English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ S ] / Section

Section Çeviri Fransızca

3,886 parallel translation
Belki de sen, o palyaço kılığın ve sözüm ona talihin başka kapıya gitseniz daha iyi olur.
Ben, alors peut-être toi, ton costume de carnaval, et cette bonne fortune que tu ne dois qu'à toi même, peuvent aller s'installer dans une autre section.
Ama ne The Clover High Chronicle'ın işine yarardı biliyor musunuz? Bir finans köşesi.
Mais pour le magazine du lycée une section finance.
Lütfen geldiğin yere dön
Retournez dans votre section.
Özel birlikler de olacak.
Une section spéciale va être déployée
Bu Mouna Al Fathar. FKÖ'nün karşı istihbarat şefi.
Voici Mouna al Fathar, chef de la section contre-espionnage d'OLP.
Bir şirketin klasik müzik bölümünde çalıştım.
J'ai travaillé dans la section musique classique d'une maison de disques.
Ceza kanunun 17b bölümüne göre, yapabilir.
D'après la section 17b du code pénal, elle le peut.
Poker oyununda alkış tutmak yerine yapacak işlerim var benim.
J'ai autre chose à faire que groupie de la section Poker
Reaktör 12. sektör, Q-3'ün...
Le réacteur est dans la section 12, Q-3...
Ses komutu : Bölüm sekiz.
Commande vocale : section huit.
Bölüm 4f.
Section 4F.
Washington Post'un Style Section ekinin ilk sayfası.
La Une de la section du style du Washington Post.
Bağlantıların başındaki kişi sensin, değil mi?
Tu diriges la section communication, c'est bien ça?
Herald gazetesi suç muhabiri.
C'est le journaliste responsable de la section fait divers du Herald.
Şehrin cinayet masası polisi oldun. Birinci dereceden dedektif.
Tu es un détective première classe de la section homicide de la police.
Seni hangi matematik sınıfına koyduklarını söyle bana.
Tu me diras dans quelle section de math ils t'ont mis.
Evet, Bölüm Beş'in başında sen varsın.
Ouai, bien tu est le chef de la section cinq.
Donovan'ı Bölüm Beş'in başına getirmek sadece aptalca değil aynı zamanda adli bir yanlış.
Installer Donovan a la tête de section cinq n'était pas seulement grotesque, c'était aussi une grave erreur de justice.
Onun Bölüm Beş'in başına geçmesi işimi on kat zorlaştırdı.
L'avoir en charge de la section cinq rend Mon travail dix fois plus compliqué.
Size, bölüm 8.7'de de belirtildiği gibi kurmuş olduğunuz kutsal aile birliğinizin Savunma Bakanlığı tarafından resmen onaylandığını bildirir...
Je vais maintenant vous prononcer officiellement reconnu par le département américain de la défense comme juridiquement liés par le mariage tel que défini à la section 8.7 du...
Bölüm üçte, koridorun sonunda.
Section trois, au bout du couloir.
Benzetim, bölüm üç'te ufak yapısal hasarlara sebep oldu.
La simulation a causée quelques craquelures mineurs en section trois.
Savunma Bakanlığı bölüm dörtte makinemizi güvenli bir yükleme kolisine koymuş.
Le D.O.D a notre machine dans un quai de chargement sécurisé en section quatre.
Son görüldüğü yer bölüm üçmüş.
Le dernier aperçu était section trois.
"Tebrikler, Bölüm Beş'in müdürlüğüne terfi ettiniz"
Félicitations, vous avez été promu directeur de la section 5...
Güzel taklit, ama hala Bölüm Beş'in yakınlarında bir yerlere gitmiyorum.
Joli coup, mais je ne m'approche toujours pas de la section 5.
Bölüm Beş'in büyük şampiyonu * olarak ben, eğlence talep ediyorum.
En tant que grand prêtre de la section 5, je demandais à être amusé.
