Stevens Çeviri Fransızca
1,517 parallel translation
Bay Frost, Dr. Stevens sizi taburcu etmeye gelecek.
Mr. Frost, le Dr. Stevens va vous décharger.
Dr. Stevens, 342'deki hastamı taburcu edin.
Dr. Stevens, déchargez mon patient de la 342.
Yetişmeniz gereken bir yer var mı, Dr. Stevens yoksa bize katılacak mısınız?
Vous devez être ailleurs, Dr. Stevens, ou vous êtes partante?
Acaba Izzie Stevens...
Est-ce que Izzie Stevens...?
Önemli değil, Stevens.
C'est bon, Stevens.
Stevens.
Stevens.
Şu hindinin işini bitirelim, Stevens.
Bien. Occupons-nous de cette dinde, Stevens.
Kerevizi daha ince doğra, Stevens.
Vous devez couper le céleri en plus petits morceaux, Stevens.
Hindi Stevens.
De la dinde, Stevens.
Ben Dr. Stevens. Yaranızı dikeceğim.
Bien, Mme Lu, je suis le Dr.
- Merhaba, Dr. Stevens.
Olivia.
Stevens ve Dr. Yang hayatınızı kurtarmış olabilir.
Yang vous ont peut-être sauvé la vie.
Bayan Davidson, bu Dr. Stevens.
Mme Davidson, voici le Dr. Stevens.
Stevens çok üzüldü. Bana telafi etmek istediğini söyledi.
Steven a mauvaise conscience, il veut se racheter.
Hemşire Stevens'ın dediği gibi Ben Dr.Sean McNamara, Plastik Cerrahım.
Comme l'infirmière Stevens l'a dit, je suis le Dr. Sean McNamara et je suis chirurgien plastique.
Paul Stevens.
Paul Stevens.
Stevens, kundakçının ateşleyiciyi bir miktar yanıcının yanına koymuş olabileceğini söylüyor Koltuk döşemesi gibi.
Stevens a dit que le pyromane a dû placer l'allumage près d'un carburant, comme le coussin du siège.
Steven'ın hesapları doğruydu.
Les calculs de Stevens étaient justes.
Stevens 8 yıl önce Los Angeles İtfiaye Bölümü için başvurmuştu ama elemeyi geçemedi.
Stevens a fait une demande aux pompiers de LA il y a 8 ans, et a échoué aux tests.
Stevens'ın evine iki ekip gönderik.
On a deux équipes à la maison de Stevens.
Stevens!
Stevens!
Stevens, bu iş bitti, beni duyuyor musun!
Stevens, c'est fini. Tu m'entends?
- Mrs. Stevens, havaalanında olanlar için gerçekten çok üzgünüm.
Mme Stevens, je suis navrée de ce qui s'est passé à l'aéroport.
Zach Stevens.
Zach Stevens.
Zach Stevens, seni bekliyoruz.
Zach Stevens, on attend.
Sen Zach Stevens değilsin!
Ce n'est pas Zach Stevens!
Sultry Stevens!
Sultry Stevens!
Walker, Stevens, siz arkamızı kollayın.
Walker, Stevens, vous assurez nos arrières.
Walker, Stevens!
Walker, Stevens! Sortez de là bon Dieu!
Walker, Stevens, duyuyor musunuz?
Walker, Stevens, vous entendez?
Walker ve Stevens'ı kaybettik!
Nous avons perdu Walker et Stevens!
Bayan Stevens, ismim Mark Brydon.
Mme Stevens. Mon nom est Mark Brydon.
Jason Stevens Chicago'dan ayrılmış.
Jason Stevens de Chicago. 18 points par match.
Jason Stevens, iki sayı yapıyor.
Et Jason Stevens qui marque.
Ve Stevens, Baudoin tarafından korunuyor...
Stevens a le ballon dans cette deuxiéme mi-temps. Il est marqué par Baudoin.
Thomas'dan Steven'a.
Thomas à Stevens.
Ve işte Bay Stevens.
Et voici M. Stevens.
Bay Stevens!
Stevens!
Bay Stevens!
M. Stevens!
Bay Stevens, Başkan 2.Başkan'ı destekleyecek mi?
M. Stevens, est-ce que le Président soutient le vice-président?
Bay Stevens bize güvenlikten söz eder misiniz?
M. Stevens, pouvez-vous nous parler de la sécurité?
Stevens yakın zamanda seni görmek istiyor.
Stevens te cherchait tout à l'heure.
Bunu yarın Stevens'a götüreceğim.
Il faut que je montre ça à Stevens demain.
- Bayan Crawford.
- Mlle Crawford. - M. Stevens.
- Bay Stevens. - Sizinle biraz konuşabilir miyim?
- Puis-je vous parler?
Vaughn Stevens.
Vaughn Stevens.
Stevens mı?
Stevens?
Pekala, Stevens.
Bien.
Sonra görüşürüz.
Stevens.
Stevens ve Yang'e mesaj çek.
Bipe Stevens et Yang.
- Dr.
Stevens et le Dr.