordre de rire, et le petit crachouilleux qui n'est personne mais qui est à hurler!
Onu benim RV-4 e çek.
Accroche le à mon RV-4 TRANSPAC.
Tamam.Onu RV'ye çek...
Reçu. Accroche le au RV...
- O zaman çıkmak nedir?
- Et un RV galant?
- Sonraki randevum ne zaman?
- D'autres RV?
Işıklar kapanınca benimle Temizleyici'de buluş.
" RV à l'Eliminator après l'extinction des feux.
23 : 30'DA FRANKLlN PARKlNA GEL DANNY 22 : 48
RV 23H30 FRANKLIN PARK DANNY
Fransa'da olacak, ve grup buluşma noktasında dağılacak.
- C'est en France. Dispersion au "point RV".
Buna ne dersin? Neden işe yarar bir araba ya da garip renkli küçük bir karavan almıyoruz?
Et si on prenait un véhicule de sport utilitaire... ou un petit RV d'une couleurvraiment bizarre?
Sana söylüyorum... Bu plan en berbat olanı. tamam mı? Onlar benim gördüğüm şeyin araştırmasındalar ve ben burada mutfakta oturmuş... vırvır yapan iki kızla beraberim.
Ils tentent d'enquêter sur ma vision, alors que moi... j'attends là avec deux filles qui jacassent.
Başkan yardımcısıyla senin için bir toplantı düzenleyeceğiz.
On va t'organiser un RV avec le vice-président.
Ajandamı getirir misin?
Tu peux pointer mes RV?
- Mahkemem bir saat sonra. - Bir saat mi?
- J'ai RV au tribunal dans 1 h. - 1 heure!
1975 model bir RV ile lağım temizliyordum.
J'ai vidangé les tuyaux septiques d'un camping-car de 1975.
Evet, kargonu anlaştığımız yere götüreceğim.
Livraison au 2e point de RV.
- Bu akşam toplantısı var.
- Il a RV cet après-midi.
Saat ikide kumsalda buluşalım. Shore Club'da.
RV à 2 h, au Shore Club.
Yani diyorum ki... bir RV alalım ve mümkün olduğu kadar çok insandan... bir sürü bebek alıp, onlarla dolduralım... ve Furnace Park'a doğru gidelim.
Donc ce que je t'explique... On achète un RV ( véhicule de loisir ) et on le remplie... avec pleins de bébés et autant de personnes que nous pouvons... et alors on les conduit au Parc Furnace.
İndirme bölgesine getiriyoruz onları, ve diğerleri gibi ölüme terk ediyoruz.
On les emmène au RV, et on les laisse crever comme les autres.
Bir açılışları vardı.
Il y avait un RV disponible.
Baba, sadece RV'yi dağdan aşağı sürdüğün zaman ki gibi. Bacağını kırmıştın.
C'est comme la fois où tu as quitté la route avec le camping-car... dans la montagne, et que tu t'es cassé la jambe.
Öyle görünüyor ki randevu koparma konusunda oldukça yetenekliyim, ama kendim için değil.
Il s'avère que je suis bon pour obtenir des RV si c'est pas pour moi.
Sandy ile görüştüm.
- Ecoute, je... j'ai eu un RV avec Sandy.
Buluşmanın 08.30'da olduğu onaylandı'
Confirmation RV à 8h30.
RV deneği O'Ryan için Theta-dalgası sürüklenmesi GPS ile hedef yönetimi için kullanılacak.
Entraînement ondes thêta pour sujet O'Ryan à utiliser avec GPS pour gestion cible.
2 : 30 toplantını iptal edeyim mi?
J'annule votre RV de 1 4h30?
Onunla randevulaştı.
Il a RV avec elle...
Tekrar ediyorum, çekilin. RV takip ediyor.
Je répête : rappel des unités.
- İki saat sonra orada buluşalım.
- RV là-bas dans 2 heures.
Biliyorum, Dekanın yaptıkları, seni kızdırdı biraz ya da çok.
- Pas vraiment. Ecoute, je sais que ce RV avec le CPE t'as mis un peu en colère ou beaucoup.
Marissa dün dekanla görüşmeye gitmiş.
Ah bon? Marissa a eu RV avec le CPE hier
Anka, iniş bölgesine git.
Phoenix, au point de RV.
Esrar sarıp sürekli vırvır eden?
Qui roulent des joints et jacassent?
Problem değil, RV'den çekeriz.
C'est pas un problème, je vais en récupérer du réservoir.
İIk bulluşmamızda belki öpüşmezsin diyeydi.
Juste au cas où tu n'embrasses pas lors du premier RV.
Doktorla randevu, araba sorunu, ayakta yara, dedem 2.Dünya Savaşında savaştı.
RV chez le médecin, problème de voiture, verrues plantaires, papy vétéran...
Bu öğleden sonradan itibaren, telefonlarımız bu ünlü parmaklardan randevu almak isteyenler tarafından kilitlenecek.
D'ici à ce soir, le téléphone va être pris d'assaut en vue d'obtenir un RV avec ces fameuses mains.
Telefonlar susmak bilmedi, ve gelecek haftaki randevuların tamamen doldu, ve ofisinde seni bekleyen biri var.
Les téléphones n'ont pas arrêté de sonner. Vous êtes archi plein pour la prochaine semaine. Et un patient sans RV vous attend en ce moment.
Bütün randevularınızı dolduracak paralı müşteriler bulduğum için mi?
Remplir votre carnet de RV avec des clients qui payent?
'yazıyordu.
Lieu du RV? "
Ne vırvır edip duruyordu ki?
Où est-il?
Müşterinle toplantın nasıl geçti?
Comment s'est passé ton RV avec le client?