Bırakalım Bölüm Beş'in eşek şakaları devam etsin.
Que les farces continuent en section 5.
Lütfen Bölüm Beş'te devam eden bir eşek şakası varsa durdurur musun?
Pourrais-tu arrêter toutes les farces de la section 5 encore en cours?
İster inan ister inanma ama Bölüm Beş'in başında sen varsın.
Que tu le veuilles ou non, tu diriges la section 5.
Beni Bölüm Beş'in başına geçirme meselesi de nedir?
Alors pourquoi je dirige la section 5?
Bölüm Beş'te bir ilerleme kaydedebildin mi?
ça avance avec la section 5?
Evet, bizi Bölüm Beş'e götürme nezaketini gösterirseniz, biz de alacağımız şeyleri paketleyip götürürüz.
Oui, pourriez-vous nous emmener à la section 5? Pour que nous puissions emballer les choses et déménager.
- Bölüm Beş'e.
A la section 5
Son görüşmemizden bu yana konuşmamız gereken birkaç proje var fakat bunları bir kenara bırakmak istedim, çünkü Bölüm Beş'te dikkate değer yeni bir proje var. Bir izleme raporu göndereceğim.
il y a une foule de projets dont nous aurions du parler depuis notre dernier communiqué, mais j'aimerais laisser ca de coté parce que le nouveau projet en section 5 mérite toute notre attention.
Bölüm 305.
Section 305. Rangée F.
Belki her bölüm farklı bir şifredir.
Chaque section correspond peut-être à un code différent.
Bütün çalışanlarının isimleri ve adreslerine ihtiyacımız var. Özellikle oy makinesi bölümünde çalışanların.
On a besoin des noms et adresses de tous leurs employés, l'a compris aussi, spécialement ceux dans la section des élections.
"Kardeşinizin Nişan Partisi" kartları için komple bir bölümleri var.
Ils ont une section entière maintenant pour les "La fête de finançailles de votre soeur".
Makale 15, bölüm 2A açıkça emsal teşkil ediyor.
Article 15, la section 2A fait précédent.
O zaman düşünceni doğruca şuraya yaz.
Et bien, fais entendre ta voix dans la section commentaire juste là.
Sen dışarıdan bakıldığında, sanki birisi üstüne tıraş sonrası losyonunu boşaltmış ve ve dergilerdeki ne giymeli köşesinden birden fırlayıvermiş gibisin.
Tout en vous semble comme quelqu'un qui s'est jeté de l'après-rasage pas cher enchanté sur la section "Que porter" du magazine Details, et là tout d'un coup... pouf.. vous apparaissez.
Lütfen tahliye kitapçıklarınızı bulun ve bölüm, bir tire iki altıyı açın. Bu kısımda oturduğunuz bölge için başlangıç talimatlarını bulacaksınız.
Référez-vous à votre guide d'évacuation, section 1-26, qui liste les instructions pour votre secteur.
Orada, bölüm bir tire iki sekizde belirtildiği üzere kendinize bir lider seçeceksiniz.
Là, vous choisirez un chef de file comme indiqué section 1-28.
Web sitenin interaktif turist bölümü çökmüş.
La section tourisme intéractif du site internet est en panne.
- Laura, Hudson Üniversitesi'nde edebiyat profesörüymüş. Bölümün en parlak öğretim üyesiymiş. - Altı ay öncesine kadar.
Laura était prof de littérature à l'université, une étoile montante de sa section, jusqu'à il y a six mois.
Gardiyan etkisiz, G bölgesi temiz.
Section G nettoyée.
- Spor sayfasını mı okuyorsun?
Tu lis la section sport?
Onun bölümünde duruyorsun.
Vous êtes dans la section qui lui est consacrée.
Metro bölümü kayıp.
La section de métro manque.
İrisin bir bölümünün kahverengi olma durumu.
"Une section de son iris avec des tâches de couleur brune"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]