Tops Çeviri Fransızca
89 parallel translation
Şu dağların zirvesinden geçecek. She's gonna take the tops off those mountains.
Elle va heurter le sommet de ces montagnes.
İşte 1988'den bir eski bomba : Four Tops "Yok Edilemez" i söylüyor.
Et voici les Four Tops avec leur tube de 1988 : "Indestructible".
Eski saç şeklimi beğendiğin için üzgünüm tatlım. Bir de zekice olduğunu düşünürdün. Hard Day's Night'ı da severdin tatlım ama ben büyüdüm.
Vous aimiez ces vieux mop-tops, j'avais un tel humour, et vous aimiez Hard Day s Night, l'amour, mais j'ai grandi.
Irkçılığa son verme, Beatles ile öğle yemeği. The Rolling Stones. The Four Tops.
On a mis fin à la ségrégation raciale, lancé les Beatles, les Stones.
Four Tops.
The Four Tops.
- Four Tops gibi görünmeyi kim ister?
- On ne veut pas ressembler aux Four Tops.
Burada eğlenmek için ne yaparsınız.
Vous vous amusez comment, les ZZ tops?
Yıldızı sönen mankenlerle birlikte olmalı.
Il peut se taper des tops has been.
Düz, falsolu, kesme.
Des "duffs," des "tops," des "skulls."
The Box Tops'un söylediği "The Letter"'ın bir dakika 58 saniye olduğunu biliyor muydun?
Tu savais que "The Letter" des Box Tops... durait une minute, 58 secondes? Ça veut rien dire.
En çok bir kaç saat içerisinde dönmüş olacağız.
On revient dans quelques heures, tops.
You're both on.
Et de deux tops. 172 00 : 13 : 17,705 - - 00 : 13 : 19,104
İkinizsiniz.
Et de deux tops.
- Four Tops var.
- J'ai Four Tops.
Evet, bastır Ice-o-tops!
Ouais! Allez les Ice-o-topes!
Tıp fakültesine girmek için box tops programını mı kullandın?
Vous avez eu votre examen où?
Bunlar etraftaki en iyi giysiler.
Voici le top des tops.
Kalçamdan yağ aldırdım.
Les tops n'avaient plus la cote.
Little boys, yellow tops hepsi var. Hepsi burada.
J'ai des capsules jaunes à vendre toute la journée.
Red tops var, red tops!
J'ai des capsules rouges, des rouges!
Gelin red tops alın, red tops!
Viens chercher tes rouges, des rouges!
Blue Tops, Blue Tops var!
- Capsules bleues, j'ai des bleues!
Red Tops, Red Tops, Red Tops var!
Capsules rouges, capsules rouges, capsules rouges à vendre!
Arabamın üstünü açarsam Müziği iyice duyarsınız
When we got the tops down You can hear the system thump
Adam süper modellerle çıkıyor.
Ce mec a des rencards avec des tops models?
Sadece modellerle ve ünlülerle takılırmış.
Et apparemment, il sortait seulement avec des tops model et des célébrités en vue.
Bikiniyle de çok iyi gidiyor.
Et de jolis petits tops.
Benim için onemli degil uç tane yardakçilari veya dort tane liderleri olmasi!
J'en ai rien à battre si ce sont les Three Stooges ( acteurs ) ou les Four Tops ( groupe de RB )!
Bunlar Raveal'in anlaşmalı en iyi kızları.
Il y a quelques Tops de Reveal.
Hep bu yaygarayı görmek istemişimdir, etrafımın süpermodellerle dolacağını bilsem bile.
J'ai toujours voulu voir à quoi ressemblait toute cette agitation. Même si je suis encerclé par des Tops modèles.
En iyi şaraplardan biridir!
C'est l'un des tops du top au monde.
Minik bluzlar, şık ayakkabılar, çantalar?
Petits tops au nombril, petits souliers, petites sacoches?
Alışveriş... Minik bluzlar, şık ayakkabılar, çantalar?
- Magasinage, petits tops au nombril, petits souliers, petites sacoches...
Kısacık tişörtler giyenler göründüklerinden daha güvenilmez olurlar.
Les objets vêtus de tops sexy sont plus étranges qu'il n'y paraît.
- Bunun olmayacağını nasıl biliyorsun? - Sadık olmak konusunda iyi değilim.
Il invite des tops, des publicitaires, des designers...
Hindular, Budistler, Çinliler, Amerikan yerlileri hatta Shirley Maclaine bile geri geleceklerine inanıyorlar
Il y a les Hindous, les Bouddhistes, les Chinois, les natifs Américains, Shirley Mac laine, tous les tops.
Evlilik yüzüklerini sol yüzük parmağına takın kızlar.
"Baby I Need Your Loving" interprétée par The Four Tops Les bagues se mettent à l'annulaire gauche, les filles.
Bunlar süper model, kamyon şöförü değil.
C'est des tops-modèles, pas des camionneurs.
Tıpkı Amerikan başkanı film yıldızları ya da modeller gibi.
- Tel que le président des USA, les stars de cinéma ou les tops models
Bunlar kahrolası Gold Top adamım! Hem de yeni!
C'était des Gold Tops toutes neuves.
- Önemi yok. Niyetleri yardımcı olmak. Ve onlar...
Je sais qu'ils veulent seulement nous aider et ils sont trop tops.
# Shiny tops and soda pops
# Shiny tops and soda pops
Pelerinler... Calipso müziği... şal desenli bluzlar, Çin daması... Kıçını kaldıran ve spor yapıyormuşsun izlenimi veren topuklu terlikler...
Les ponchos, le calypso, les tops cachemire, les dames chinoises, les tongs à talons qui fortifient le popotin et font faire de la gym, et vous...
Manhattan'daki, mankenlerin yarısıyla çıkarken aile yanlısı biri gibi davranıyordu.
Il agit comme si il était du genre familial alors qu'il est sorti avec la moitié des tops modèles de Manhattan.
Eğer 80'in üzerinde not alırsam "Real Tops" da kesin iş garantisi verdiler.
Avec un score de 80 ou plus, RealTops me garantit un boulot.
"Real Tops" un ofisi Marietta'da.
Il y un agence RealTops à Marietta.
"Real Tops" benim hayalimi gerçekleştirdi.
C'est RealTops qui a rendu tout ça possible.
Aslında buranın pizzasını çok övmüşlerdi.
En fait, quelqu'un m'a dit que les pizzas ici sont tops.
Yellow tops.
Des capsules jaunes.
- Hangi gömlekler?
- Tu dois éviter ces tops.
Biz süper modeliz tatlım. İyi geçinmemize gerek yok.
Nous sommes des tops model, chérie.