Somerset Çeviri Fransızca
101 parallel translation
Yeni yılı Somerset'te geçiriyorduk.
Nous passions Noël dans le Somerset.
Tıpkı... William yerine Somerset Maugham, Harry yerine Sinclair Lewis olması gibi.
Somerset Maugham s'appelait bien William et Sinclair Lewis, Harry.
Somerset, Sinclair, Schuyler ; hepsi S'li.
Somerset, Sinclair, Schuyler :
Somerset Maugham olamaz.
Ça ne peut pas être Somerset Maugham.
son öyküm - şeyy, editörler, Somerset Maugham gibi yazmak güzel..... ve Truman Capote gibi yazmak da güzel... ama ayni zamanda ikisi gibi değil, diyorlar.
Ma dernière histoire - L'éditeur a dit que c'était très bien d'écrire comme Somerset Maugham... et c'était parfait d'écrire comme Truman Capote... mais pas en même temps.
Nasıl bir öykü, Somerset Maugham veya Truman Capote gibi mi?
Elle était dans quelgenre, Somerset Maugham ou Truman Capote?
Yaşlı Mitch'e yüklenebileceğiniz kadar yüklenin o halleder her şeyi.
- A tout à l'heure au Somerset. - Oui, maman.
Bay ve Bayan David Somerset.
M. et Mme David Somerset.
Sevgili Bayan Somerset, saygıdeğer bir İngiliz çifti olmamız gerek.
Chére Mme Somerset. Nous sommes un couple anglais.
İyi görünüyor muyum Bay Somerset?
Je vous plais, M. Somerset?
Bayan Somerset.
Mme Somerset.
- Bond, Somerset olarak seyahat ediyor.
- Bond, nom d'emprunt Somerset.
Ben çok üzgünüm, Bayan Somerset. Benim sakarlığım.
Je suis désolée, Mme Somerset.
Somerset'te doğuyorum ben.
- Et Lewisham? - On doit ralentir?
... düşünün ki ilk Clarenceux, Ordu Kralı, 1334'de ilan edilmişti, ilk Somerset hanedan arması ise 1448'de.
Quand je dis cela, le premier Clarenceux, Roi des Armoiries... a été créé en 1334... et le premier héraut de Somerset en 1448.
Bu akşamki programda konuğumuz Monsenyör Edward Gay Somerset Teoloji Fakültesi'nde misafir piskoposluk görevlisi ve inanç hakkında pek çok kitabın yazarı. Bunlardan sonuncusu ise en çok satan Tanrım.
Ce soir, nous recevons Monseigneur Edward Gay, émissaire pastoral invité du Collège de Théologie de Somerset et auteur de nombreux ouvrages sur la croyance, le plus récent étant le best-seller, Mon Dieu.
SOMERSET MINEHEAD'DE KÜÇÜK BİR PANSİYON
Une petite pension dans le Minehead, à Somerset
Somerset'te doğuyorum ben.
Je suis né à Somerset.
Somerset'a, efendim.
Somerset, sir.
Sonra bütün o belgeleri Nüfus Dairesine götürüp... başvuranların isimlerini kontrol etmeye başlayın. Ama doğum değil, ölüm belgeleriyle karşılaştıracaksınız.
Ensuite emmenez tous ces papiers à Somerset House, et commencez à comparer le nom des demandeurs aux certificats de décès, pas de naissance.
- Somerset Evi.
- L'état civil.
Bu mektup Somerset'li Robert Wyatt'tan.
C'est de Robert Wyatt dans le Somerset.
Baban Sommerset şerifiydi.
Votre père était bien le bailli du Somerset?
Sarışın bir tane vardı. Sommerset O'Neal. O liderdi.
La blonde, Somerset O'Neal, c'était le chef.
Somerset'teki Kellynch Hall hakkındaymış.
Au sujet de Kellynch Hall, Somerset, a-t-il dit.
Somerset bak senden kurtulunca hepimiz çok sevineceğiz.
On va être contents d'être débarrassés de toi, Somerset.
Dedektif Somerset?
Inspecteur Somerset?
Somerset, zehirlenme mi bu?
À votre avis?
Ben Dedektif Somerset.
Inspecteur Somerset.
Şimdi Somerset, mobilyalara tırmanıyor.
Somerset escalade les meubles.
Dedektif Somerset'i çağırdın, değil mi?
Vous avez appelé l'inspecteur Somerset.
Dedektif Somerset ve Mills'i onların yanına götürecek. Ama sadece onları.
Mon client y conduira Mills et Somerset, mais seulement eux.
Somerset'tteki Combe Magna
Combe Magna, dans le Somerset.
Daha hızlı koşun! Daha hızlı Muriel! Güzel.
SOMERSET, ANGLETERRE
Güzel. Hey, hiç adil değil! Tamam!
SOMERSET, ANGLETERRE
Somerset Maugham iktidarsızlık tedavisi için mi geldi yoksa Amerikalı süper top model Tina Menzhal'i görmeye mi geldi? Burma Sultanının Tina'ya bir yığın ender bulunan siyah orkide gönderdiğini biliyoruz.
Ou vient-il voir le super-méga-top-modèle Tina Menzhal... à qui le Sultan de Brunei a fait livrer des milliers d'orchidées noires rarissimes.
- Tanrım lütfen Somerset Maugham olsun. - Alo? Kahretsin!
Mon Dieu, faites que ce soit une autre maman.
Cumartesi öğleden sonra Somerset'te.
Samedi aprés-midi, à Somerset.
Somerset kuzeyde, üç saatlik mesafede küçük bir kasaba... ve zamanında orada olabilmemiz için hemen yola çıkmalıyız.
Ils habitent à Somerset, dans le trou du cul du monde, à 3 h de route. ll faut lever le camp maintenant.
140 numaralı otoyoldan çıkar çıkmaz... 95 numaralı otoyola gireceğiz ve Somerset yol ayrımından çıkacağız.
On quitte la 140, puis on prend la 95 et on sort à Somerset.
Somerset'te hiç Yahudi yoktur.
Il n'y a pas de Juifs, à Somerset.
Yarıdan da fazla, Somerset'e kadar gittin.
Plus que ça, tu es allée à Somerset!
Hayvanları kurtaralım da bugün, akıllıcivciv herkesi yazgüneşinde ayakta tutuyor.
Dans "Sauvons les bêtes" aujourd'hui, un reportage sur le rusé furet qui... met en émoi tout le Somerset.
Somerset Tavuk çiftliğinden yaklaşık bir mil uzakta.
À 1,5 km d'un élevage de volailles.
Evelyn Waugh veya Somerset Maugham'ın İngiliz karakteri... üzerine yazdığı bir izlenime benziyordu bence.
On peut imaginer qu'Evelyn Waugh ou Somerset Maugham écrivent ça, en faisant une remarque sur le caractère des Anglais,
Somerset Maugham?
Somerset Maugham?
SOMERSET MINEHEAD'DE KÜÇÜK BİR PANSİYON
Pardon pour le dérangement, mais on y est arrivés. Au revoir. - Au revoir, Mme Crump.
Hey, Somerset.
Salut, Somerset.
Büyükelçi buraya kliniğin ünlü...
Vient-il pour la cure Somerset-Maugham contre l'impuissance?
somerset...
Best watched using Open Subtitles MKV Player
altyazı : somerset Bir fikrim var.
J'ai une idée.