English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ T ] / Turk

Turk Çeviri Fransızca

1,484 parallel translation
Turk, sanırım çoktan Çıban-yüze karar verdik.
Turk, "nous" préférons lui montrer.
Turk?
Turk?
Turk! Turk!
Attends!
Turk'e et benini sevmediğimi söyledim, fakat şimdi suçlu hissediyorum.
Voilà. J'ai dit à Turk que je n'aimais pas son grain de beauté et je me sens coupable maintenant. Mais je ne m'y fais pas...
Turk benim için çok tatlı bir şey yapıyor.
Turk veut le faire pour moi
- Turk! Yarın evleniyoruz!
On se marie demain!
Turk, kendi andını yazmak ister misin diye sorduğumda, evet demiştin.
Tu m'as dis que tu étais d'accord pour écrire tes propres voeux.
Evet, Turk, söyledi.
- Oui, Turk.
Turk, yardımına ihtiyacım var kanka, konu Elliot.
J'ai besoin de conseils à propos d'Elliot.
Turk, ona âşık değilim.
Je ne l'aime pas.
- Öyle değil mi, Turk?
- Pas vrai, Turk?
Turk! Kanka, burada bir şey söylemeye çalışıyorum.
Mon pote, je parle là.
Turk'ü dinlemek, aşk hakkında düşünmemi sağladı.
"En écoutant Turk, je songeais à l'amour."
Turk'ün ne zaman acelesi olsa, önüne atlar ve onu korkuturum.
"Quand Turk est en retard, j'essaye toujours de lui faire peur."
Turk'ün acelesinin sebebi, hastanenin yeni cerrahi uzmanıyla rotasyona başlıyor olmasıydı.
"Il est pressé parce qu'il va démarrer une garde" "avec un nouveau chirurgien titulaire."
Doktor Turk?
Dr Turk?
Bakın, Doktor Turk benim gerçekten iyi bir arkadaşım ve cinsiyet ayrımcısı değildir.
Ecoutez, Dr. Turk est un ami... et il n'est pas sexiste.
Ve evet, arkadaşın Turk senden ilişkisi için tavsiye isteyebilir, ya da zavallı kız arkadaşı için edepsiz iç çamaşırlarını nereden alacağını, çünkü ikimiz de biliyoruz ki, konu hediyeler olunca, tüm kadınlar deri, püskülleri şöyle, şöyle gidip gelen bir sütyene tav olurlar.
Le Dr Turk va vous demander conseil sur son couple, vous demander où acheter de la lingerie cochonne parce que quand les femmes veulent un cadeau, évidement elles désirent un soutien-gorge en cuir avec des pompons là...
Turk, onun gibi bir kadın uzmanın, kadın olmamın, pasif olmam için bir sebep olmadığını bana hatırlatması için neler vermezdim?
Turk, je donnerai tout pour avoir un prof comme elle qui m'aiderait à ne pas me contenir en permanence.
Turk, sana bir soru sorayım, dürüstçe cevap ver :
Je peux te poser une question?
Ne istiyorsunuz, Doktor Turk?
Qu'est-ce que vous voulez, Dr Turk?
- Yakala onu, Turk.
Rattrape la, Turk!
Eğer sempati toplamak istiyorsan, insanların görebileceği bir hastalığa yakalan.
Tu sais quoi, Turk, si tu veux de la sympathie, trouves une maladie que les gens peuvent voir!
Benim için Turk'u bir yere götürür müsün?
Peux tu emmener Turk quelque part pour moi?
Elbette, Turk, seninle gitmek istiyormuş.
Bien-sûr! Et Turk adorerait y aller avec toi.
SG-TURK Çeviren :
Saison 8 - Episode 06 Avatar Transcript :
SG-TURK Çeviri :
Saison 8 - Episode 10 Endgame Transcript :
SG-TURK Çevri :
Saison 8 - Episode 05 Icon Transcript :
- Evet, Turk.
- Oui, Turk.
Turk.
Turk!
- Evet, Turk.
- Ouais, Turk.
Turk ve Carla'nın da ilişkilerinde sorunları vardı ama en azından bunun üstünde çalışıyorlardı.
Turk et Carla avaient des soucis, mais au moins, ils en parlaient.
Turk, birçok çift evliliklerinin ilk yılında sorunlar yaşar, ama sorunlarımızı açık bir şekilde tartışmazsak hiçbir şey çözülmeyecek.
Une 1 re année de mariage fait surgir des obstacles. Si on n'en parle pas, on ne les surmontera pas.
İşte bizim sorunumuz bu Turk.
Tu vois? Voilà le problème.
Turk! Diş macununun kapağını kapatmayı bile hatırlayamıyorsan, çocuğumuzu nasıl yetiştireceğiz?
Si tu oublies de reboucher le dentifrice, comment éduquer nos enfants?
Tanrıya şükür, Turk gitti.
Ouf, Turk est parti.
Sahi mi, Turk?
- Déjà?
Turk, telefonunu otoparkta buldum.
J'ai trouvé ton portable dans le parking.
Sizce Turk'e aşırı mı tepki veriyorum?
Vous trouvez que j'exagère avec Rosanna?
Onlardan nasıl kurtulacağımı biliyordum, ama bunu Turk'e yapamam.
Turk me tuera si je les vire.
Carla. Git Turk'le konuş.
Va parler à Turk.
Hey, Turk? Söz veriyorum, ziyaretine geleceğim.
Je viendrai bientôt, c'est promis.
Turk ve Carla'nın evliliklerinde, Turk'un yaptığı salakça bir şey yüzünden sorunlar vardı, ben de dün gece işler düzelsin diye Carla'yı dışarı çıkardım.
Le mariage de Turk et Carla battait de l'aile à cause de trucs stupides que Turk avait fait, Alors, hier soir je suis sorti avec Carla pour lui changer les idées.
Arkadaşça bir öpücükten birazcık daha ileri bir şeydi, bu yüzden Turk'e söylememeye karar verdik.
C'était à peine plus qu'un baiser entre amis, alors nous avons décidé de ne rien dire à Turk.
Dur!
Turk!
Turk!
Turk!
Kimse bu TÜRK şekerlerini istemiyor
Personne ne veut de Bounty.
SG-TURK Çeviren :
Saison 8 - Episode 08 Covenant Transcript :
SG-TURK Çeviri :
Saison 7 Épisode 21 The Lost City Part I
SG-TURK Çeviren :
Saison 8
SG-TURK Çeviren :
Saison 8 - Episode 04 Zero Hour

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]